Bakan Göktaş: ‘Şiddete sıfır tolerans’ ilkemizdir

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, gerçekleştirdiği konuşmada, Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezlerinin (KASAUM) akademik birikimi ile saha deneyimini bir araya getirerek kadınların güçlenmesine önemli katkılar sağlayan merkezler olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Türkiye’de son 23 yılda hayatına en fazla dokunduğumuz kesimlerin başında kadınlar vardır. Geriye dönüp baktığımızda gurur duyduğumuz mücadelelerimizden biri, kadınların hak ve hürriyetlerini geliştirme yolunda verdiğimiz kararlı ve çetin mücadeledir.” şeklindeki ifadelerine göndermede bulunan Bakan Göktaş, şöyle devam etti:

“Bu ifade, aslında hepimizin ortak bir inancını yansıtıyor. Kadınların hayatın her alanında güçlenmesi, toplumsal refahın ve adaletin yükselmesi anlamına geliyor. Yapılan araştırmalar, kadınların iş hayatına eşit katılımının ülke ekonomilerine önemli katkılar sağladığını göstermektedir. Kadının güçlenmesi elbette ekonomik boyutla sınırlı değildir. Eğitimde fırsat eşitliği sağlamak, kız çocuklarımızın kaliteli eğitime erişimini güvence altına almak en temel önceliklerimizdendir. Çünkü kadınların bilgiyle donanması, hem kendi hayatlarında hem de toplumsal bilinçte dönüşümü beraberinde getiriyor. Bu nedenle 2025’i ‘Aile Yılı’ olarak ilan ettik.”

Göktaş, kadınlarla ilgili çalışmaları kapsamlı stratejik belgeler ve eylem planlarıyla yürüttüklerini ifade etti.

Geçen 8 Mart’ta Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile hayata geçirdikleri “Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planı”nın kadınların birçok alanda güçlenmesini hedefleyen bütüncül bir yaklaşımla hazırlandığını vurgulayan Göktaş, “Bu belge, kamu kurumlarından sivil toplum kuruluşlarına, üniversitelerden yerel yönetimlere kadar tüm paydaşların sorumluluklarını da ortaya koymaktadır. Oluşturduğumuz Kadının Güçlenmesi Koordinasyon Kurulları ile eylem planımızın hem merkezi hem de yerel düzeyde etkin ve koordineli bir şekilde uygulanmasını amaçlıyoruz.” dedi.

Bakan Göktaş, “V. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı” için hazırlık çalışmalarına başladıklarını vurgulayarak, 25 Kasım’da yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile şiddetle mücadeleyi en üst düzeyde devlet politikası olarak hayata geçirdiklerini söyledi.

“6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” ile bu mücadelede dünyada eşi benzeri az bulunan hukuki düzenlemeye sahip olduklarını belirten Göktaş, şunları kaydetti:

“İhtisaslaşmış kurumsal mekanizmalarımızla koruyucu ve önleyici hizmetlerle erken müdahalelerde bulunabiliyoruz. Şiddet döngüsünü kırmak için şiddet faillerinin sağlıklı ve şiddetsiz davranışlar geliştirmelerine yönelik programlar yürütüyoruz. Çalışmaları devam eden ‘Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması’nın tüm paydaşların yararlanabileceği önemli bir başvuru kaynağı olacağına inanıyoruz. ‘Şiddete sıfır tolerans’ ilkemiz doğrultusunda yeni stratejilerle yola devam edeceğiz. Bu mücadeleye siyaset üstü anlayışla bakıyoruz ve insan hakları temelli bir yaklaşımla ele alıyoruz.”

Göktaş, tüm bu stratejik politikalar ve hizmetlerin devletin kadın hakları konusundaki kararlılığının bir göstergesi olduğunu belirtti. “Tabii bu çalışmalarımızın yanı sıra sahada kadınların hayatına dokunan pek çok sosyal ve ekonomik destek projesi de yürütüyoruz. Aile Destek Merkezlerimiz olan ADEM’lerde mesleki kurslar, psikososyal destek ve hukuki danışmanlık hizmetleri sunarak kadınların hayata daha güçlü katılmasını sağlıyoruz.” dedi.

Özellikle kız çocuklarının eğitime devamını teşvik ettiklerini ifade eden Göktaş, 1248 yeni kadın kooperatifi kurulmasını sağlayarak kadınlara hem gelir hem de girişimcilik alanında fırsatlar sunduklarını vurguladı.

“KIZ ÖĞRENCİLERİMİZİN STEM ALANLARINA YÖNELMESİNİ TEŞVİK EDİYORUZ”

Bakan Göktaş, Milli Teknoloji Hamlesi’nin kadınların aktif katılımıyla başarıya ulaşacağına inandıklarını belirterek, “Bu doğrultuda kız öğrencilerimizin STEM alanlarına yönelmesini teşvik ediyoruz. ‘Türkiye’nin Mühendis Kızları’ Projesi ile mentörlük, burs ve staj imkanları sunuyoruz. Özel sektörle işbirlikleri kurarak kadın girişimcilerin ürünlerini piyasaya ulaştırmalarına destek oluyoruz. Yapay zeka, temiz enerji gibi alanlarda kadın girişimci sayısını artırmak için özel eğitim programları yürütüyoruz. Tüm bu çalışmalarımızla cesur, risk alan ve özgüvenli kadın girişimcilerin başarılarını görünür kılıyoruz.” dedi.

Kadın politikalarını oluştururken bilgi çağında oldukları gerçeğinden hareket ettiklerini dile getiren Göktaş, şunları söyledi:

“Siz kıymetli hocalarımızı rehber edinerek bilimsel verilerle desteklenmiş, sahadan gelen ihtiyaçlarla şekillenmiş, sürdürülebilir ve etkili adımlar atıyoruz. İşte bu konferans kapsamında gerçekleştireceğimiz grup çalışmalarında da KASAUM’ların kurumsal kapasitesini güçlendirmek, YÖK-Bakanlık işbirliğinde kadınlara yönelik yeni projeler geliştirmek, kadınların iş gücüne daha güçlü katılımını sağlamak ve beceri temelli güçlenmelerini desteklemek, kadınların karar alma mekanizmalarındaki temsilini artırmak, kadına yönelik şiddetle mücadelede kurumsal kapasiteyi artırmak ve toplumsal katılımı güçlendirmek ve elbette dijitalleşme ve yapay zeka çağında kadın politikalarının dönüşümünü planlamak gibi kritik konuları derinlemesine ele alacağız.”

Göktaş, buradan çıkacak her fikrin kadınların daha güçlü, daha eşit ve daha etkin bireyler olarak topluma katılımını sağlayacak vizyonun bir parçası olduğunu ekledi.

Bakan Göktaş, konuşmaların ardından katılımcılarla fotoğraf çektirdi.