reklam
reklam
DOLAR40,2349% 0.15
EURO46,9373% -0.3
STERLIN54,0506% -0.32
FRANG50,4386% 0
ALTIN4.328,60% -0,15
BITCOIN119.555,000.652
reklam

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Özgür Özel’e Tepki: Ümmetin Birliğini Savunmak Suç Mu?

Yayınlanma Tarihi : Google News
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Özgür Özel’e Tepki: Ümmetin Birliğini Savunmak Suç Mu?
reklam

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkanlar şunlar:

Değerli yol arkadaşlarım, teşkilatımızın kıymetli mensupları, aziz vatandaşlarım, hanımefendiler ve beyefendiler. AK Parti toplantımızın kapanışında sizleri en içten duygularımla selamlıyorum. Toplantımızın ülkemiz, milletimiz ve bölgemiz için hayırlı olmasını diliyorum.

İki gün boyunca gösterdikleri özverili çalışmalarından dolayı tesis çalışanı arkadaşlarımıza tebriklerimi iletiyorum. Sıcak havaya rağmen büyük bir fedakarlıkla görevlerini yerine getiren emniyet ve basın mensubu arkadaşlarımıza da teşekkürlerimi sunuyorum. Kızılcahamamlı kardeşlerimize de içten ev sahiplikleri için teşekkür ederim.

Bu yılki formatta değişikliğe gittik. Çalıştayda ortaya çıkan hususları genel sekreterimizden aldım. Daha fazla çalışmalara yönelip eksiklerimizi kararlılıkla gidereceğiz. Coşkulu şarkımızdan diğer düzenlemelere kadar kampımız daha düzenli ve profesyoneldi. Tanıtım ve medya başkanlığımızı da ayrıca tebrik ediyorum.

AK Parti, geçmiş deneyimler ışığında bayrak yarışı anlayışı ile düzenlediği her programda kendini geliştirmeye devam ediyor. Burada kendimizle yarışıyoruz ve gelecekte de yola bu şekilde devam edeceğiz.

İki gün süren oturumlarda oldukça verimli görüşmeler gerçekleştirdik. Ülkemizin meselelerini ve milletimizin sorunlarını masaya yatırdık. Önümüzdeki döneme dair konuları değerlendirdik. Bakanlarımız fikirlerini paylaşıp sorularını yanıtladılar.

Terörsüz Türkiye konusunda gelinen aşama en önemli başlığımızdı. Diğer önemli konularda da arkadaşlarımız bilgilendirmelerde bulundu. Biz de katılımcı arkadaşlarımızla bir araya geldik. Toplantımıza sunumlarıyla katkı veren herkese teşekkür ediyorum. İnşallah burada ortaya çıkan ortak akıl, politikalarımızın gelişimine ışık tutacaktır.

Dünkü samimi ve derinlikli değerlendirmelerin hem kendi camiamızda hem de kamuoyunda olumlu karşılanmasından mutluyuz. Kutlu yolculuğumuz yeni bir merhaleye ulaşmıştır. Ülkemizin önünde yeni bir dönemin kapıları aralanıyor. Türkiye Yüzyılı hedefimizi adım adım hayata geçiriyoruz. Terör prangasından kurtarma aşamasına geliyoruz. Yarım asırlık sabrımız nihayet sonuç vermeye başlıyor. Cuma günkü merasim bu açıdan anlam ifade ediyordu. Silah teslim sürecini sahada titizlikle takip ediyoruz. Meclis komisyonu çalışmaları Meclis Başkanımız tarafından yürütülüyor. Yakında oradan da olumlu haberler almayı umuyoruz. Hiç kimsenin süreci aksatmaya, sabote etmeye ya da küçük hesaplar peşinde koşmaya hakkı yoktur. Hayatta ve siyasette her şeyin telafisi olabilir ama 86 milyon insanın huzurunu etkileyecek bu gibi hayati meselelere ilişkin işlerin zorlaştırılmasının telafisi olamaz. Milletim bunu affetmez. Siyasetçilerin millete karşı görevlerini yerine getirmeleri gereken günlerden geçiyoruz.

Siyasi Partilerin Sürece Dahil Olmasını Önemli Görüyoruz

Eğer Türk milletinin istikbali söz konusuysa, biz herkesle konuşuruz. Eleştirilere, tenkitlere açığız; yeter ki bu milletin hayrına olsun. Meseleyi ideolojik çatışmaların veya başka ajandaların malzemesi haline getirmeyen herkesin olumlu veya olumsuz görüşleri bizim için değerlidir. Çünkü biz kişisel çıkarlara yönelik siyaset yapmıyoruz. Biz ülke siyaseti yapıyoruz. Türkiye siyaseti, medeniyet siyaseti yapıyoruz. Başta şehit yakınları ve gazilerimiz olmak üzere milletimizin çıkarlarını gözeterek hareket ediyoruz. Sürece kuşku ile yaklaşanları anlıyor ve onların tereddütlerini gidermek için çabalıyoruz. Bu yeni dönem, AK Parti'ye, Milliyetçi Hareket Partisi'ne veya DEM Parti'ye değil, tüm siyasi partilere önemli sorumluluklar yüklemektedir. Parti yöneticilerinin sürece dahil olmalarını çok önemli görüyoruz. Üç parti olarak bu süreci sonuna kadar hayırlı bir şekilde götürmek konusunda kararlıyız. Dünyanın ve bölgemizin yeniden şekillendiği dönemde ülkemizi hak ettiği yere ancak bu şekilde taşıyabilir ve büyük ve güçlü Türkiye'yi yalnızca böyle kurabiliriz.

