Anne Sütünün Gücü: Hayatın En Önemli Bağı

Her yıl 1-7 Ağustos tarihlerinde tüm dünyada kutlanan 'Dünya Emzirme Haftası', anne sütü ile beslenmeyi desteklemek ve yaygınlaştırmak amacıyla önemli bir etkinlik olarak öne çıkıyor. Uzmanlarla gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde emzirme yöntemleri ve annelerin karşılaştığı sıkıntılar hakkında faydalı bilgiler edindik. İşte bu değerli bilgiler…

İlk Sütün Önemi

İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Bilim Komisyonu Üyesi Dr. Esra Nur Kapukaya, “Bebeğin doğumdan hemen sonra annenin kucağına verilmesi çok kritik bir durumdur. Yeni doğan bir bebek için en uygun besin kendi annesinin sütüdür. Doğum sonrası ilk birkaç gün gelen kolostrum denilen 'ağız sütü', enfeksiyonlar ve alerjilere karşı koruma sağlar. Bu süt, beyin ve görme fonksiyonları üzerinde de pozitiftir” ifade etti.

İlk Sütü Atmayın

Bazı annelerin ilk sütü renginden dolayı attıklarını belirten Dr. Kapukaya, bu alışkanlığın yanlış olduğunu vurguladı. Ayrıca, bebeklerin doğumdan sonraki ilk yarım saat içerisinde emzirilmeye başlanması gerektiğini ekledi.

Bebek İçin Altın Saatler

Yeni doğan bebekler, dünyaya geldikten yaklaşık bir saat sonra uykuya dalmaya başlar. Bu süre zarfında anne ve bebek arasında ten teması sağlanmasının büyük bir önemi vardır. Bu döneme 'altın saat' denildiğini belirten Genel Pediatri Uzmanı Dr. Ayşe Sokullu ise, “Bu dönemde emziren annenin süt üretimi artar, bebek kendini güvende hisseder ve memeyi daha rahat kavrar” dedi.

Anne Sütünü Artırmanın Yolları

Uzm. Dr. Sokullu, anne sütünü artırmaya yardımcı olabilecek önerileri şöyle sıraladı:

• Anne, bebek istemese bile günde 8-12 defa emzirmeyi denemeli.
• Anne düzenli ve dengeli bir beslenme programına uymalı.
• Ten teması sağlanması, oksitosin artışı ile sütü artırır.
• Anne, günde en az 2-2.5 litre su içmeli.
• Kaliteli uyku uyuması büyük önem taşır.
• Meme ucu yaralarının tedavi edilmesi ve doğru emzirme tekniklerinin kullanılması gerekir.

Sosyal İlişkilerde Başarı

Bebeklik döneminin güvenli bağlanma için kritik bir dönem olduğunu vurgulayan Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, “Emzirme sırasında annenin bebeği kucağına alması ve göz teması kurması, bebeğin 'güvendeyim' hissini almasına yardımcı olur. Araştırmalar, duygusal olarak senkronize olan bebeklerin sosyal ilişkilerde daha başarılı olduğunu göstermektedir” dedi.

Bebek Sakinleşir

Emzirme sırasında hem anneler hem de bebekler için doğal bir rahatlama süreci oluştuğunu dile getiren Ülkü, “Emzirme esnasında salgılanan oksitosin ve prolaktin hormonları sayesinde annenin kaygı seviyesi azalır ve bebek sakinleşir” diye belirtti.