MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkgün Gazetesi'ne verdiği röportajda şu ifadeleri kullandı:
“(Terörsüz Türkiye hedefi) 'Terörsüz Türkiye' milli ve tarihi bir hedeftir. 'Terörsüz Türkiye' hedefi, Cumhuriyet tarihinin en müessir adım ve atılımıdır. Gelinen bu aşamada söz konusu hedefle ilgili hiçbir taviz verilmesi asla söz konusu değildir. Ok yaydan çıkmıştır. Gemiler yakılmıştır. Kararlılığımız kesintisiz ve tartışılmazdır. Samimiyiz, sonuç odaklıyız. Diktiğimiz barış fidelerinin meyvelerini birlikte toplayacağız. Türkiye'miz, hiç olmadığı kadar güvenli ve umut dolu bir seviyededir. Tarihi bir fırsat eşiği önümüzde bulunmaktadır. Bölücü terör kaynaklı makus talih günbegün değişmektedir. Bunun neticelerine yakın vadede şahit olacağız. Kapımızı çalan fırsatlar kaçırılmayacak kadar önemlidir.
İMRALI’YA SADAKAT
(KCK Eşbaşkanı Bese Hozat'ın ifadeleri) Söz konusu terör örgütü mensubu, silahlarını bırakan PKK'lı grubun en ön safındaydı. Milletvekili heyetinin İmralı'ya gidişinin üzerinden çok geçmeden bu teröristin açıklaması kamuoyuna yansıdı. Bu kapsamda dile getirilen iddialar olgunluktan ve yapıcılıktan son derece uzaktır. Ayrıca, İmralı çağrısıyla zıt bir durumu temsil etmektedir. İmralı'ya bağlılık esas olmalıdır. Tersini düşünmek dahi mümkün değildir. Bölücü terör örgütünün tüm bileşenlerini kapsayan müspet açıklamanın zıddına KCK Eşbaşkanı unvanı kullanılmaktadır. Bu, yanlıştır; kötü niyet taşımaktadır ve ülkemizde karanlık emelleri olan siyonist-emperyalist yapılara alenen hizmet etmektedir. Hatta bu durum, 'Terörsüz Türkiye' atılımlarını engellemek için plan yapan odaklara alet olma anlamı taşımaktadır.
AF VAAT EDEN YOK
Bu basit sözlere bakar mısınız? Hiç kimse hiçbir suç işlememiş. Bu nedenle de af da istemiyorlar. Hatta, af vaat eden kimse yok; gerçekleşen suçlar, tarih ve toplumsal vicdan önünde açık ve nettir. Bayramlık ağzımızı açtırmasınlar, herkes haddini ve sınırlarını bilsin. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu tür ucuz ve ilkel yaklaşımlara kulak asmaz.
ZAMAN AYARLI SABOTAJ
Doğru bir istikamette ilerleyen kervanımızı engellemeye çalışanların provokasyonları boşa düşecektir. Hevesleri kursaklarında kalacaktır. (Bese Hozat konuşturuldu mu?) Öyle olmasa, adım adım ilerleyen; uyumlu, karşılıklı saygı ve nezaket ile ilerleyen 'Terörsüz Türkiye' hedefini sekteye uğratmayı gündeme getiren zaman ayarlı sabotaj niteliğinde ifadeler neden ortaya çıksın? Bir yanda faal olan terör örgütünün bazı radikal elemanlarının çarpıtmaları, diğer yanda sözde milliyetçi, kimler için hizmet ettikleri belirsiz çevrelerin ezberleri aynı potada birleşmiştir. Ne kadar tuhaf, bir o kadar düşündürücü.
DARBE TEPKİSİ: HEPSİ FASO FİSO
(Başarısızlıkta darbe mekaniği devreye girer yorumu) Bu sözlerdeki darbe mekaniği tam olarak anlaşılır değil. Türkiye’de darbeler döneminin kapısı açılmamak üzere kilitlenmiştir. 'Terörsüz Türkiye' hedefi geriye döner, patinaja başlarsa, sonuçlar herkes için oldukça ağır olabilir. Kim ki, 'Terörsüz Türkiye'yi yaralar ve yıkarsa, bunun vebalini üstlenmekten kurtulamaz. Şahsımla ilgili olarak da 'Terörsüz Türkiye başarılı olmazsa, MHP içinden darbe yapılacakmış' ifadesi geçiyor. Demokrasi aşığı Milliyetçi-Ülkücü Hareket’ten nasıl darbeci çıkar, gülümseyerek düşündüm. Hasılıkelam, bunların hepsi boş, fuzuli ve bayat söz oyunlarıdır.”
BARZANİ YORUMU: ŞOVA DÖNDÜ
(Mesut Barzani'nin Cizre'de katıldığı sempozyum ve peşmerge korumaları) Sempozyumda Barzani’nin ağırlanması ülkemizin alicenaplığının ve misafirperverliğinin göstergesidir. Ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik hakları maalesef ihlal edilmiştir. Sempozyum önünde yapılan ve adeta bir şova dönüşen asılsız övgü yağmurları ve abartılı iltifatlar ile vatan topraklarımızda yabancı askerlerin uzun namlulu silahlarla dolaşmaları tek kelimeyle bir rezalettir. Türkiye Cumhuriyeti’nin onuruna, prestijine, tarihi itibarı ve egemenliğine kasıtlı olarak bir saldırı olarak değerlendirilmelidir. Topraklarımız üzerinde kuşku yaratacak herhangi bir davranışa ve potansiyel müdahaleye izin vermeyeceğiz.”
