

Konya'da 42 yıldır Amerikan klasik otomobilleri restore eden 61 yaşındaki Muammer Kıcıklar, çocukluk hayalini mesleğe dönüştürerek Türkiye'de nadir bulunan kombine restorasyon ustalığını devam ettiriyor. Kıcıklar, kaporta, boya, döşeme ve elektrik işlemelerini tek başına üstlenirken, klasik araçların tamamen sökülüp yeniden toplandığını ve bu sürecin aylar sürdüğünü ifade etti.
Klasik araçlarını “sera” adı verilen koruma alanında sakladığını belirten Kıcıklar, bu bölümün güneş ve kardan korunma amacı taşıdığını vurguladı. Klasik araçların geleceğe taşınmasının hem emek hem de sorumluluk gerektirdiğini dile getirdi.
“BENİM TARZIMDA YAPACAK TEK KİŞİ YOK”
Rahmetli amcasının arabasının kendisinde bir motivasyon yarattığını belirten Kıcıklar, “Askerden döndükten sonra kendi imkanlarımla Amerikan arabası aldım ve restore ettirdim. Zamanla bu işte ustalaştım. Türkiye'de bu tür araçlar Konya dışında Adana ve İstanbul gibi yerlerde de yapılıyor. Ancak benim tarzımda, sıfırdan kaporta, boya, döşeme ve elektrik işlemlerini yapabilen tek bir ustanın olmadığını söyleyebilirim. Bu işler, fabrikadakiler gibi yapılsa da, ben 10 yıldır profesyonel olarak hizmet veriyorum.” dedi.
Klasik araçların restorasyon sürecini anlatan Kıcıklar, “Kaportaya geldiğinde ilk olarak arabayı parçalarına ayırıyoruz. Yedek parçaların bulunmadığı için her şeyi dikkatlice sökmek zorundayız. Parçaları bozmadan çıkarmak şart. Daha sonra dışarıda tek tek menteşeler, kapı kolları ve diğer parçalar boyanıyor ve montaj ediliyor. Güncel araçlarda olduğu gibi hızlı boyama işlemi yapılamaz; klasik araçların tekrar toplanması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“GELECEK NESLE İYİ BİR TEBERRÜK OLARAK KALACAKTIR”
Kıcıklar, araçların restore edilmeye değer olup olmadığını her zaman düşündüğünü belirtti. “Ben bu arabayı sevmeli, aynı zamanda sahibini de sevmeliyim. İkisini sevmediğim sürece bu işi yapmam. Arabanın bitmiş halini hayal ederek çalışıyorum. Örneğin, bir arabayı fıstık yeşilinden çikolata rengine dönüştürmek için mücadele ettim ve sonunda bunu başardım. Bu süreç 18 ay sürdü.” dedi. Kısa süreli restorasyonların 3-3,5 ayda tamamlandığını belirtti. “Biz bu araçları yaparken amacımız maddi kazanç değil, milli ekonomimize katkı sağlamak ve bu araçları gelecek nesillere ulaştırmaktır.” şeklinde konuştu.
“NE KADAR EMEK O KADAR KAZANÇ”
Kıcıklar, günümüzde insanların çabuk para kazanmanın peşinde olduğunu fakat bu işin emek gerektirdiğini ifade etti. “Biz de kazanıyoruz ama bu zaman içerisinde oluyor. Ne kadar emek harcerseniz, o kadar kazanç elde edersiniz. Bugün bitmiş bir Amerikan arabası 1 milyonun altında satılmıyor. Restorasyonun maliyeti modeline göre değişiyor. Bu araç için de 3 milyondan az bir fiyat biçmiyoruz.” diyerek durumu özetledi.
“BİRAZ SERAYA BENZEDİLER AMA AMAÇ ARAÇLARI MUHAFAZA ETMEK”
Kıcıklar, evlerinin önünde yaptıkları sera tipi alanın aslında garaj niyetiyle oluşturulduğunu belirtti. “Bu garaj 10 yıl önce yapıldı. O dönemin imkanlarıyla bir depo alanı oluşturduk. Önceki mesleğim tır şoförlüğüydü ve o zaman kullandığım branda ve malzemelerle bu alanı oluşturduk. Araçları güneşten ve kardan korumak amacıyla bu alanı yarattım. Halk arasında sera olarak bilinse de, benim için araçları korumak temel amaç.” diye ekledi.



