Resmi Gazete'de yayımlanan bir karara göre, Tokat 2. Sulh Ceza Hakimliği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun “Araçlara ait trafik ayırım işaretleri ve diğer işaretler” başlıklı 26. maddesindeki “Sürücü, aynı zamanda araç sahibi değilse, ayrıca tescil plakasına da aynı miktar için ceza tutanağı düzenlenir” düzenlemesinin Anayasa'ya aykırı olduğunu iddia ederek bu hükmün iptalini talep etti.
Başvuruda, belirtilen kuralla ilgili olarak, mevzuatta yer alan ışıklı veya sesli uyarı işareti veren cihazları, ilgili yönetmeliklere aykırı araçlara takan ve kullanan sürücünün, araç sahibi olmaması durumunda, araç sahibinin kusurunun olup olmadığına bakılmaksızın tescil plakasına ceza tutanağı düzenlenmesinin öngörüldüğü ifade edildi.
Buna ek olarak, bu durumun, araç sahibine, işlemediği bir fiil dolayısıyla yaptırım uygulanmasına yol açabileceği vurgulandı. Başvuruda, söz konusu kuralın “cezanın şahsiliği” ve “hukuk devleti” ilkeleri ile çeliştiği belirtildi.
Yüksek Mahkeme, söz konusu hükmü Anayasa'ya aykırı bulmakta ve iptal etmekte tereddüt etmedi.
AYM'nin kararında, Anayasa'nın 38. maddesinde suçun ve cezanın kanuniliği ilkesinin güvence altına alındığı, bu kapsamda hangi fiillerin yasak olduğunun ve bu yasak fiillere verilecek cezaların kanunda açıkça belirtilmesi gerektiği ifade edildi.
Ayrıca, ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesinin, bir kişinin yalnızca kendi kusurlu eyleminden sorumlu tutulabileceğini ve başkasının eyleminden dolayı sorumlu tutulamayacağını garanti ettiği belirtildi.
Yüksek Mahkeme'nin kararına göre, hukuka aykırı bir eylemde bulunulması için Anayasa'nın öngördüğü şekilde, bu eylemin kanunda belirtilmiş olması ve o kişi tarafından gerçekleştirildiğinin kanıtlanması gerektiği ifade edildi.
