reklam
reklam
DOLAR40,0637% 0.01
EURO47,3125% 0.26
STERLIN54,6551% 0.27
FRANG50,4835% 0.09
ALTIN4.272,62% 0,14
BITCOIN111.384,972.237
reklam

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman: Dijital medya, milli güvenlik meselesidir

Yayınlanma Tarihi : Google News
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman: Dijital medya, milli güvenlik meselesidir
reklam

Türkiye Basın Federasyonu'nda düzenlenen Anadolu Sohbetleri etkinliğine katılan Hüseyin Yayman, Terörsüz Türkiye süreci hakkında açıklamalarda bulundu. Yayman, “Terörsüz Türkiye, Türkiye Yüzyılı'nın en kritik meselesidir. Sayın Devlet Bahçeli'nin Meclis'teki el sıkışmasıyla başlayan ve Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kararlılıkla yürütülen bu süreç, toplumun tüm kesimlerinin desteğine açık bir şekilde ilerliyor. Bu yöntem al-ver odaklı değil, milli birlik ve bölgesel güç perspektifiyle şekillenmektedir. Siyasi irade çok nettir. Sürecin samimiyeti devlet refleksiyle ve toplumsal talep ile örtüşüyor. Yüzde yüz sonuç alınacağına inanıyorum.” dedi.

Yayman, terörle mücadelenin Türkiye'ye ekonomik maliyetine dikkat çekerek, bugüne kadar yaklaşık 2 trilyon dolarlık harcamanın yapıldığını hatırlattı.

Yapay zeka destekli simülasyon üzerinden elde edilen verilere de değinen Yayman, “Bu devasa kaynak başka alanlara yönlendirilebilseydi, kişi başına düşen milli gelir 25 bin dolar seviyesine ulaşabilirdi. Türkiye, 95 Akkuyu Nükleer Santrali, 5 bin okul, 125 bin kilometre hızlı tren hattı ve 5 bin hastane inşa edebilirdi. Terör yalnızca güvenlik değil, kalkınma ve refah açısından da büyük bir engel oluşturuyor.” şeklinde konuştu.

Yayman, terör örgütü PKK'nın silah bırakmasının ardından Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun barış ve istikrarla buluşacağını belirterek, bu bölgelerin Türkiye'nin turizm ve yatırım haritasında yeni bir atılım gerçekleştireceğini ifade etti.

“Mardin'de bile büyük bir turizm potansiyeline tanıklık ediyoruz. Güven ortamı sağlandığında bu potansiyel Batman'dan Hakkari'ye, Van'dan Şırnak'a kadar yayılacaktır.” diye ekledi.

YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yayman, mevcut 1982 Anayasası'nın Türkiye'nin demokratikleşme sürecini taşımadığını belirtti.

“Bu anayasa darbe döneminde yazılmıştır. Geçmişten günümüze liderlerin bu konudaki görüşleri ortadadır. Darbe döneminin devleti esas alan ve bireyi öteleyen bir metin. Artık bireyi merkeze koyan, temel hak ve özgürlükleri anayasal güvenceye alan, sivil ve çağdaş bir anayasaya ihtiyacımız var. Bu ihtiyaç siyasi değil, tarihsel bir zorunluluktur.” dedi.

Yayman, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın aktif siyasete girmediği dönemde bile anayasa değişikliğini savunduğunu hatırlatarak, “Bu mesele sadece bugüne mahsus değildir. Türkiye, küresel bir güç olacaksa, yeni yüzyılın ruhuna uygun, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasa ile bu yürüyüşü sürdürebilir.” değerlendirmesinde bulundu.

Yeni anayasanın sadece bir metin değil, milletin kendiyle yapacağı büyük bir sözleşme olduğunu belirtti.

AYŞE BARIM'IN TUTUKLULUĞU

Gezi Parkı olayları çerçevesinde yargılanan Ayşe Barım'ın tutukluluğu hakkında görüş bildiren Yayman, yargı süreçlerinin siyasi zemine çekilmesinin yanlış olduğunu ifade etti.

“Türkiye demokratik bir hukuk devletidir. Beğenseniz de eleştirseniz de karar yargıya aittir. Bu dava keyfi değil, tanıklar ve deliller üzerinden yürütülen bir süreçtir. Kültür ve sanatı asla siyasi çekişmenin parçası olarak görmedik.” dedi.

Sanatçılara yönelik eleştiriler hakkında ise, “Kültür ve sanat bizim için ayrışmanın değil, birleşmenin gücüdür. Bu alanda kimse ifade özgürlüğü nedeniyle yargılanmıyor.” ifadelerini kullandı.

“Dijital medya, milli güvenlik meselesidir”

Yayman, dijitalleşmenin medyadaki dönüşümünü hızlandırdığını ancak bu süreçte ciddi tehditlerin de ortaya çıktığını belirterek, dijital mecralarda yayılan dezenformasyonun kontrol altına alınması gerektiğini vurguladı. “Artık sadece füzeler değil, manipülatif içerikler de eş zamanlı olarak ateşleniyor. Gerçek gazeteciliği sürdürmezsek, trol hesaplar ve asparagas içerikler kamuoyunu yönlendirecektir. Bu sadece bir medya meselesi değil, açık bir milli güvenlik konusudur.” dedi.

Hüseyin Yayman, dijital medya düzenlemesine yönelik çalışmaların Meclis'te devam ettiğini ve tüm tarafların görüşlerinin alındığını belirtti.

CHP'Lİ BELEDİYELERE YÖNELİK SORUŞTURMALAR

CHP'li belediyelerle ilgili soruşturmalara değinen Yayman, sürecin yargı kurumları tarafından takip edildiğini ifade etti.

Yayman, sözlerine devam ederken şunları söyledi: “Şikayet eden CHP'li, tanık CHP'li, cevap veren CHP'li. Bu tablo ortadayken AK Parti'nin hedef gösterilmesi doğru değil. Cumhuriyet'i kurmakla övünen bir partinin liderinin böyle bir üslupla konuşması kesinlikle kabul edilemez. Sayın Özgür Özel’in 'Ben sokağa çağırırım, Mısır’da nasıl olduysa burada da olur' şeklindeki ifadesi, sadece siyasi nezaketi değil, aklı, izanı ve demokrasi kültürünü de ihlal eder. Bu sözlerin nereye varacağı bellidir; sokak hareketleriyle siyaseti şekillendirme arzusu açık bir darbe imasıdır.”

Yayman, Türkiye'nin şu anda bağımsız bir yargı önünde olduğunu ve hukukun üstünlüğüne inandıklarını vurgulayarak, “Bugün olan her şey bağımsız yargının önündedir.” dedi. Sokaktaki gerçek gündemin ekonomi, yerel yönetimlerdeki usulsüzlükler ve hizmet eksiklikleri olduğunu sözlerine ekledi.

Öte yandan, toplumun ana gündeminin ekonomi olduğuna dikkat çeken Yayman, “Sokakta üç konu konuşuluyor; ekonomi, ekonomi ve yine ekonomi. Sayın Cumhurbaşkanımız her MYK ve MKYK toplantısında bu meseleyle ilgili talimatlarını açıkça veriyor. Bizim gündemimiz, milletin gündemidir.” diyerek sözlerini tamamladı.

reklam

YORUM YAP