Türkiye'de yüksek 'Vücut Kitle Endeksi' olan yetişkin sayısının, Dünya Obezite Atlası'na göre 2030 yılında 47.4 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor. Türkiye Obezite Araştırma Derneği Başkan Yardımcısı ve Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Dilek Yazıcı, obeziteye ilişkin son verileri paylaşarak, obezitenin ekonomik, sağlık ve sosyal boyutlardaki etkilerini değerlendirdi.
ÇOK NEDENİ OLAN KOMPLEKS BİR KONU
Prof. Yazıcı, “2024 yılı itibarıyla Türkiye’de obezite oranının yüzde 30’un üzerinde olacağını görüyoruz. Obezite sıklığı artış gösteriyor. 2022 verilerine göre, erkeklerde obezite oranı yüzde 24, kadınlarda ise yüzde 39'dur. Bu da erkeklerde yaklaşık 7 milyon, kadınlarda ise 11 milyon insanın obez olduğunu gösteriyor. Toplamda 18 milyon 700 bin kişi, yani erişkin popülasyonun yaklaşık üçte biri obez. 2045 yılı projeksiyonlarına göre, kadınlarda obezite oranı yüzde 43’e, erkeklerde ise yüzde 26’ya yükselecek ve bu, erkeklerde yaklaşık 10 milyon, kadınlarda ise 16 milyon kişiye ulaşacaktır. Obezite çok yönlü ve karmaşık bir durumdur. Birçok neden mevcut. Örneğin, her iki ebeveyni obez olan bir çocuğun obez olma ve bunu yetişkinliğe taşıma olasılığı yüzde 70'e çıkıyor. Ekonomik faktörlerle de bağlantılı; sağlıklı gıdalara ulaşım da önemli bir etken. Tedavi sürecinde sadece hekim değil, bir beslenme uzmanı ve psikoloğun da yer alması gerekiyor.”
RAKAMLARLA OBEZİTE
- – 2030 yılına kadar dünya genelinde 1.13 milyar yetişkinin obez olacağı tahmin ediliyor.
- – 2030'a kadar 3 milyar yetişkinin (dünya yetişkin nüfusunun yarısı) kilo fazlalığı veya obezite ile yaşayacağı öngörülüyor.
- – Türkiye'de obez sayısı 2022 itibarıyla 18.7 milyonu geçti.
- – Yetişkin nüfusun yüzde 36'sı obez.
- – Her yıl en az 2.8 milyon kişi aşırı kilo veya obezite nedeniyle hayatını kaybediyor.
