reklam
reklam
DOLAR40,2605% 0.13
EURO46,7434% 0.12
STERLIN53,9764% 0.26
FRANG50,0877% -0.16
ALTIN4.317,69% 0,48
BITCOIN118.860,001.521
reklam

6 Bin Yıllık Keşif! Bölgede Bir İlk Yaşanıyor: Çok Önemli Bir Değer Ortaya Çıkarıldı

Yayınlanma Tarihi : Google News
6 Bin Yıllık Keşif! Bölgede Bir İlk Yaşanıyor: Çok Önemli Bir Değer Ortaya Çıkarıldı
reklam

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın koordinasyonunda, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Elazığ Müze Müdürlüğü tarafından Tadım köyündeki kale ve höyükte geçen yıl başlatılan arkeolojik kazılar, kentin 6 bin yıllık tarihine ışık tutarken, bölgedeki uygarlıkların yaşam tarzları, sosyoekonomik ve sosyokültürel yapıları hakkında kıymetli bilgiler sunuyor.

Bu yıl, yaklaşık 35 metre yüksekliğe ve 210×160 metrelik alana sahip kale ve höyüğün 80-81 No'lu karelaj alanında gerçekleştirilen kazı çalışmaları, Geç Kalkolitik ve Erken Tunç dönemine ait bir tapınak alanını gün yüzüne çıkardı.
Ayrıca alanda, çeşitli duvar kalıntıları ve tanrılara sunular yapılmak için kullanıldığı düşünülen 4 podyum, kutsal bir ocak, tarımsal faaliyetlerde kullanılan damga mühür, Nahçıvan tarzı çömlekler, ok uçları, ağırşak (yün ve ip eğirmede kullanılan alet) ve seramik parçaları gibi önemli buluntulara da ulaşıldı.
“Bölgemizin İlk Tapınak Alanını Keşfettik”

İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Demirdağ, Fırat Üniversitesi'nin katkılarıyla Elazığ'da başta Harput Kalesi olmak üzere Tadım Kalesi ve Höyüğü, Palu Kalesi ve Salkaya köyünde toplamda 4 farklı noktada kazı çalışması yürütüldüğünü belirtti.

Tadım Kalesi ve Höyüğü'ndeki kazı çalışmalarında geçen yıl ortaya çıkan önemli buluntulardan sonra, bu yılki çalışmalarda da oldukça değerli bir alana ulaşıldığı vurgulandı.
Demirdağ şöyle devam etti: “Bu yıl şehrimizin ve bölgemizin ilk tapınağı olarak nitelendirebileceğimiz bir alan keşfettik. Burada, bölgenin 6 bin yıllık tarihine ışık tutacak çok önemli bir değer ortaya çıkarıldı. Tapınak alanında sunaklar ve kurban kesim alanları bulunuyor. Bu kurbanların insanlar ve hayvanlar olduğu, alandaki işaretlerden anlaşılabiliyor. Ayrıca kurbanların kanlarının akıtıldığı bir oluk ile derin bir çukur da var.”

Kazı alanının geniş yapısıyla, ileride daha derinlemesine çalışmalar yaparak bölge tarihine dair daha eski buluntulara ulaşacaklarına inandıklarını ifade eden Demirdağ, “Bu bölgenin çok önemli bir yaşam alanı olduğunu düşünüyoruz. Günlük yaşamda kullanılan aletler, ok uçları, idoller (o dönemin sanatını temsil eden taş, pişmiş toprak, kemik ve ahşap gibi malzemeden yapılan stilize heykelcikler) gibi değerli buluntular elde ettik. Ayrıca tarımsal faaliyetlerde kullanılan çeç damga mührü ve çok eski tarihlere ait çanaklar, özellikle Nahçıvan tarzı çanaklar bulundu. Kazı çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

“Bu Dönemde Kentleşmenin de Arttığı Görülmekte”

Kazı alanı sorumlusu Ergün Demir, kale ve höyükteki yapıların moloz ve yarı düzeltilmiş taşlardan oluştuğunu, bu taşların üzerine inşa edilen kerpiç duvarların istila ve doğal afetlere karşı mekanları korunaklı hale getirdiğini belirtti.
Demir, “Tadım Kalesi ve Höyüğü'nde 80-81 No'lu açmalar içerisindeki mekanlarda bitişik nizam yapılaşmanın, bu dönemde kentleşmenin arttığını açıkça gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

reklam

YORUM YAP