

İstanbul Valiliği, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği ve Fatih Belediyesi'nin ortak düzenlediği 'Ben Okuyorum, İstanbul Okuyor' temasıyla başlayan 'Dil ve Edebiyat Derneği Medeniyet Okumaları' 2025-2026 dönemi açılış programı, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in katılımıyla gerçekleştirildi. Fatih Sultan Mehmet Kültür Merkezi’nde yapılan etkinliğe Bakan Tekin ile birlikte İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, Fatih Kaymakamı Cafer Sarılı, Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Genel Başkanı Ekrem Erdem, öğretmenler ve öğrenciler de katıldı. Programdan önce Bakan Tekin ve beraberindekiler, farklı ülkelerden gelen Fatih Sultan Mehmet Uluslararası Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde eğitim gören öğrencilerin stantlarını ziyaret ederek onlarla sohbet etti ve hatıra fotoğrafları çektirdi. 'Medeniyet Okumaları' projesine dahil olan öğrencilerden Sultangazi Cumhuriyet Anadolu Lisesi öğrencisi Duru Duman, konuşma yaptı.
'BİZE DÜŞEN BU MARKAYI İLERİYE TAŞIYACAK GAYRETİ SARF ETMEK'
Programda bir konuşma yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Balkanlar'da yaşanan bir sorun var. Bazı Balkan ülkeleri imam hatip okullarını sadece din adamı yetiştiren okullar olarak görüyor ve denkliklere dair müzakerelerde 'Biz orayı din eğitimi veren bir okul olarak algılıyoruz.' demekteler. İslam dünyasına gittiğimizde, 'Biz, imam hatip okullarımızda hem pozitif bilimler hem de İslam bilimlerinin eğitimini aynı anda veriyoruz.' dediğimizde bu da onlarda şaşkınlık yaratıyor. Burada anlatmaya çalıştığım, Türkiye Cumhuriyeti devletinin geliştirdiği bir modeldir. Biz hem dini eğitimi hem de pozitif bilimleri bir arada verebilen bir sistem ürettik. Bu modeli uluslararası bir marka haline taşımak zorundayız. Taşındığı takdirde faydalı olacaktır. Bugün burada dünyanın farklı ülkelerinden gelen gençlerin heyecanlarını görmek, bu konuyu bir kez daha dile getirmenin önemli olduğunu düşündürdü. İmam hatip okulları modeli gerçekten uluslararası alanda bir marka haline gelmeye aday ve böyle olması gerekiyor. Bu süreçte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bize düşen de bu markayı ileriye taşıyacak çabayı göstermek” ifadelerini kullandı.
'EĞİTİM TEKNOLOJİLERİNİN KULLANIMI AÇISINDAN DÜNYA ORTALAMALARININ ÜSTÜNE ÇIKTIK'
Bakan Tekin, “Şu anda derslik başına düşen öğrenci sayısı, öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ve eğitimde eğitim teknolojilerinin kullanımı açısından dünya ortalamalarının üstüne çıkmış durumdayız. Bu, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan sayesinde gerçekleştirildi. Akademik başarı ile ilgili yapılan sınavlar; PISA ve TIMSS olarak bilinen uluslararası değerlendirme sınavlarıdır. Geçtiğimiz yıl açıklanan TIMSS sonuçları itibarıyla matematik ve fen bilimleri derslerinde dört ve sekizinci sınıflarda Türkiye, Avrupa'nın en başarılı ülkesi konumundadır. Her iki sınıf düzeyinde ve her iki ders bakımından OECD ülkeleri arasında ilk beşteyiz” dedi.
MEDENİYET OKUMALARI, KURGULAMAYA ÇALIŞTIĞIMIZ SÜRECİN ÖNEMLİ BİR TAMAMLAYICI UNSURU
Bakan Tekin, “Okuryazarlık becerileri ile ilgili uluslararası raporlar ile gözlemlerimiz ve toplumdaki eleştiriler bizi Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli çerçevesinde yeni okuryazarlık alanlarına yönlendirdi. Bu kapsamda 9 farklı okuryazarlık tanımı yaparak, eğitim sürecimize entegre ettik. Bilgi okuryazarlığı, dijital okuryazarlık, finansal okuryazarlık, görsel okuryazarlık, vatandaşlık okuryazarlığı, kültür okuryazarlığı, veri okuryazarlığı, sürdürülebilirlik okuryazarlığı ve sanat okuryazarlığı gibi tanımlamalar ile özellikle çocuklarımızın Türkçeyi düzgün bir şekilde kullanmalarını sağlamak ve okuryazarlık becerilerine katkıda bulunmak için Medeniyet Okumaları başlığında yeni bir projeyi bu yıl başlatıyoruz. Bu başlık, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile geliştirmeye çalıştığımız sürecin önemli bir unsuru olacaktır.” şeklinde konuştu.



