Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Değerli kardeşlerim, hepinizi en içten duygularımla selamlıyorum. Bu kutlu davaya gönül veren kardeşlerime en derin duygularımı iletiyorum. AK Parti’nin özverili mensuplarıyla bir aradayız.
Çabalarınız için hepinize minnettarım. Rabbim yol arkadaşlığımızı daim kılsın. 14 Ağustos 2001’den beri AK Parti olarak siyasetin içindeyiz. Bu süreçten önce de davamız için azimle çalıştık ve fedakarlıklar yaptık.
İlk günden bu yana sadakati ön planda tuttuk. Tecrübelerimizle ak saçlıların bilgeliğini birleştirdik. AK Parti kurulduğundan beri İstanbul için çalışan, sadece haktan karşılık bekleyen kardeşlerimizi saygıyla anıyorum.
Bütün arkadaşlarıma verdikleri emekler için teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun. Partimize hizmet etmiş, destek veren dostlarımızdan vefat edenlere rahmet diliyorum. Dün uğurladığımız Ayşegül Meriç kardeşimi yeniden rahmetle anıyorum. Mekanı cennet olsun. Her bir yol arkadaşımızı minnetle yad edeceğiz.
Biz, sandığa kadar değil, son nefese kadar yol arkadaşlığı yapan bir ekibiz. AK Partili kadrolar olarak, daha çok çalışarak, daha fazla gayretle aldığımız bayrağı yukarılara taşıyacağız.
MİLYONLARCA MAZLUMUN, MAĞDURUN DA GÜVENCESİYİZ, UMUDUYUZ
Aziz dostlarım, “her mahallesi ile İstanbul” programımızın ülkemize, milletimize ve İstanbul’a hayırlı olmasını dilerim. Bugün İstanbul’a olan tutkumuzu gösteriyoruz. AK Parti, milletin hizmetinde olan bir siyasi harekettir. Biz yalnızca hizmet ve eser siyasetiyle varız, projeler üreten bir partiyiz. Biz bir gönül hareketiyiz. Biz, kalbi millet ve memleket sevdasıyla atan adanmış kadrolarız. Biz, yüz milyonlarca mazlumun ve mağdurun güvencesi ve umuduyuz.
BİZİM YOL ARKADAŞLARIMIZ SIRÇA KÖŞKLERDE OTURANLAR DEĞİL
Bizim yol arkadaşlarımız elitler veya sırça köşklerde oturanlar değil; boğaz kenarında kadeh tokuşturanlar değildir. Bizim yol arkadaşlarımız, Allah’tan başka kimsesi olmayanlardır. Biz, kimsesizlerin kimsesi olmak için yola çıktık. Biz, çıkar için bu yola revan olmadık. Garibin elinden tutmak, yetim başını okşamak ve yoksulun dertlerine derman olmak için siyasete girdik.
MİLLETİMİZE KARŞI HÜRMETSİZLİK ETMEYECEĞİZ
Birçok kirli oyunu bozduk, kanlı senaryoları etkisiz hale getirdik. Rehavete kapılmadık. Başkaları gibi şiddet ve tehdit değil, iş ürettik. Bizim için esas olan milletin rızasıdır. Hırsı ve kavgaları yanımıza bile yaklaştırmayacağız. Milletimize saygısızlık etmeyeceğiz. Tevazu, bizim yol rehberimiz olacak.
HALKA RAĞMEN SİYASET OLMAZ
Gençler, planlarımız, projelerimiz ve vizyonumuz ile farkımızı ortaya koyacağız. AK Parti, bölücü değil, birleştirici ve kardeşlik hukukunu yücelten bir partidir. Siyaseti kendi geleceğimiz için değil, milletimiz için yapıyoruz. Siyaseti bir imaj çalışması olarak görmedik. PR faaliyetiyle reyting değil, gönül kazanma peşindeyiz. Sinesinden çıktığımız milletimize asla sırtımızı dönmedik. Başkaları gibi laf değil, iş üreteceğiz. Kutuplaştırma ve nefret dilinin bizim siyasi anlayışımızda yeri asla yok. Sokaklarda kargaşa ve şiddeti teşvik etmek, bizim kabul ettiğimiz bir siyaset tarzı değildir. Sağda solda hakaret etmek, tehdit etmek gibi davranışları reddediyoruz. Bunlar sadece kaybetmişlerin tarzı olabilir. Siyasetin, kavga ve husumet cenderesine alınmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Siyaset, sorunlara çözüm üretmek için yapılır. Siyaset, er meydanında ve milletle birlikte, millet için yapılır. Halka rağmen siyaset olmaz.
AHTAPOTUN KOLLARI BİR BİR DEŞİFRE OLUYOR
Millet için çözüm üretmezseniz, rantçı veya bantçı olursunuz. Rantçıların ve bantçıların ne hale düştüğünü, İstanbul’un nasıl etkilendiğini görüyoruz. Meydanlardaki terörü ve faşist baskıları takip ediyoruz. Faşizm, öyle bir noktaya geldi ki, kendileri dışındaki düşüncelere tahammülleri kalmadı. Kendileri gibi düşünmeyenleri zorbalıkla sindirmeye çalışıyorlar. Hırsızlara sahip çıkmadı diye saldırıyorlar. Her gün suç örgütlerinin dolandırıcılıkları ortaya çıkıyor. İstanbul kaynaklarının nasıl yağmalandığını görüyoruz. Ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor. Örgütün kimleri rüşvete bağladığı, kendi arkadaşları tarafından itiraf ediliyor. İstanbul’daki mafya düzenine ilişkin söylemlerini, ne bir mahcubiyet ne de bir utançla karşılaştık. İhanet ettikleri İstanbul halkından özür dilemek yerine yargı mensuplarını tehdit ediyorlar. Daha önce yere göğe sığdıramadıkları arkadaşlarını şimdi müfteri ilan ediyorlar. Özgür Özel’in, muhalefet lideri gibi değil, bir suç örgütünün sözcüsü gibi davranması düşündürücüdür. CHP’nin bu duruma düşmesini doğru bulmuyoruz. Yolsuzluk lekesini bağırarak temizleyemezsiniz. Hırsızlık utancını başkalarına saldırarak yok edemezsiniz. Yargıya hesap vermekten kaçamazsınız. Beytülmale uzanan elleri kırmak, Türk yargısının sorumluluğudur. Yükümlülüklerimizi yerine getireceğiz çünkü biz iktidar partisiyiz. Milletimiz bizi haramiliğe göz yummamız için getirmedi. İstanbul’u sahipsiz ve boynu bükük bırakmayacağız.
İstanbul’un her mahallesinde bir hatıramız, bir eserimiz var. Her evde ve her gönülde AK Parti’nin izi, aldığı dualar var. Mahalle başkanlarımız, bu teşkilatın özüdür, yıkılmaz kalesidir. Bu hareket, mahalle teşkilatları sayesinde ayakta kalmıştır. İstanbul’un hikayesi, bizim hikayemizdir.
