reklam
reklam
DOLAR40,7959% 0.06
EURO47,7321% 0.07
STERLIN55,2255% 0.12
FRANG50,5902% 0.04
ALTIN4.387,15% 0,06
BITCOIN119.952,221.339
reklam

Antalya'daki Tarım Alanlarında Yıllık 2 Santim Çökme Yaşanıyor

Yayınlanma Tarihi : Google News
Antalya'daki Tarım Alanlarında Yıllık 2 Santim Çökme Yaşanıyor
reklam

Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Uzay Bilimleri ve Teknolojileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nusret Demir, kentteki tarım alanlarının yumuşak zemin yapısının iklim değişiklikleri ve yer altı su kullanımı nedeniyle çökme riski taşıdığını açıkladı. Yapılan araştırmalara göre, bu tarım alanlarında yılda ortalama 2 santimlik bir çökme meydana geliyor.

'Biyokütle Azalması Nedeniyle Yükseklik Kaybı'

Doç. Dr. Demir, 2020-2023 yılları arasında Antalya’nın yer hareketlerini analiz ettiklerini belirtti. “Yüksek çökme alanlarının tarım alanları olduğunu tespit ettik. Özellikle Antalya'nın kuzey bölgelerinde bu çökme 2 santim civarında” diyen Demir, ayrıca orman yangınlarının meydana geldiği yerlerde de biyokütle azalmasına bağlı yükseklik kaybı gözlemlendiğini belirtti. Ayrıca, Avrupa Uzay Ajansı’nın verileri ile iklim değişikliği konusuna da dikkat çekerek, su ve kuraklık sorunlarının kritik bir mesele olduğunu vurguladı.

Antalya Tarım Alanları

Yumuşak Zeminler ve Deprem Riski

Antalya'nın tarımsal verimliliğinin yüksek olmasının, aynı zamanda daha fazla riski de beraberinde getirdiğini ifade eden Doç. Dr. Demir, yumuşak zeminlerin deprem dalgalarını iletmeleri açısından tehlike arz ettiğini söyledi. Tarım alanlarının imara açılmasının risk taşıdığına dikkat çekerek, bu durumun ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.

'Dalgalı Denizde Gemiye Sahip Olmalıyız'

Doç. Dr. Demir, depremin dalgalı bir deniz gibi olduğunu ifade ederek, “Dalgalı bir denizde hareket edecek bir gemiye sahip olmalıyız” dedi. Binaların yapı yönetmeliklerine uygun inşa edilmesi gerektiğini belirten Demir, bu yaklaşımla depreme hazırlıklı olunabileceğinin altını çizdi. Ayrıca, Antalya'daki mevcut binaların detaylı analiz edilmesi gerektiğini de vurguladı.

İstanbul'daki Çalışmalara Dikkat!

Doç. Dr. Demir, İstanbul Teknik Üniversitesi ile işbirliği içinde yürütülen projelerde İstanbul'un Kartal ilçesi üzerine yaptıkları araştırmalardan bahsetti. 1996 yılında Türkiye'nin sismik boşluk haritalarının çıkarıldığını hatırlatan Demir, son günlerde yaşanan depremlerin bu analizleri yenileyerek gündeme getirdiğini belirtti.

'Marmara Fay Hattı'nın Kayma Hızı'

ABD'de çalışan bir jeofizik mühendisi, Marmara fayının yılda 2,5 santim kayma hızına sahip olduğunu belirtti. İstanbul'un tarihi yapıların bulunduğu bölgede yaşanan büyüme ile bu yapıların savunmasız hale geldiğini vurgulayan Doç. Dr. Demir, gelecekteki büyük depremlere karşı şehrin hazırlık durumu ve yapı stokunun güçlendirilmesi gerektiğini ifadelerine ekledi.

reklam

YORUM YAP