Tercihte En Sık Yapılan 5 Hata

Milyonlarca üniversite adayı için tercih dönemi dün itibarıyla başlamış bulunuyor. Tercihlerde göz önünde bulundurulması gereken unsurların yanı sıra kaçınılması gereken hatalar da mevcuttur. Her yıl adayların en büyük hatası, tercihi yalnızca bir matematik işlemi gibi değerlendirmek oluyor. Bu noktada, yalnızca puan veya sıralamalar üzerinden bir inceleme yaparak tercih listelerini oluşturmayı tercih ediyorlar. Ancak, geleceğinizi şekillendirecek bu süreçte kesinlikle ilgi, yetenek ve becerilerimi göz önünde bulundurarak bir liste hazırlamanız gereklidir.
Mutlu bir üniversite ve meslek yaşamı için şu 5 hatadan uzak durmalısınız:

1- Trend Kurbani Olmak: Adayların çoğunluğu, programları ve üniversiteleri tanımadan, kulağında duyduğu bilgilerle tercih yapıyor. Bazen bir aile bireyinin, bazen bir öğretmenin ya da bir arkadaşın yönlendirmesiyle karar alabiliyorlar. Trendlerin etkisine kapılan gençler belki bazı bölümleri kazanabiliyor ancak bu süreçte karşılaştıkları bazı problemler eğitim hayatlarını olumsuz etkileyebiliyor.

2- Bölüm Küçümsemesi: Bazı bölümler kazanma sınırında olsalar da adayların önyargıları nedeniyle göz ardı edilebiliyor. Özellikle meslek yüksekokulu programlarının akademik programlar olmadığı düşüncesi, adayların bu programları seçmeleri açısından en büyük engellerden biridir. Oysa, objektif bir bakış açısıyla değerlendirildiğinde birçok 2 yıllık bölüm, bazı 4 yıllık bölümlere göre iş ve istihdam açısından oldukça avantajlıdır.

3- Özenilmeyen Son Tercihler: Adaylar genellikle ilk 5-10 tercihi dikkatlice oluşturduktan sonra, sonraki tercihleri aynı titizlikle hazırlamıyorlar.
Bunun sebebi, “Bu tercihin altında kalmak istemiyorum” düşüncesidir. Oysa tercih süreci çoğu zaman sürpriz sonuçlar getirebilir.
Listenizdeki birinci tercih ne kadar titizlikle seçilmişse, en son sırada bulunan tercih için de aynı özenin gösterilmesi gerekmektedir.

4- Ölü Tercih Efsanesi: Tercih listelerini düzenlerken “Hangisi öncelikli, hangisi arka planda olmalı” sorusuyla uğraşırken adaylar bazen puan ve sıralamaların etkisinde kalabiliyor. Bu nedenle, yalnızca puanı daha yüksek olduğu için daha az istenen bir programı öne alırken, daha çok istediği bir programı geride bıraktıkları görülebiliyor.
Yıllardır süregelen bu “ölü tercih” efsanesine kapılmaktan kaçınmak gerekiyor.

5- En Çok İstediğiniz Tercih En Üst Sırada Olmalı: Bazen birden fazla puan türünden program seçen adaylar, hangisinin tercih listesinde nerede yer alacağını belirlemekte zorlanıyorlar.
Bu durumda, en iyi referans yönteminiz, hangi programı daha çok istediğinizdir.
En çok istediğiniz programı, diğerinin önüne almanız en doğru yaklaşım olacaktır.