Bakan Şimşek'ten Küreselleşme Vurgusu: Bir Milyar Kişi Yoksulluktan Kurtuldu

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, düzenlenen panelde yaptığı konuşmada, “Küreselleşme, dünya genelindeki büyümenin en önemli motorlarından biri haline geldi. 1990 yılından bu yana küresel ticaret hacmi neredeyse altı kat artarak, bir milyar insanın yoksulluktan kurtulmasına olanak sağladı. Bu sebeple ülkeler, dışa açılmayı öncelikli hedef olarak belirlediler. Türkiye olarak biz de dışa açık kalmayı sürdürmekteyiz. Bölgesel ve küresel entegrasyonun öneminin bilincindeyiz; faydalarını da gözlemliyoruz.” dedi.

Bakan Şimşek, küreselleşmenin sağladığı avantajlara rağmen bazı alanlarda risklerin azaltılması gerektiğine dikkat çekerek, “Enerjide arz güvenliği, küresel pandeminin neticesinde ortaya çıkan sağlık ve biyoteknoloji hususları ile yapay zeka gibi alanlarda iş birliğini sürdürmenin yanı sıra, kendi yeteneklerimizi geliştirmeyi de önemsiyoruz. Veri gizliliği ve siber güvenlik gibi kritik meselelerin üstesinden gelmek için kendi yetkinliklerimizi inşa etmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Şimşek, genel olarak küreselleşmenin faydalarına inandığına fakat onun yol açtığı dengesizliklerle başa çıkmak zorunda olduklarını belirterek, “Bu noktada toplumsal ve siyasal tepkiler kritik bir rol oynuyor. Eğer küreselleşmenin olumsuz etkilerini etkili politikalarla azaltabilirsek, toplumdaki tepkileri de minimize etmemiz mümkün.” değerlendirmesinde bulundu.

“Gümrük Vergileri Uzun Vadede Ekonomilere Fayda Sağlamaz”

Korumacılıkla ilgili bir soruya yanıt veren Bakan Şimşek, “Gümrük vergileri bir tür korumacılığı temsil etmekte ve uzun vadede ekonomilere fayda sağlamaz. Ancak bu vergileri uygulayan ülkelerin duyarlılıklarını anlayabiliyorum. Son otuz, kırk yılda özellikle Asya ülkeleri ile gelişmekte olan ülkelerin yükselişi, sanayileşmiş Batı'da imalat sektöründe iş kayıplarına neden oldu. Bu durum, anlaşılır bir tepki doğurdu. Ancak bu dengesizlikler başka yollarla yönetilebilirdi; maalesef politik tepkiler zamanında gelmedi. Sonuç olarak, mevcut siyasi atmosfer sosyal ve ekonomik hoşnutsuzluklarla şekillendi. Küresel büyümenin temelini oluşturan ticaret duraksarsa, dünya ekonomisinin bile yüzde 3'lük büyümeyi sürdüremeyeceği bir gerçek.” dedi.

Yapay zeka konusundaki bir soruyu Şimşek, “Bu alan şu anda büyük ölçüde Batı ekosistemiyle entegre durumda. Biz de bu dönüşümü dikkatlice yönetiyoruz. Bazı alanlarda stratejik özerklik şart. Bu nedenle, düşük yörüngeli uydularla Starlink benzeri çevremizi inşa ediyoruz. Fiber altyapımı güçlendirme çalışmalarına yoğunlaşmış durumdayız, ayrıca 5G+ hazırlıklarımız devam ediyor. Enerji talebini karşılamak amacıyla nükleer santraller inşa etmekteyiz. Bu alandaki insan kaynağımız oldukça güçlü; her yıl yaklaşık 940 bin üniversite mezunu vermekteyiz ve giderek daha fazla gencimiz bu alanlara yönelmektedir.” şeklinde yanıtladı.

“Uluslararası Teknoloji Devlerini Ülkemize Çekmeye Çalışıyoruz”

Bakan Şimşek, dijital düzenlemelerle ilgili temkinli yaklaştıklarını belirterek, “Avrupa Birliği'nin Dijital Pazar Yasası'na katılmadık çünkü önce neyin işe yaradığını görmek istiyoruz. Bu alanın verimlilik üzerinde oldukça büyük etkileri olabileceğine inanıyoruz. Dolayısıyla uluslararası teknoloji devlerini ülkemize çekmeye gayret ediyoruz. Ancak verinin yerel olarak tutulmasını öngören 'güvenilir bulut' düzenlemeleri, bazı yatırımcıların önünde engel teşkil ettiğini söylüyor.” ifadelerini kullandı.

Bakan Şimşek, serbest ticaret anlaşmalarının korumacılığa karşı önemli bir zırh vazifesi gördüğünü ifade ederek, “Birleşik Krallık ile neredeyse anlaşmayı tamamladık. Avrupa Birliği ile ise Gümrük Birliği'nin güncellenmesi üzerinde çalışıyoruz. Gümrük Birliği'nin kapsamını kamu alımları, hizmetler ve tarımı da kapsayacak şekilde genişletmek istiyoruz.” şeklinde sözlerini tamamladı.