

Türkiye, geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında düzenlenen Savunma Sanayii İcra Komitesi (SSİK) toplantısında alınan kararlarla askeri alanda “sürpriz etkisi” yaratabilecek projelere imza atmaya hazırlandığını duyurdu. İnsansız savaş uçaklarından (İSU) hava-hava füzelerine, yapay zeka ile entegre sistemlerden elektronik harp teknolojilerine kadar birçok alanda dikkat çekici gelişmeler yaşanacak.
Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Türkiye'nin savunma sanayiinde benimsediği model hakkında SABAH gazetesine önemli bilgiler verdi. Ankara Bürosu'nu ziyaret eden Görgün, Çelik Kubbe'den KAAN'a, hava ve füze savunma sistemlerinden siber güvenliğe kadar geniş bir yelpazede değerlendirmelerde bulundu:
Sürpriz Etkisi: “Dünya standartlarında yapılanları taklit etmiyoruz. Gerçekten ihtiyaç duyduğumuz özgün ve maliyet etkin üretimlere odaklanma gerekliliğini biliyoruz. Başkalarını taklit etseydik, bugün Türkiye SİHA'lar konusunda bu başarıyı elde edemezdi. Sürpriz etkisi yaratacak yenilikçi çalışmalara yönelmemiz gerektiğinin bilincindeyiz ve bu doğrultuda ilerliyoruz.”
Çelik Kubbe: “Türkiye, 'Çelik Kubbe' ile stratejik bir Adım Attı. Katmanlı Hava Savunma Sistemi kurgusuyla, tehditleri bertaraf edebilecek silah sistemleri ve algılayıcılar geliştiriyoruz. Çelik Kubbe’yi, unsurların haberleştiği ve hızlı karar verebilen entegre bir sistem olarak tasarlıyoruz. Radar ve hava savunma sistemlerimizi daha da geliştirmeye odaklanmalıyız.”
İnsansız Savaş Uçağı: “İSU projemiz hız kazanacak. Bu projeyle stratejik bir güç elde edeceğiz. Uzak mesafelere gidebilen ve hava-hava savaşlarına katılabilen uçaklar geliştiriyoruz. Hava-hava füzelerimizin varlığı büyük önem taşıyor. Bu ihtiyacı karşılamak için ekipler hep birlikte çalışıyor ve yerli mühimmat geliştirme çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
Askerimizin Katkısı Büyük: “Türk savunma sanayii ürünleri sahada kendini kanıtladı. Askerlerimizin geri bildirimleri, ürünlerimizin gelişiminde önemli bir rol oynuyor.”
Güven Veriyoruz
Türkiye, güvenilir bir müttefik konumundadır. İlişkilerimizde her zaman şeffaf ve açık bir yaklaşım sergiliyoruz. Cumhurbaşkanımız güven veren bir liderdir. Savunma sanayiinde güvenin önemini biliyoruz ve satışlarımız bir kerelik değil; bakım ve onarım hizmetlerini de kapsıyor.
Ambargoları Aştık
Biz, geçmişteki ambargoları aşarak kendi sistemlerimizi üretme noktasına geldik. Bu durum, yalnızca istediğimiz ürüne ulaşma süremizi uzatıyor. Sonuçta, dünya çapında bir marka olmak için çalışıyoruz.
İhracatın Yarısı Batı'ya
2024 yılı itibarıyla ihracatımızın %55.4’ü Avrupa ve NATO müttefiklerine gerçekleştirildi. Sistemlerimiz, hem işlevsel hem de maliyet açısından oldukça etkin. ABD'nin bu ihracattaki payı da önemli. Türkiye, 2018 yılından bu yana insansız hava araçlarında dünya pazarının %65'ine hükmetmektedir.
İspanya ile İşbirliği
İspanya ile uçak gemisi ve Hürjet gibi projelerde işbirliği yapıyoruz. TCG Anadolu'nun ilk tasarımında kendilerinden destek aldık. Şu anda, ikinci 300 metrelik uçak gemisi için de birlikte çalışıyor olacağız.
NATO'nun Kararına En Yakın Ülkeyiz
Türkiye, savunma sektöründeki gereksinimlerini belirlemiş durumda. Cumhurbaşkanımız, savunma sanayiinde kendi kendine yeterliliği her zaman destekliyor. Son 20 yılda projeler ve bütçeler kesintisiz şekilde süregeldi. Güvenlik harcamalarımız, milli gelirimizin %3.7'si civarında olup, NATO'nun %5 taahhüdüne en yakın seviyedeyiz. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Türk savunma sanayisinin gelişimini sık sık dile getiriyor. Bu konuda kendisine teşekkürlerimi sunuyorum.
KAAN 2028'de Teslim
İlk seri üretim KAAN uçağının 2028 sonunda teslim edilmesi için ekibimiz yoğun şekilde çalışıyor. Şu anda 6 uçağı aynı sırada üretmekteyiz. Bu uçakların her biri farklı test senaryolarına tabi tutulacak. Yer testleri ve yıldırım testleri gibi süreçleri hızlandırmak için birden fazla uçağın üzerinde çalışıyoruz. 10 adetlik paketlerin teslimatı 2028'de başlayacak. 5'inci nesil uçağımızın tamamlanmasının yanı sıra 6'ncı nesil uçak için de hazırlık yapıyoruz.
Altay Tankı
Ağustos ayında üretim hatlarından çıkan üç Altay tankını teslim edeceğiz. Ardından seri üretim planlandığı gibi devam edecektir. Toplamda 250 Altay tankı Kara Kuvvetleri'nin envanterinde yer alacaktır.