

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası programında 2025-2026 eğitim yılına dair değerlendirmelerde bulundu. Eğitimdeki yenilikler, kıyafet düzenlemeleri, zorunlu bağış konuları, 12 yıllık zorunlu eğitim meselesi, öğretmen atamaları ve özel okullara ilişkin yeni kararlar gündemdeydi. Tekin, 12 yıllık zorunlu eğitimin kısalabileceğini ve lise mezuniyetinin geçmişte olduğu gibi 11 yıl sürebileceğini belirtti. İşte Bakan Tekin’in açıklamalarının öne çıkan noktaları:
4+4+4 Sistemi Değişir Mi?
“2011 yılında hayata geçirilen 4+4+4 modelinde 12 yıllık zorunlu eğitim uygulaması bulunuyor. Vatandaşlar, ‘Neden şimdi değişiklik yapılacak?’ diye sorabilir. 28 Şubat sürecinde meslek lisesi ve imam hatip okullarının önünü kesmek amacıyla 8 yıllık zorunlu eğitim uygulamasına geçilmişti ki bu da bir dayatmaydı. Zorunlu eğitimi 8 yıldan 4+4 şeklinde ikiye bölme kararı, doğru bir adım olarak değerlendirildi. Türkiye’de okullaşma oranları oldukça düşüktü. 2002 sonrasında önceki dönemdeki derslik sayısının kat kat fazlası inşa edildi ve öğretmen alımı gerçekleştirildi. Böylece Türkiye, uluslararası ortalamaların üzerine çıktı. Bu yasakçı uygulamaları kaldırdıktan sonra, artık kamuoyunun eleştirilerini ortadan kaldıracak iyileştirmeleri yapmak zorundayız. Şu an 12 yıllık zorunlu eğitim süresinin azaltılması yönünde geniş bir kamuoyu var. Bu düzenlemenin TBMM inisiyatifine bağlı olduğunu unutmadan, yasa yapıcılara öneride bulunmadan önce kabine olarak bir karar almamız gerekiyor. O kararı aldığımızda kamuoyu ile paylaşacağız.”
Kılık Kıyafet Yönetmeliği
“Bu yıl, okul kıyafetleri konusunda önemli değişiklikler yapılacak. Serbest kıyafet düzenlemesinin yapıldığı dönemde öğretmenlerimiz bile kıyafet serbestisine sahip değildi; inançları gereği başörtüsü takmak isteyenler için bu yasaktı. Bu dönemde bu düzenleme gerekliydi. Ancak serbest kıyafetten kaynaklanan bazı sorunlar ortaya çıktı. Okul kimliğinin oluşmaması ve öğrenciler arasında marka temelli ayrımcılıkla ilgili pedagojik sıkıntılarla karşılaştık. Bu tür olumsuzlukları ortadan kaldırmaya çalışacağız.”
Kayitta Zorunlu Bağış
“Tüm gençlerimizin ve çocuklarımızın okullara kayıtlarını zaten otomatik olarak gerçekleştiriyoruz. Eğer bir veli ‘Çocuğumun kaydı için benden ücret talep ediliyor’ diyorsa burada bir eksiklik veya yanlış anlama söz konusu. Kayıt için kimseye ilave bir inisiyatif tanımıyoruz. Burada iki yanlış var. Bunlardan biri veliden kaynaklanıyor. Veli, çocuğunu bizim tanımladığımız okula değil, başka bir okula göndermek istiyor ki bu yasaya aykırı. Buna kesinlikle izin vermiyoruz. Her okulun öğrenci kapasitesine göre planlama ve yatırım yapıyoruz. Ayrıca, bazı okullarda çocuklara gezi veya halı saha etkinliği gibi ekstralar sunulması isteniyor. Okul aile birlikleri bu tür hizmetler sunmak istediklerinde, zorunlu bağış alınmasını talep edemeyiz. Böyle bir durum yaşanırsa, gerekli inceleme ve denetim süreçlerini başlatırız.”
Özel Okullara Düzenleme
“Özel okul kaydı yaptırmak bir tercihtir. 'Devlet eğitimi paralı hale getiriyor' söylemi doğru değil. Ülkemizde yaklaşık 12 bin özel okul bulunuyor, bunların arasında çok az sayıda okulumuz aşırı fiyatlar talep ediyor. Yeni yayımlanan yönetmelik ile iki önemli konu yürürlüğe girecek. Özel okullar genelde her takvim yılının başında erken kayıt yapıyor ve bir önceki yılın enflasyonunu baz alıyorlardı; bu normal bir durumdu. Ancak eylülde okula başlayan çocukların enflasyonundaki düşüş nedeniyle yüksek fiyat artışları yaşanıyordu. Artık enflasyonun esas alınacağı tarih değiştirildi. Okullar, kaydettikleri dönemin enflasyon verilerini dikkate alacak. Böylece daha uygun bir ekonomik artış olacak. Ayrıca, ders kitaplarımızın özel okullarda kullanılması konusunda ısrarcıyız. Tüm kademelerdeki geçiş sınavlarında bizim kitaplarımızdan sorular soruluyor ve bu kitaplar tüm özel okullara ücretsiz dağıtılırken, velilerden ilave kitap parası talep edilmesini anlamakta zorlanıyoruz. Bu noktada özel okullara yönelik denetim ve yaptırımlar uygulanacak.”
Öğretmen Atamaları
“Öğretmenlerimizin yüzde 81'i AK Parti iktidarı döneminde atandı ve öğretmen ihtiyacı azaldı. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısında örnek gösterilen ülkelerden biriyiz. Artık eskisi gibi 40-50 binli öğretmen atamaları mümkün değil. Umut tacirliği yapmak istemem, o miktarda atama yapacak bir Türkiye mevcut değil. Bu yıl ilk kez Akademiye Giriş Sınavı uygulandı, son kez de KPSS ile öğretmen istihdamı yapıldı. YÖK bünyesinde öğretmen yetiştirme konusunda ilgili bir komisyon var. Her yıl YÖK Başkanımızla öğretmenlik için kaynak olacak fakültelerin kontenjanları üzerinde konuşuyoruz. Bu yıl da kontenjanların azaldığını gözlemlediniz. Akademik çalışmaları da YÖK ile koordineli olarak yürüteceğiz.”
Okul Servisleri
“Sorumluluğumuzda olmayan konulardan biri de servislerdir. Muhalefet belediyeleri sınırları içinde servis hizmetlerine enflasyon üzerinde zam yapıldı. Bunun da denetimi bizdeymiş gibi bir algı yaratılıyor, oysa bu yetki büyükşehir belediyelerindedir.”
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni eğitim öğretim yılına dair önemli değerlendirmelerde bulundu.