Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile Osmanlı'nın izinin sadece karada değil, denizlerde de takip edildiğini ifade etti. “Bakanlığımızın 'Geleceğe Miras Projesi' sayesinde eşsiz mirasımızı koruyarak gelecek nesillere ulaştırıyoruz. Akdeniz'in derinliklerinde, yüzyıllar sonra gün yüzüne çıkan Osmanlı batığı, bu vizyonun en çarpıcı örneklerinden biridir. Kızlan Osmanlı Batığı Sualtı Kazısı'nda ortaya çıkarılan silahlar, porselenler, satranç takımları ve tarihe ışık tutan diğer buluntularla birlikte, bu batık Türkiye'de kazısı yapılan ilk ve tek 17. yüzyıl Osmanlı batığı olma özelliğini taşımakta. 30'dan fazla tüfek, 50'den fazla humbara, binlerce mermi ve dönemin en büyük pipo koleksiyonu burada ortaya çıkarıldı. Bu keşif, sadece ülkemizin değil, dünya sualtı arkeolojisinin en önemli buluntularından biri olarak tarihe geçmiştir. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.
AKDENİZ'DE TEK ÖRNEK MÜHİMMAT TAŞIYAN GEMİ
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, batığın yaklaşık 30 metre uzunluğunda ve 9 metre genişliğinde ahşap kalıntılardan oluştuğu belirtildi. Yapılan çalışmalarda geminin, karaya oturduğu ve yan yatarak battığı meydana çıkarıldı. Kızlan Osmanlı Batığı Sualtı Kazısı'nda en dikkat çekici buluntular askeri mühimmat grubuna aittir.
İlk kez bir batıkta 30'dan fazla Osmanlı tüfeği bulunmuştur. Ayrıca 3 binden fazla mermi, birçok barutluk, tabanca, kılıç ve hançer tespit edilmiştir. 50'den fazla humbara, batığı Akdeniz'deki bu tür mühimmat taşıyan tek örnek haline getirmiştir. Geminin pruva ve pupa bölümlerinde bakır kaplar, ibrikler, kazan kepçeleri, seramik çömlekler, tahta kaşıklar, şimşir taraklar, deri mataralar ve sepetlerin yanı sıra 135 adet Tophane üretimi pipo lülesi ile Osmanlı döneminin bilinen en büyük pipo koleksiyonu ortaya çıkarılmıştır.
SATRANÇ TAKIMI VE ÇİN PORSELENLERİ
Kazıda bulunan iki satranç takımı ve bambu paketler içinde 40'tan fazla Çin porseleni, Türkiye karasularında ilk kez kaydedilmiştir. Bu buluntular, bilinen sualtı eserleri arasında en büyük koleksiyon olma özelliği taşımaktadır. Çalışmalarda ayrıca üç adet mühür ortaya çıkarılmıştır. Okunabilen bir mühürde 'Hüdabende Abdullah Ahmed' adı ve Hicri 1078 (Miladi 1667-1668) tarihi yer almaktadır. Bu bulgu, batığın döneminin net olarak tarihlendirilmesine imkan tanımaktadır. Organik buluntular arasında en fazla bulunan kestaneler, geminin kış aylarında battığını göstermektedir. Kızlan Osmanlı Batığı, 17. yüzyıldaki imparatorluğun Akdeniz'deki askeri varlığını ve ticari faaliyetlerini belgeleyen ilk örnek olma özelliğini taşımaktadır. Bulgular, geminin bir çatışma sonrası kıyıya sürüklenerek karaya oturup burada yanarak battığını ortaya koymuştur.
MİRAS MÜZEYE TESLİM EDİLECEK
Sürdürülen çalışmalarda tamamen kazısı yapılmış ilk Osmanlı Dönemi batığı belgelenmiş olacaktır. Buluntuların tamamı Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesine teslim edilecektir. Kazı ekibi, Dokuz Eylül Üniversitesi Sualtı Kültür Mirası ve Denizcilik Tarihi Araştırma Merkezinin (SUDEMER) teknik altyapısıyla çalışmalarını sürdürmektedir.