Bu Tiyatroyu Çok Seyrettik

Yeni bir senaryo ile karşı karşıyayız. Son 23 yılda yaşadıklarımızdan bağımsız olamayacak sorumsuz ve şuursuz siyasi söylemleri göz ardı edemeyiz. Bu sefer figüranlar farklı ama oyun aynı. Bu tiyatroyu çok izledik. Amaçları ve yöntemleri ile aktörleri iyi tanıyoruz. Dünyada kartlar yeniden dağıtılırken sağlanan umut ikliminin yanı sıra ülkemizin stratejik hamleleri de engellenmeye çalışılıyor. Milli ekonomilere karşı çıkarılan boykot listesinin ekonomimize zarar vermek amaçlı olduğu aşikar. CHP'nin ve başındaki karikatür tipin tüm çırpınışlarına rağmen kendilerini ciddiye almamamızın sebebi budur. Bizim muhatabımız kuklalar değil, onları istediği gibi yönlendiren kuklacılardır.

Ümmetin Birliğini Savunmak Ne Zamandan Beri Suç Oldu?

Dünkü kardeşlik manifestomuz bir insanı neden rahatsız eder? Türk, Kürt ve Arapların kucaklaşması bu ülkenin evlatlarını neden rahatsız etsin? Bizi ümmetçilikle suçluyorlar. Ümmetin birliğini savunmak ne zamandan beri suç haline geldi? Tabi ki bu kişiler ümmet bilincinin ne olduğunu bilmezler. Bir duvarın tuğlaları gibi birbirimize kenetlenmemizin neresi yanlış? Milletin inancından ve değerlerinden bu kadar mı kopuksunuz? Ne yapacaksınız; batılı patronlarınızın kılıcını kuşanıp Türkler, Kürtler ve Araplar arasında fitne mi yayacaksınız? Nefreti mi yayıp kavga mı büyüteceksiniz? Allah onlara akıl, izan ve basiret versin. Bizi ümmetçilikle suçlayanlara ve ekranları başında oturan milletime sesleniyorum: biz Türk milletindeniz. Hz. Muhammed'in ümmetindeniz, biz sadece bugünden değil, kalu beladan beri ümmetin sevdalısıyız.

Terörle Mücadeleye Harcanan Kaynağı 86 Milyona Harcayacağız

Birliğimizi savunmak, onur verici bir imani duruştur. Rabbim, bize tüm Müslümanlar ve tüm insanlık için çalışmayı nasip etsin. Ne yaparlarsa yapsınlar, bu defa başarılı olamayacaklar, bizi kutsal yolculuğumuzdan geri döndüremeyecekler. Yarım asırlık terör belasını ayağımızdan söküp atmamıza engel olamayacaklar. Bölücü terörün ülkemize maliyeti yaklaşık 2 trilyon dolar. Yıllarca okul, fabrika inşa edilecek kaynakları terörle mücadeleye harcadık. Terörsüz Türkiye ile bu kaynakları emeklilere, çiftçilere, memurlara, sanayicilere, ev hanımlarına ve kısacası 86 milyona harcayacağız. Bu, emeklilerin daha fazla maaş alması, tüccarların daha fazla kazanması, öğrencilerin daha fazla burs alması, daha fazla okul, daha fazla hastane ve daha fazla fabrika demek. Bu, sofradaki ekmeğimizin büyümesi, imkanlarımızın genişlemesi demektir. Kalkınmış, refahını artırmış ve insanının yaşam standardını yükseltmiş bir Türkiye demektir. Bugün dünden daha iyiyiz, yarın da bugünden daha iyi olacağız. Evlatlarımız daha iyi bir geleceğe sahip olacak, terörsüz bir Türkiye'de yaşayacaklar. Son üç dört günde bu duruma bir kez daha şahitlik ettik. Yüz milyonlarca mazlumun umudunu omuzlarımızda taşıyoruz. Tarih boyunca liderlerden aldığım telefonlar bana bunu gösteriyor. Türkiye ile yatıp kalkan liderler bunun aşkı ile yanıp tutuşuyor. 81 vilayetimizin yanı sıra dünya genelindeki Müslümanların duaları bizimle. Gazze'de, Kudüs'te, Irak'ta ve Somali'de bizim için dua eden mümin yürekler var.

Önümüzde iki seçenek var: ya bu duaların hakkını verip, milletin bize yüklediği sorumluluğu taşıyacağız ya da milletimizin gönlünden düşecek ve onlara hayal kırıklığı yaşatacağız. Hiçbir kardeşimizin bu vebalin altına girmeyeceğine inanıyorum. Sadece 81 milyonun değil, tüm İslam coğrafyasının gözü bu kadronun üzerindedir; sizlerin üzerindedir. Türkiye'yi güzel günler bekliyor ve bunun heyecanını titreyerek yaşıyorum. Her birinizden bu bilinçle çalışmanızı istiyorum. Neyi, niçin yaptığımızı halkımıza iyi anlatmalı ve onları ikna etmeliyiz. Bize tevazu yakışır; bu tevazu, halkımızın karşısında yücelmemizi sağlayacaktır.

reklam

YORUM YAP