Piyasalar TCMB’nin Enflasyon Raporunu Bekliyor

Küresel piyasalarda, ABD’deki kapsamlı vergi tasarısının ülkenin bütçe açığını artırma riski ve mali istikrar üzerindeki olumsuz etkileriyle karışık bir seyir izleniyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ise yılın 2. Enflasyon Raporu sunumuyla yatırımcıların dikkatini çekiyor.

ABD yönetiminin korumacı ticaret politikalarının enflasyonist baskıları artırabileceği ve ekonomik büyümeyi yavaşlatabileceği endişeleri sürüyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın, ülke tarihindeki en büyük vergi indirimini kapsamına alan yasa tasarısının bütçe açığını artırabileceğine dair beklentiler, yatırımcıların risk iştahını olumsuz etkiliyor.

Söz konusu tasarı, eyalet ve yerel vergi indirimlerinin artırılmasını, bahşiş ve fazla mesai gelirlerinden alınan vergilerin kaldırılmasını ve 2017 yılında yürürlüğe giren vergi indirimlerinin süresinin uzatılmasını öngörüyor.

Harcama kısıtlamalarını da içeren bu tasarıyla elektrikli araçlar ve temiz enerji yönelik vergi teşviklerinin azaltılması planlanıyor. Ancak ABD basınında, Trump’ın tasarısının Kongre’den geçmesini engelleyebilecek muhalefeti ikna etmede zorluk yaşadığına dair haberler yer alıyor.

Analistler, ABD’de artan ekonomik belirsizliklerin yanı sıra kamu maliyesindeki yeni risklerin dikkatle takip edildiğini belirterek, vergi indirimlerinin şirketler için olumlu olmasına rağmen, yüksek belirsizlik ortamında ülkenin finansal görünümünü olumsuz etkileyebileceğini ifade ediyor.

Öte yandan, ABD ile Çin arasında sağlanan geçici tarife anlaşmasının ardından piyasalarda oluşan iyimserlik, diğer ülkelerle olan ticaret müzakerelerinde ilerleme kaydedememesi nedeniyle azalmış durumda.

Çin, yarı iletken alanında ABD şirketlerine yapılan uyarılar sonrasında karşı tedbir alabileceğine dair bir açıklama yaptı. İki ülke arasındaki ticari gerilimlerin artması, küresel risk algısını olumsuz etkiliyor. Analistler, tarife ertelemesi sonrası yaşanan ticaret gerginliklerinin yeniden artabileceğine dair endişelerin şirketler ve finans çevreleri için gelecek projeksiyonlarını zorlaştırdığını ifade ediyor.

ABD’nin Yeni Bütçe Tasarısı Tahvil Piyasalarına Sert Satış Getirdi

ABD ekonomisine dair artan belirsizlikler, tahvil piyasalarında satış baskısının artmasına neden oluyor. Hazine’nin dün gerçekleştirdiği 20 yıllık tahvil ihalesinde zayıf talep, faizlerin yükselmesine katkıda bulundu. Bu ihalede faiz yüzde 5,1 olarak belirlendi. ABD’nin 30 yıllık tahvil faizi, yüzde 5,11 ile 2003’ten bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. 10 yıllık tahvil faizi ise yüzde 4,61 seviyesine kadar yükselmesinin ardından yeni günde yüzde 4,59’da dengelendi.

Altın ons fiyatı, artan ekonomik, mali ve jeopolitik belirsizlikler nedeniyle yükselişini 4. işlem gününe taşıdı. Ons altın, dün yüzde 0,8 artışla 3.315 dolardan kapanırken, şu an yüzde 0,7 yükselişle 3.337 dolardan işlem görüyor.

Dolar endeksi, yeni işlem gününde önceki kapanışının hemen altında 99,6 seviyesinde hareket ederken, Brent petrolün varil fiyatı da yüzde 0,4 artışla 64,5 dolardan işlem görüyor.

Bu gelişmeler ışığında New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 1,61, Nasdaq endeksi yüzde 1,41 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,91 geriledi. ABD’de endeks vadeli kontratlar, yeni güne karışık bir seyirle başladı.

Küresel Ticari Çatışmalar ve Hızla Değişen Jeopolitik Ortam Avro Bölgesi’ndeki Finansal Sistemi Tehdit Ediyor

Avrupa borsaları dün, Fransa hariç pozitif bir seyir izledi. Avrupa Merkez Bankası (ECB), yayımladığı raporda küresel ticari çatışmalar ve hızla değişen jeopolitik ortamın Avro Bölgesi’ndeki finansal sistemin istikrarını tehdit ettiğine dair uyarıda bulundu.

