Başkan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen 'Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu' açılışında önemli açıklamalarda bulundu:
114 MİLYAR DOLAR ÜRETİM, 144 BİN KİŞİYE İSTİHDAM: Ülkemiz ile komşu bölgeleri birbirine bağlayacak barış ve işbirliği yolları, koridorları ve rotaları tesis ettik. Bu bağlamda, iki büyük proje stratejik bir önem kazandı. Bunların biri Orta Koridor. Çin'den Avrupa'ya kadar uzanan ve 21 ülkeyi demiryolu ile birbirine bağlayan Orta Koridor, denizyoluna göre iki kat daha hızlı, havayoluna göre ise dört kat daha ekonomik taşıma imkanı sunuyor. Tarihin İpek Yolu'nu yeniden canlandırıyoruz. Orta Koridor'un temelini oluşturan Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattıdır. Orta Koridor'u, Çin Halk Cumhuriyeti'nin Kuşak ve Yol Girişimi ile uyumlu hale getirmeye yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Bu güzergah, Avrupa ile Asya’yı güvenli bir şekilde birbirine bağlayacak. Süveyş üzerinden taşıma süreçleri ortalama 35 gün, Ümit Burnu üzerinden yapılan taşımalarda ise yaklaşık 45 gün sürerken, Orta Koridor'da bu süre 15 günün altına düşecek. Orta Koridor'un demiryolu ticaret hacmi potansiyeli 75 milyar dolar. Mevcut yatırımlarımızla yıllık 6.5 milyon ton taşıma hacmi hedefliyoruz. Toplamda 114 milyar dolarlık bir üretim etkisi mevcut ve bu proje yıllık 144 bin kişiye istihdam sağlayacak.
KALKINMA YOLU AYNI ZAMANDA BİR BARIŞ PROJESİ: Kalkınma Yolu projesi, ticari bir tasarrufun ötesinde bir barış projesi niteliğindedir. Kuzey-güney ekseninde coğrafyaları birbirine bağlarken, bölgesel istikrar ve refahın anahtarı olması açısından komşumuzu merkeze alan bir konumda yer alıyor. Kalkınma Yolu, Basra Körfezi'nden başlayarak Ovaköy üzerinden ülkemiz ve oradan Avrupa'ya uzanan çok modlu bir yapı sunuyor. Proje çerçevesinde, Irak'ın Faw Limanı'ndan gelen yüklerin ülkemi üzerinden Avrupa'ya ulaşması hedefleniyor. Kalkınma Yolu'nun on yıllık projeksiyonla üretime etkisinin 50 milyar doları aşacağı, istihdama etkisinin ise yıllık ortalama 63 bin kişiyi bulacağı öngörülüyor. Bu proje ile jeopolitik imkanlarımızı, tüm bölgemizin faydalandığı kapsamlı bir ekonomik avantaja dönüştüreceğiz. En büyük kazananların, komşumuz Irak ve bölgemizdeki tüm kardeş ülkeler olacağına inanıyoruz. Barış ve huzurun tüm dünyaya yayılmasının yalnızca insanlığın bir bütün halinde kalkınması ile mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle artık Türkiye'nin sadece jeopolitik konumundan değil, jeostratejik güven adası olma özelliğinden de bahsetmekteyiz.
51 TRİLYON DOLARLIK BİR COĞRAFYANIN MERKEZİNDEYSİNİZ Küresel ticaretin yeniden şekillendiği çok önemli bir dönemde tarihi bir organizasyona ev sahipliği yapıyoruz. Şu an yalnızca 4 saatlik uçuş mesafesiyle 68 ülkeye ve yaklaşık 1.5 milyar insana doğrudan erişim imkânına sahip bir ülkenin misafirisiniz. Ekonomik açıdan toplam 51 trilyon doları aşan gayri safi yurt içi hasılaya sahip bir coğrafyanın tam merkezindesiniz.
HÜRMÜZ BOĞAZI GÜVENLİ ULAŞIMIN KIYMETİNİ HATIRLATTI Bölgedeki gerilimler, Hürmüz Boğazı'nda ve hava sahalarında ortaya çıkan belirsizlikler, yeni ve güvenli ulaştırma güzergahlarının değerini bir kez daha hatırlattı. Türkiye'nin yaptığı yatırımların arkasındaki en önemli motivasyon işte bu yaklaşım olmuştur.
ALTYAPIYA 22 YILDA 300 MİLYAR DOLAR YATIRIM YAPTIK İktidarlarımız döneminde ulaştırma ve haberleşme altyapısına yaklaşık 300 milyar dolarlık bir yatırım gerçekleştirdik. Bu yatırımların 177 milyar dolardan fazlası karayolları, 64 milyar doları demiryolları, 25 milyar doları havayolları, 4 milyar doları denizcilik ve 25 milyar doları haberleşme altyapısına harcandı. Yatırımların üretime etkisi ise 1 trilyon 65 milyar dolara tekabül etmektedir.
