11 Mayıs Anneler Günü dolayısıyla, kadın sağlığının önemine dikkat çekmek istiyoruz. Doğurganlık, birçok farklı bileşenden etkilenen karmaşık bir durumdur. Sağlık sorunları, genetik özellikler ve çevresel faktörler, doğurganlık üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Ancak, erken teşhis ve düzenli sağlık kontrolleri, kısırlık riskini azaltarak doğurganlığın korunmasına yardımcı olabilir. Tüp Bebek-Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Adile Yeşim Akdemir, kadın sağlığı ve doğurganlık konularında önemli bilgiler paylaştı…
Doğurganlık döneminin, yumurtalıklarda olgun yumurtaların gelişimiyle başladığını belirten Doç. Dr. Akdemir, “Düzenli adet gören çoğu kadında yumurtalık fonksiyonları normaldir; ancak endokrin hastalıklar bu düzeni bozabilir. Polikistik over sendromu, tiroit hastalıkları ve böbrek üstü bezi rahatsızlıkları, yumurtlama sorunlarına yol açabilir. Ayrıca, diyabet, obezite ve aşırı stres de doğurganlığı olumsuz etkileyebilir” dedi.
SİGARA YUMURTALIK REZERVİNİ AZALTIYOR
Yumurta sayısının yaşla birlikte azaldığına dikkat çeken Doç. Dr. Akdemir, “30 yaş sonrası bu azalma başlar, 35 yaşından sonra ise hızlanır. Sigara içmek; yumurtalık rezervini azaltır, kısırlık riskini artırır ve menopozu erkene çeker. Kötü beslenme alışkanlıkları ve toksik maddelere maruziyet de doğurganlığı olumsuz etkileyebilir. Rahim yapısındaki anormallikler, miyomlar, polipler, tüplerdeki tıkanıklıklar ve çikolata kistleri gibi faktörler de doğurganlık üzerinde önemli olumsuz etkilere sahiptir” şeklinde konuştu.
SMA VE TALASEMİ TARAMALARI ÖNEMLİ
Gebelik planlayan kadınların jinekolojik muayeneden geçmesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Akdemir, şu önerilerde bulundu: “Hormonal değerlendirme ve genetik taramaların yapılması son derece önemlidir. Talasemi ve SMA gibi hastalıklara yönelik taramalar, hem anne hem de bebek sağlığı açısından kritik rol oynar. Ayrıca, geçirilmiş pelvik enfeksiyonlar, ameliyatlar ve adet düzensizlikleri gibi faktörlerin de değerlendirilmesi önerilir. Gebelik öncesi bu muayeneler, anne adayının sağlık durumunu kontrol etmek ve olası riskleri en aza indirmek için kritik öneme sahiptir. Özellikle jinekolojik muayene, rahim ve yumurtalıkların sağlığını kontrol etmek adına gereklidir.”
KİMLER YUMURTALIKLARINI DONDURMALI?
Kimlerin önceden yumurta dondurması gerektiğini açıklayan Doç. Dr. Akdemir, “Kemoterapi veya radyoterapi görecek hastalar, çikolata kisti ya da kanser nedeniyle yumurtalık cerrahisi geçirecek kadınlar, ailesel erken menopoz riski taşıyanlar, genetik hastalık taşıyıcıları ve yumurtalık rezervi düşük olanlar için yumurta dondurma önerilir. Ayrıca, ilerleyen yaşta anne olmayı planlayan kadınların da doğurganlığını korumak için yumurta dondurma seçeneğini değerlendirmesi önemlidir” dedi.
SAĞLIKLI BESLENİN
Doğurganlığı korumak için alınması gereken önlemleri sıralayan Doç. Dr. Akdemir, şu maddeleri önerdi:
- Dengeli beslenmek ve ideal kiloya ulaşmak önemlidir.
- Folik asit içeren yeşil yapraklı sebzeler ve kuruyemişler tüketilmelidir.
- Gıdalar uzun süre pişirilmemeli, kızartmadan kaçınılmalıdır.
- Haftada 2-3 kez balık tüketilmeli, karbonhidrat alımı dengelenmeli, işlenmiş şekerden uzak durulmalıdır.
- Günlük en az 2 litre su içilmeli, çay ve kahve sınırlandırılmalıdır.
- Sigara bırakılmalı, stres azaltılmalı ve düzenli egzersiz yapılmalıdır.
- Çiftler birbirine destek olmalı, gerektiğinde psikolojik yardım almalıdır.
- Doğurganlığı korumak için yumurtalık rezervi düşmeden ileri teknikler değerlendirilmelidir.
Warning: Undefined array key "basin_ilanno" in /home/siyasimedyanet/public_html/wp-content/themes/theHaberV8/thewp/single_resmiilanlar.php on line 54