Raporda, özellikle gümrük tarifelerine karşı hassas sektörlerde kurumsal iflasların artma ihtimali vurgulandı. Ekonomik büyümenin beklenenden daha zayıf olması ve işgücü piyasası koşullarının kötüleşmesi durumunda, bazı hanehalklarının borç ödeme kapasitesinin de olumsuz etkileneceği bildirildi.

Tahvil ve hisselere de değinilen raporda, tahviller üzerindeki risk primlerinin arttığı ve pay piyasalarının ani düzeltmelere karşı kırılgan olduğu ifade ediliyor. Analistler, Avrupa ekonomisinin büyüme konusunda hâlâ kırılgan olduğunu belirterek, bölgedeki imalat aktivitesine dair endişelerin sürdüğünü vurguladı.

Bugün açıklanacak imalat sanayi ve hizmet sektörü Satın alma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerinin bölge ekonomisiyle ilgili daha fazla bilgi sağlaması bekleniyor.

Öte yandan, Avrupa Birliği (AB), savunma sektörünü güçlendirmek için 150 milyar avroluk kredi içeren Avrupa Güvenlik Eylemi “SAFE” isimli düzenlemenin üzerinde resmen anlaştı. Bu düzenlemeye göre, AB fonlarından yararlanabilmek için satın alınan silah sistemlerinin en az yüzde 65’inin AB ülkeleri veya Avrupa Ekonomik Bölgesi’ne dahil olan Norveç, Lihtenştayn ve İzlanda’dan alınması şartı getirildi.

Bu bağlamda, Almanya’da DAX 40 yüzde 0,36, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,06 ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,07 değer kazandı. Fransa’da CAC 40 endeksi ise yüzde 0,40 değer kaybetti. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar, yeni güne negatif bir seyirle başladı.

Asya Tarafında Çin Hariç Negatif Seyir İzleniyor

ABD endekslerindeki satıcılı seyrin etkisi Asya borsalarına da taşındı ve bölgedeki dengesiz durum sürüyor. ABD tahvil piyasalarındaki değişimlere duyarlı olan ülkelerde, ABD tahvillerindeki satış baskısı nedeniyle pay piyasalarında risk algısı yüksek kalmayı sürdürüyor.

Analistler, Japonya’nın en fazla ABD tahvili tutan ülkelerden biri olduğunu vurgularken, düşen tahvil fiyatlarının Japonya Merkez Bankası (BoJ) tarafından titizlikle takip edildiği aktarılıyor.

Öte yandan, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ve Japonya Maliye Bakanı Katsunobu Kato, G7 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları toplantısı çerçevesinde Kanada’da bir araya geldi. Görüşmelerde, ABD ile Japonya arasındaki ekonomik ilişkilere dair önemli konular ele alındı.

Döviz kurlarının piyasa tarafından belirlenmesi gerektiğinin altını çizen Bessent ve Kato, mevcut durumda dolar/yen kurunun temel ekonomik göstergeleri yansıttığını belirttiler.

Bugün Japonya’daki imalat sanayi PMI verisi mayısta 49 olarak açıklandı. Ülkedeki imalat sanayi aktivitesi, önceki aya göre güç kazanmasına rağmen hala zayıf kalmakta. Mart ayına ilişkin çekirdek makine siparişleri ise aylık yüzde 13 ve yıllık bazda yüzde 8,4 artarak beklentilerin üzerinde sonuçlandı.

Gelişmeler neticesinde, kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,1 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,8 düşerken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yatay bir seyir izledi.

Yurt İçinde Gözler Enflasyon Raporunda

Dün, satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,21 değer kaybederek 9.398,93 puandan tamamladı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı haziran vadeli kontrat ise normal seans kapanışına göre yatay seyirle 10.718,00 puanda işlem gördü.

TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın bugün İstanbul Finans Merkezi’nde gerçekleştireceği yılın 2. Enflasyon Raporu sunumu yatırımcılar arasında büyük bir merakla bekleniyor. Karahan, önceki Enflasyon Raporu toplantısında 2025 sonu için enflasyonun yüzde 24 seviyesinde gerçekleşeceği tahmininde bulunmuştu ve enflasyonun 2026 yılında yüzde 12’ye gerileyeceğini öngörmüştü.

Dolar/TL, dün yüzde 0,1 yükselişle 38,8590’dan kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışının yüzde 0,1 azalışla 38,8380 seviyesinden işlem görüyor.

Analistler, bugün yurt içinde yılın 2. Enflasyon Raporu, kapasite kullanım oranı ve reel kesim güven endeksi ile yurt dışında ise dünya genelinde açıklanacak imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI verilerinin takip edileceğini belirtiyor. Teknik olarak BIST 100 endeksinde 9.300 ve 9.200 seviyelerinin destek, 9.500 ve 9.600 puanın ise direnç konumunda olduğu ifade ediliyor.