AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
Siyasi fikirlerini ifade etmek, siyaseti ve demokrasiyi zehirlemekle aynı şey değildir.
Devletimizin niteliklerine ve milletimizin değerlerine yönelik saldırgan söylem ve eylemler, siyasi tartışma ya da fikir beyanı olarak kabul edilemez. Bunlar, siyaseti zehirlemek ve demokrasiye suikast girişimidir.
Ayrıca, devletimizin niteliklerini demokrasi karşıtlığı üretmek için kullananlar ve milletimizin değerlerini kardeşlik anlayışının zıttı olan bir fanatizmle istismar edenler de aynı şekilde zehirlidir.
Birbirine zıt görünseler de bu zehirli sözde siyasetlerin karşısındayız.
Tarihi olayları güçlü bir gelecek için değerlendirmek yerine, rövanş ve savaş alanı olarak görmek sağlıklı bir zihniyet oluşturmaz. Aksine, tarihi “travmatik bir siyaset”in silahı haline getirir. Bu son derece yanlıştır. “Tarih”, fanatik ideolojilerin savaş arenası değildir.
“Yalan Siyasetini Lanetliyoruz”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve İstiklal Mücadelemizin değerlerine yönelik kullanılan hakaret dolu dil kesinlikle kabul edilemez. Bu zehirli yaklaşımları ve “yalan siyaseti”ni lanetliyoruz.
Terör, tüm insanlığın düşmanıdır. Ülkemizin terörden tamamen kurtulması için yürütülen “terörsüz Türkiye” süreci, vatandaşlarımızın daha güçlü yarınlara ulaşması ve ülkemizin çevresindeki bölgenin emperyalist etkilerden kurtulması içindir.
“Terörsüz Türkiye” sürecinde, bu milli dinamiklerin destekçisi olan Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Devlet Bahçeli’ye yönelik haksız iftira ve ithamları güçlü bir şekilde kınıyoruz.
Öte yandan “terörsüz Türkiye” sürecine sabotaj yaparak terör propagandası yürütenlerin millet hayatımıza ve kardeşlik anlayışımıza müdahalesini reddediyoruz. Bu gayri meşru yaklaşımlar ile mücadelemizi sürdüreceğiz. Kahraman emniyet ve güvenlik güçlerimize “düşman” diyerek hedef alanları ve terör propagandası yapanları lanetliyoruz. Bunların “terörsüz Türkiye” sürecine yönelik suikast girişimleri beyhudedir ve cevabını siyaset ve hukuk zemininde alacaktır.
“Terörsüz Türkiye” süreci milli bir gözle yürütülen ve milletimizin değerlerine dayanan bir süreçtir. Bunun istismar edilmesine, marjinal ve faşist agenda olarak kullanılmasına asla izin vermeyeceğiz.
Siyasi hayatımız, demokrasimiz ve milletimizin bilinci, tüm gelişmeleri yerli yerine oturtacak olgunluğa ve yüksek niteliklere sahiptir. Türkiye, “ortak kader” ve “ortak gelecek” bilincine sahip evlatları sayesinde, yan yollara sapmadan ana istikametinde ilerlemektedir. Yanlış yollara başvuranlar, milletin iradesiyle ve hukukla yüzleşecektir.
Cumhurbaşkanımızın ilan ettiği Türkiye Yüzyılı hedeflerine en güçlü adımlarla ilerliyoruz. Bunun provokasyonlarla engellenmesine asla izin vermeyeceğiz. Türkiye Yüzyılı hedefleri, her bir vatandaşımızın emeğinin karşılığı olacaktır. Siyasi sağduyumuz, toplumsal basiretimiz ve kardeşlik anlayışımız, her türlü kötülük projesini alt edecektir.
Cumhurbaşkanımızın sıkça vurguladığı “TEK VATAN, TEK MİLLET, TEK DEVLET, TEK BAYRAK” ilkesi, bugünümüzün ve geleceğimizin pusulasıdır.
