Bağırsak sağlığı, sadece sindirimle sınırlı kalmayan kritik bir mesele. Bağışıklık sisteminin, ruhsal sağlığın ve genel enerji seviyemizin anahtarı olarak kabul ediliyor. Ancak kötü beslenme, bağırsak florasını olumsuz etkileyerek sindirim sorunları, iltihaplanma ve kronik hastalıkların tetiklenmesine sebep oluyor. Her bireyin bağırsak mikrobiyomu, tıpkı parmak izi gibi benzersizdir. Bu durum, bazı kişilerde doğal olarak daha dirençli sindirim sistemleri bulunurken, diğerlerinin rahatsızlıklara daha yatkın olabileceği anlamına geliyor.
Mikrobiyom Herkes için Farklıdır
Genetik yapı, çevresel etmenler, beslenme biçimi ve hatta doğum yöntemi gibi unsurlar bağırsak sağlığını etkiliyor. Bağırsak mikrobiyomunun her insanda kendine has olması, araştırma sürecinde zorluklar yaratmaktadır. Bilim insanları yararlı bakterileri ana gruplar halinde tanımlayabiliyor, ancak sağlığı tehdit eden mikroorganizmaları tam olarak belirlemek hâlâ karmaşık bir meseledir. Imperial College London’dan Dr. Benjamin Mullish, beslenme seçimlerinin mikrobiyom çeşitliliği üzerinde büyük bir etkisi olduğunu belirtiyor: “Et tüketimini azaltmak veya lif açısından zengin beslenmeyi artırmanın bağırsak bakterileri üzerinde ciddi değişiklikler yarattığını gözlemledik. Ayrıca, yoğurt ve kefir gibi fermente edilmiş süt ürünlerinin laktobasil ve bifidobakteriyum gibi faydalı bakterilerin oluşumunu desteklediğini ortaya koyan araştırmalar da mevcut.” Japonya’da yapılan son bir araştırmada, baklagil ve sebze tüketiminin stres düzeylerini azalttığı ve yararlı bağırsak bakterilerini teşvik ettiği belirlenmiştir. Sağlıklı 1000 kadın üzerinde gerçekleştirilen bu çalışmada, probiyotik ve lifli gıdaların bağırsak mikroflorasını zenginleştirdiği sonucuna varılmıştır.
Bağırsak-Beyin İlişkisi
Dr. Mullish, bağırsak ve beyin arasındaki bağlantının önemine de değiniyor: “Vagus siniri, beyin ile bağırsağı birbirine bağlıyor. Serotonin ve dopamin gibi nörotransmitterler bağırsaklarda üretiliyor. Yapılan araştırmalar, bağırsak sağlığının davranışları, stres seviyelerini ve genel ruh sağlığını etkileyebileceğini göstermektedir.”
Lifler Yararlı Bakterileri Besliyor
Bağırsak sağlığı açısından liflerin ve probiyotiklerin önemi büyüktür; bu gıdalar yararlı bakterilerin beslenmesine yardımcı olur ve sindirim sisteminin düzenli çalışmasını destekler. Araştırmalar, lifli gıdaların bağırsak hastalıkları riskini azalttığı ve kilo kontrolüne katkı sağladığını göstermektedir. İşte yüksek lif içeren bazı gıdalar: Tam tahıllar (yulaf, quinoa, kahverengi pirinç), baklagiller (mercimek, nohut, fasulye), meyveler (elma, muz, orman meyveleri), sebzeler (brokoli, havuç, enginar), yemişler ve tohumlar (badem, keten tohumu, chia tohumu). Polifenoller, bağırsak mikrobiyomunu zenginleştirirken iltihabı azaltan antioksidan özelliklere sahip bitkilerdir. Başlıca polifenol kaynakları arasında siyah çikolata (en az %70 kakao içeren), yeşil çay, orman meyveleri ve zeytinyağı bulunmaktadır.
Probiyotik Gıdaları Sofradan Eksik Etmeyin
Yapılan araştırmalar, probiyotik açısından zengin gıdaların tüketiminin sindirim sürecini güçlendirebileceği, şişkinliği azaltabileceği ve bağışıklık sistemini destekleyebileceğini ortaya koymaktadır. İşte bu gıdalar:
Yoğurt
Kefir: Süt ve fermente bakterilerin bir araya geldiği içecek
Sauerkraut: Fermente edilmiş tuzlu lahana
Kimchi: Kore mutfağının bir parçası olan, lahana, sarımsak, zencefil ve baharatlarla hazırlanan turşu
Miso: Soya fasulyesi ve tuzun fermentasyonu ile yapılan Japon salçası.
Warning: Undefined array key "basin_ilanno" in /home/siyasimedyanet/public_html/wp-content/themes/theHaberV8/thewp/single_resmiilanlar.php on line 54