“Olmaz denilen, 'yapamazsınız' dedikleri her şeyi tek tek hayata geçirdik. Cumhuriyet'e nasıl hizmet edileceğini 23 yılda defalarca gösterdik.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tanklarımız, toplarımızla dünyaya rekabet fişeği attık. Artık her karışında devasa yatırımlarımız ve eserlerle Türkiye Yüzyılını inşa ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından başlıca noktalar;
Sevgili milletim, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'muzun değerli mensupları, saygıdeğer konuklar, hepinize içten selamlarımı iletiyorum. Cumhuriyetimizin temsilcisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, vefatının 87. yıl dönümünde bir kez daha saygıyla anıyorum. Ayrıca, İstiklal Harbi'ni yöneterek yeni devletimizi kuran gazi meclisimizin tüm üyelerine minnetle selam ediyorum.
Konuşmama başlarken, geçtiğimiz yıl yeni yerleşkesine taşınan Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'muzun 4 köklü müessese ile başarılı çalışmalar yürüttüğünü görmekteyim. Hem ulusal hem de uluslararası düzeyde kültür, dil ve tarih alanında çok değerli işlere imza atıyorlar.
Küreselleşmenin etkisiyle dilimiz, tarihimiz ve kültürümüz büyük sınamalarla karşı karşıya kaldığı şu dönemde, yürütülen bu çalışmaları oldukça anlamlı buluyorum. Özellikle dilimizi istila eden yabancı kelimelere karşı daha fazla çaba göstermemiz gerektiğini düşünüyorum. 
Türkçemizin korunması ve geliştirilmesi adına daha etkin bir gündem oluşturulmasının büyük önem taşıdığını söylemek isterim. Tarihimizden süzülen ışığı günümüze taşıyan Başkan Prof. Dr. Derya Örs hocamızın şahsında Kurumun tüm çalışanlarını tebrik ediyorum. Biz de milletimiz için yaptıkları hayırlı işlerde destek olmaya devam edeceğiz.
Devletimizin ilk Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, zorluk ve engellerle mücadelenin ardından yeni Türkiye'nin temellerini atmıştır. Son dönemlerde milli günlerimizle ilgili yıkıcı tartışmaların gündeme gelmek istendiğini görmekteyiz.
Kıymetli misafirler, değerli dostlarım, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bağımsız, modern Türkiye'nin temellerini engellerle dolu bir süreçten sonra atmıştır. Atatürk, askeri başarıların yanında yeni devletimizin farklı alanlardaki dönüşümüne de liderlik etmiştir.
10 Kasımlar, bu dönüşümü anlamak ve mücadele sürecini kavramak açısından önemli bir vesile. Son dönemlerde milli günlerimiz üzerinden toplumsal çatışmaları beslemeye çalışanlar, Cumhuriyetimizi yüceltmek bahanesiyle, geçmişimizi göz ardı edenler, bu konuda aynı amaca hizmet ettiklerini görmekteyiz.
“ATATÜRK MASKESİ TAKIP MİLETİN DEĞERLERİNE DÜŞMANLIK EDENLERE KARŞIYIZ”
Medyanın yükselttiği toplumsal gerilimden beslenen siyasilerin sonuçları, Gazi Mustafa Kemal’in hatırasına zarar vermektedir.
Burada önemli bir gerçeği belirtmek isterim: Medya, sosyal medya ve siyasette Atatürk maskesi takarak bu millete düşmanlık edenlere karşı durduğumuz gibi, Gazi Mustafa Kemal’e yönelik hakaretlerede aynı şekilde karşıyız.
Elbette 86 milyonun her konuda aynı düşünmesini beklemek gerçekçi değil. En önemli nokta, düşüncelerin saygı çerçevesinde ifade edilmesi ve kimsenin diğerine kendi bakış açısını dayatmamadır. Eli sopalı bir düşünce özgürlüğü mümkün değil. Gerçek, zıt görüşlerin tartışmasıyla ortaya çıkar.
Bu milletin en büyük gücü, birliği ve ortak tarih anlayışıdır. Milli, manevi ve kültürel değerlerimiz, milletimizin en kıymetli hazinesidir. Bunlara zarar verilmesine asla izin vermemeliyiz. Toplumun önde gelen kanaat önderlerinin bu sorumluluğu taşımalarını bekliyorum.
Değerli misafirler, Gazi Mustafa Kemal, tartışmalara karşı bir asır önce önlemler almıştır. Gazi, “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” demiştir.
Ülkesini yabancı güçlere şikayete gidenler değil, bağımsız bir Türkiye için çalışanlar, onun mirasına gerçek anlamda sahip çıkar.
Siyasi geçmişlerini Cumhuriyet ile özdeşleştirenlerin son dönemde başarısız bir döneme girdiği görülmektedir. Hangi havalimanına ineceğimizi bilemediğimiz günlerden, şimdi her biriyle özdeşleşen havalimanlarımıza ulaşabiliyoruz.
Bugün mevcut milli değerleri daha ileriye götürmek için çaba gösteriyoruz. FETÖ'cülerin ve zihniyetlerinin yarattığı algılarla mücadele etmemiz gerekiyor. Çok çabaladılar, ancak başaramadılar. Bizler ise Atatürk’ü 87. vefat yıl dönümünde anarken, onun hatırasını yaşatmaya devam ediyoruz. Selanik'teki doğum evi 11 ay süren titiz restorasyondan geçirilmiştir ve açılışı yapılmıştır.
Dün, bakanlığımızın katılımıyla Atatürk Evi ziyaretçilere kapılarını açmıştır. Hayırlı olsun.
Gazi Mustafa Kemal, İstiklal Harbi'nden sonra, “Süngü ile elde ettiğimiz zaferden sonra, kültür, bilim, teknik ve ekonomi alanlarında da zafer kazanacağız.” demiştir.
“ŞİMDİ TOPLU İĞNE DEĞİL, TOP YAPIYORUZ”
Bugün İHA'larımız, SİHA'larımız varsa, dünyanın çeşitli ülkelerine KAAN'larımızı ihraç ediyorsak bu önemli bir gelişme. Tanklarımız ve toplarımızla dünya sahnesinde rekabet ediyoruz. Son 23 yılda Cumhuriyet tarihinin en büyük atılımlarını gerçekleştirdik. Savunma sanayi alanında bağımlılığımızı önemli ölçüde azalttık. Toplu iğne dahi üretemediğimiz günlerde, şimdi tank ve top yapıyoruz. Günümüzde 7 milyar dolardan fazla savunma ihracatı gerçekleştirmekteyiz.
Bir zamanlar hangi havalimanına ineceğimizi bile bilmiyorduk, şimdi ise önümüzde birçok seçenek var. Ahlaklı, çalışkan ve özgüven sahibi gençler yetiştirmekteyiz. Türkiye'mizi her alanda hedefleriyle buluşturacağız. Milletimiz bizim çabalarımızı anlamakta. Bizi anlamayanların da bir gün, nereden nereye geldiğimizi daha iyi anlayacaklarına inanıyorum. Gelecek nesiller bu yoldan ilerleyerek Türkiye'yi zirveye taşıyacaktır.
