

Dün saat 02.17’de Akdeniz’deki Muğla Marmaris’in 10.43 kilometre açığında 5.8 büyüklüğünde bir deprem yaşandı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, bu depremin derinliği 67.91 kilometre olarak kaydedildi. Deprem, Marmaris’le birlikte Muğla’nın tüm ilçeleri, İzmir, Aydın, Denizli ve Antalya gibi çevre illerde de hissedildi. Bu sarsıntı sonrası Muğla ve çevresinde panik ve yüksekten atlama sonucu toplam 75 kişi yaralanırken, bir kişi de panik atak nedeniyle hayatını kaybetti. Depremin hemen ardından birçok aile, korkuyla evlerine dönmeyip geceyi dışarıda geçirdi.
Muğla Valisi İdris Akbıyık, yaralılardan birinin durumunun ağır olduğunu ve dört kişinin ise yatarak tedavi altında olduğunu açıkladı. Akbıyık, ağır yaralı olan kişinin düşerek kafa travması geçirdiğini de sözlerine ekledi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 5.8 büyüklüğündeki depremin ardından hasar tespiti için sahada çalışan ekiplerin çalışmalarına devam ettiğini ve şu ana kadar herhangi bir yıkım tespit edilmediğini bildirdi.
FAYLARI TETİKLEME POTANSİYELİ
Uzmanlar, depremin etkilerini değerlendirdi. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremin ‘Pliny-Strabo’ olarak bilinen yapının batı sınırındaki Marmaris Fay Zonu üzerinde gerçekleştiğini belirtti. Bu depremin, Marmaris Fay Zona’nın komşusu olan karasal fayları etkileyebileceği öngörülüyor. Prof. Dr. Sözbilir, “Afrika levhası ile Anadolu levhası arasında bulunan bu denizaltı fayının geçmişte 7 büyüklüğünü aşan depremlere yol açtığı tahmin edilmektedir. Dolayısıyla denizaltı sismik tehlike kaynaklarımızı daha iyi tanımak için Türkiye’nin kara üzerindeki faylarının yanı sıra denizaltındaki faylarımızın güncellenerek Türkiye Diri Fay Veri Tabanı’na aktarılması önemli.” şeklinde konuştu.
NACİ GÖRÜR’DEN DEĞERLENDİRME
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya üzerinden yaptığı ilk değerlendirmesinde, “Bozburun açıklarında meydana gelen bu depremin oblique reverse fault (oblika ters fay) niteliğinde olduğu ve muhtemelen Plini-Strabo Fay Zonunda geliştiğini ifade etti. Görür, Muğla’nın deprem dirençli hale getirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Deprem sonrası tartışmalardan ziyade, Muğla’yı deprem dirençli yapma yönünde adımlar atmak daha önemli.” dedi.
Ege Denizi’nde dün saat 14.26’da meydana gelen 5 büyüklüğündeki bir başka deprem, AFAD tarafından Yunanistan’ın Girit Adası açıkları olarak kaydedildi. Bu sarsıntı, Muğla’nın Datça ilçesine 253.43 kilometre uzaklıkta gerçekleşti.
GELECEKTE BÜYÜK DEPREMLER OLABİLİR!
Jeoloji Mühendisleri Odası Deprem Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal, tarihi kayıtları incelediklerinde bölgede çok sayıda büyük depremin yaşandığını belirtti ve ilerleyen süreçte benzer depremlerin meydana gelmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
GEÇMİŞ DEPREMLERİ UNUTMAYALIM
Prof. Dr. Pampal, “Bu depremlerin önemli bir farkı, daha yüksek bir odak derinliği olmasıdır. Anadolu levhası üzerinde gerçekleşen depremlerde derinlik genellikle 7 ila 10 kilometre arasında değişmektedir. Ancak levha sınırlarında, odak derinliği çok daha fazla olabilmektedir.” diyerek, bölgedeki geçmiş büyük depremlerin olasılığını vurguladı.
KALBİNE YENİK DÜŞEN AFRANUR
Muğla Fethiye’de yaşayan 8-D sınıfı öğrencisi Afranur Günlü, deprem sırasında geçirdiği panik atak sonucunda hayatını kaybetti. Yakınları, Afranur’un deprem anında ablasıyla birlikte odada olduğunu ve korkuyla uyanarak tekrar yatağına uzandığını belirtti. Ambulansla hastaneye kaldırılan Afranur, tüm çabalara rağmen kurtarılamadı. LGS’ye hazırlanan genç kızın ölümü, ailesini derin bir üzüntüye boğdu.