reklam
reklam
DOLAR42,0905% 0.09
EURO48,3984% -0.17
STERLIN54,9419% -0.65
FRANG52,0284% -0.06
ALTIN5.369,64% -0,96
BITCOIN102.216,01-4.183
reklam

Adli Tıp Kurumu’ndan 'Rojin Kabaiş' Açıklaması

Yayınlanma Tarihi : Google News
Adli Tıp Kurumu’ndan 'Rojin Kabaiş' Açıklaması
reklam

Adli Tıp Kurumu, 27 Eylül 2024 tarihinde kaybolan ve 15 Ekim 2024'te Van Gölü’nün Mollakasım mevkisinde cansız bedeni bulunan Rojin Kabaiş ile ilgili yürütülen adli incelemelerin tamamlandığını açıkladı.

Kurum tarafından gerçekleştirilen otopsi, biyolojik, toksikolojik ve histopatolojik analizlerin sonuçlarıyla ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Rojin Kabaiş’ten alınan örneklerde, kendisine ait DNA’nın yanı sıra sternal bölgede bir erkek DNA profili ve vajinal bölgede bir erkek DNA profili olmak üzere iki farklı DNA profiline rastlanmıştır. Ancak bu bulguların, ölüm sonrası süreçte ya da çevresel temas yoluyla kontaminasyon (bulaşma) ihtimalini göz ardı edemediği değerlendirilmiştir. Söz konusu farklı DNA’lar bulaşma nedeniyle ortaya çıktıysa, bunun nedenleri arasında;

  • Cesedin su içerisinde kalması ve sürüklenmesi,
  • Bulunduğu yerde çevresel temasa maruz kalması,
  • Olay yeri incelemesi ya da nakil sırasında temas ihtimali bulunmaktadır.

Cinsel saldırıya dair herhangi bir bulguya rastlanmadığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Vücutta darp, şiddet veya zehirlenmeye işaret eden herhangi bir tıbbi delil tespit edilmemiştir. Ölümün, kaybolduğu tarih olan 27 Eylül 2024 civarında gerçekleştiği; bu süreçte cesedin bir süre su içinde kaldığı değerlendirilmiştir. Mevcut bulgular, ölümün suda boğulma sonucu meydana geldiğini göstermektedir. Rojin Kabaiş’in kaybolma ile bulunması arasında geçen yaklaşık 18 günlük süre ve laboratuvar incelemeleri, suda boğulmanın intihar, kaza ya da başkası tarafından müdahale sonucu gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda kesin bir tıbbi değerlendirme yapılmasına olanak tanımamaktadır.

Sonuç olarak; Adli Tıp Kurumu, eldeki bulgular ışığında Rojin Kabaiş’in ölümünün suda boğulma sonucu meydana geldiğini; ancak olayın oluş şekli hakkında (intihar, kaza ya da dış etken) kesin bir kanaate varılamadığını bildirmiştir.”

reklam

YORUM YAP