Valilikten gelen bilgilere göre, vatandaşların önemli geçim kaynağı olan fıstığın hasat dönemi itibariyle İl Jandarma Komutanlığına bağlı Asayiş, Trafik ve Komando Timleri, fıstık bahçelerinin güvenliğini sağlamak amacıyla nöbet tutmaya başladı.
Açıklama şu şekilde:
“Üreticimizin emeğini koruyarak hırsızlık olaylarının önlenmesi amacıyla Oğuzeli, Yavuzeli, Nizip ve Karkamış ilçelerinde karadan yaya ve motorlu devriye kontrolüne başladık. Denetimler hava destekli dronlarla sürdürülmektedir. Fıstık sezonunun başlamasıyla birlikte komando timlerinin katılımı ile artırılan güvenlik önlemleri, vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğini sağlamak ve suç ile suçluların tespit edilmesi açısından büyük bir önem taşımaktadır. Alınan tedbirler, çiftçimizin mağduriyetini azaltmayı ve emek hırsızlıklarını asgariye indirmeyi hedeflemektedir.”
Çiftçilerin “Beyaz Altın” Nöbeti
Kastamonu'nun Taşköprü ilçesinde hasadı devam eden Taşköprü sarımsağını hırsızlardan korumak isteyen çiftçiler, tarlalarında gece boyunca nöbet tutuyor. Bazı çiftçiler ise çözümlerini tarlalarına güvenlik kameraları kurmakta buluyor.
Avrupa Birliği tarafından tescillenen dünyaca ünlü Taşköprü sarımsağının hasadı sürmekte. Gün boyunca tarlalarda çalışan çiftçiler, topraktan çıkardıkları sarımsakları tarlada kuruması için bırakıyor. Yaklaşık 15 gün boyunca tarlada kuruyan sarımsaklar daha sonra toplanarak satılıyor. Kilogramı 250 lirayı bulan ve bölgede “beyaz altın” olarak isimlendirilen Taşköprü sarımsağı, hırsızları da çekiyor. İlçede bir tarlada hırsızlık olayının yaşanmasının ardından tedirgin olan çiftçiler, sarımsaklarının başında nöbet tutmaya başladı. Tarlada, tüfekleriyle gece boyunca nöbet tutan çiftçiler, bir yıllık emeklerini korumaya çalışıyor. Taşköprü ilçesine bağlı Çetmi köyündeki bazı çiftçiler de sarımsaklarını hırsızlardan korumak için tarlalarına güneş enerjili, hareket algılayan güvenlik kameraları kurdu.
“15 Gün Daha Minibüsün İçinde Yatıp Malımızı Koruyacağız”
Çetmi köyünde sarımsak yetiştiriciliği yapan İrfan Ünvar, tarlasına getirdiği minibüste yatmakta olduğunu belirterek, “Sarımsak hasadımız devam ediyor. Bu yıl rekolte iyi gibi görünüyor. Fiyatlar da iyi olursa daha iyi olacak. Ancak masraflarımız oldukça fazla. Fiyatlar şu an biraz düşük; kuruduktan sonra artacaktır. Hırsızlar da buralara gelmeye başladı. Mecburen tarlalarımızda tüfekle beklemek zorundayız. Bu caydırıcı bir önlem ama kimseyi yaralamak niyetinde değiliz. Sadece mahsulümüzü korumak istiyoruz. Sonuçta 8 ay boyunca emek verdik. 15 Ocak'tan beri çapası, sulaması, ilaçlaması ve mazotu dahil olmak üzere çok masraf yaptık. Bu nedenle sabaha kadar hırsızlara karşı nöbet tutuyoruz. Minibüste dinleniyoruz, yatağımızı ve yorganımızı aldık. Minibüs bizim için ev gibi oldu. 15 gün daha minibüsün içinde yatıp malımızı koruyacağız” dedi.
“24 Saat Boyunca Tarlamızı Kameramızla Gözlüyoruz”
Yaşanan bir hırsızlık olayı sonrası herkesin tarlalarda nöbet tutmaya başladığını belirten Vahit Demirbaş, kendisinin de çözüm olarak tarlasına güvenlik kameraları kurduğunu ifade ederek, “Çok fazla hırsızlık yok ama bir olay yaşandı. Jandarma ekipleri de hırsızı yakalamış. Bunu duyunca biz de tarlamıza kamera koyduk. Kamera herhangi bir hareket algıladığında telefonumuza mesaj gönderiyor. O mesaja göre harekete geçiyoruz. Saat 07.00'de günlükçülerimizi alıp beraber saat 18.00'e kadar çalışıyoruz. Bu zahmetli bir iş ve yüksek maliyetli. 10 dönümlük alan için sadece gündelikçi parası ödüyoruz. Hırsızlık olayları olduğunda canımız yanıyor. 24 saat boyunca tarlamızı kameramızla izliyoruz. Telefonumuza 'sarımsak çalmaya çalışan birinin yakalandı' mesajı geldiğinde nöbet beklemeye başladık” şeklinde konuştu.
