

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Londra'da iki gün süren temasları çerçevesinde reel sektör ve finans sektörü yatırımcılarıyla bir araya geldi. Yoğun katılımla gerçekleştirilen bu toplantılarda, ekonomi programındaki güncellemeler ve Türkiye'nin yapısal dönüşüm vizyonu detaylı bir şekilde ele alındı. Şimşek, burada yaptığı açıklamada, “Kur korumalı mevduattan çıkış süreci büyük ölçüde tamamlanmış durumda. Mayıs ayı başından itibaren artış gösteren rezervlerle birlikte rezerv yeterliliği sağlanmış ve Türk lirasındaki oynaklık önemli ölçüde azalmıştır.” ifadelerini kullandı.
DEZENFLASYON SÜRECİ DEVAM EDİYOR
Şimşek, verdiği mesajlarda, uygulanan ekonomi programının son dönemde yaşanan şoklara karşı dayanıklılığını ispatladığını belirterek, “Enflasyonda düşüş eğilimi devam ediyor. Enflasyonun yıl sonunda Merkez Bankası'nın öngördüğü tahmin aralığında kalması bekleniyor. Cari açık sürdürülebilir seviyelere çekildi; dış borcun milli gelire oranı ve brüt dış finansman ihtiyacı azaldı.” dedi.
Kamu harcamalarında disiplinin korunduğunu vurgulayan Şimşek, “Gelir performansının Orta Vadeli Program'da belirlenen hedefin biraz altında gerçekleşme ihtimali bulunsa da dezenflasyon süreci sürmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, reel sektörün dirençli yapısını koruduğunu ve sektörel gelişmelerin dikkatle izlendiğini belirterek, yapısal dönüşüm kapsamında aktif sanayi politikalarının yanı sıra yeşil ve dijital dönüşüme yönelik politikaların devam edeceğini açıkladı.
KIRILGANLIKLAR AZALDI
Yatırımcılara yönelik değerlendirmesinde, ekonomideki kırılganlıkların azaldığını ve makro-finansal istikrarın güçlendiğine dikkat çeken Şimşek, “Kur korumalı mevduattan çıkış süreci büyük ölçüde tamamlanmış durumda. Mayıs ayı başından itibaren artış gösteren rezervlerle birlikte rezerv yeterliliği sağlanmış ve Türk lirasındaki oynaklık önemli ölçüde azalmıştır.” dedi.
Bakan Şimşek, “Terörsüz Türkiye” sürecine ilişkin de bilgi verdiği görüşmelerde, “Bu süreç sadece güvenliği değil, aynı zamanda bölgesel entegrasyon ve ekonomik kalkınma açısından da fırsatlar sunmaktadır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri, Türkiye'nin yeni büyüme motorları olma potansiyeline sahiptir.” şeklinde konuştu.
Türkiye'nin büyüme potansiyeli güçlü bir ekonomi olduğuna dikkat çeken Şimşek, şunları ekledi:
“Kişi başına gelire oranla, imalat sanayisindeki yüksek katma değerimizle pek çok ülkenin ilerisindeyiz. Hem imalat hem de hizmetler sektöründe bölgemizin ana üretim üssü konumundayız. Gelişmiş fiziki altyapımız, genç ve dinamik nüfusumuz ile güçlü bölgesel entegrasyon yeteneğimiz, Türkiye'yi doğrudan yabancı yatırımlar açısından son derece cazip kılmaktadır.”
Bakan Şimşek, Londra'daki temasları kapsamında ayrıca İngiltere'de faaliyet gösteren Türk şirketlerinin yöneticileriyle bir araya geldi.