

Kepez ilçesinde yaşayan Gülnur ve Hakan Küçük çifti, 17 yıl önce kucaklarına aldıkları Yağız isimli bebekleri ile hayatlarının seyrinin değiştiğini belirtmektedir. Yağız bir yaşına geldiğinde, davranışlarındaki farklılıkları fark eden aile, onu doktora götürdü. Yapılan kontroller sonucunda Yağız'a, yüzde 98 ağır otizm teşhisi konulması, ailenin yaşamını köklü bir biçimde etkiledi. Kontrollere düzenli olarak devam eden Küçük çifti, çocuklarının ihtiyaçlarına göre hayatlarını yeniden düzenlemek zorunda kaldı.
ODAYI ATÖLYEYE DÖNÜŞTÜRDÜ
Yağız'ın yaşı büyüdükçe karşılaştıkları problemler de arttı. Son yaşanan zorluklar sonucunda, ailesi oğullarını özel eğitim aldığı okuldan almak zorunda kaldı. Ailedeki tek çalışan kişi olan Hakan Küçük, oğluna daha fazla zaman ayırabilmek için işini bırakmak zorunda kaldı. Bu süreçte, Gülnur Küçük, kız kardeşine evde hazırladığı eriştelerin iş yerindekiler tarafından beğenilmesinin ardından yeni bir iş fikri geliştirdi. Oğluyla her an ilgilenmeye çalışan Gülnur Küçük, evinin bir odasını 'küçük dünyam' dediği bir atölyeye dönüştürdü. Oğlu uyuduktan sonra, geceleri rengârenk erişte ve makarnalar hazırlayan Küçük, işini büyüterek Yağız'a daha iyi bir yaşam sunma hedefinde.
'KENDİMİ EVE KAPAMAMALIYIM'
Böyle zorlu bir süreçte yaşadıklarını ifade eden Gülnur Küçük, “Daha iyi bir yaşam kurmak için mücadele veriyoruz. Günlerimizi oğlumla birlikte geçiriyoruz. Ablamın iş yerine götürdüğüm erişteleri bir hemşire talep etti. Sonrasında ona hediye götürdüm ve bu beni iş yapmaya teşvik etti. Bu işi yapmaya başlamayı hiç düşünmemiştim. Kendimi ayakta tutmak ve eve kapamamak zorundayım. Özel bir çocuğum var, kendimi de rahatlatmalıyım. Bu iş üstesinden gelmek için bana çok iyi geliyor. 1.5 yıldır bu işle uğraşıyorum. Burası benim küçük dünyamdaki atölyem.” şeklinde konuştu.
'HİKAYEMİN DİNLENİLMESİNİ İSTİYORUM'
Yaptığı işten büyük bir mutluluk duyduğunu dile getiren Küçük, “Bir otizmli çocuğun annesiyim, bu yüzden ürünlerimin doğal olmasına özen gösteriyorum. Oğlumla ilgilenmekten korktuğum için gündüzleri iş yapmıyorum. Gece oğlum uyuduktan sonra çalışmaya başlıyorum. Çocuğum çok erken uyanıyor, ama ona ayak uydurmaya çalışıyorum. Bu benim tercihimdi, çocuğumun düzenini asla bozmak istemiyorum. Her zaman başkalarının hikayelerini dinledik, ben de başarılı olmak istiyorum. Hikayemin de insanlara ulaşmasını istiyorum. Diğer annelere örnek olmak istiyorum. Ekmek kapımın erişte olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.