

Dün Meclis’te gazetecilerin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, önemli açıklamalarda bulundu. “İmralı’nın bir çağrısı oldu. Bu çağrıya henüz cevap verilmiş değil. Tüm kesimlerin, özellikle sorumluluk makamındaki kişilerin bu sürece zarar vermemesi gerekir. ‘Top iktidarda demek’ ne demek? Burada top oynamıyoruz, ciddi bir mesele var. İmralı’nın çağrısı açık, terörist başının terör örgütüne yönelik ifadeleri ortada. Terör örgütünün bir an önce kendini feshetmesi ve silahları bırakmasına yönelik bir çağrı, şu anda beklenilen bu. Tüm odaklanılan nokta da terör örgütünün kendini feshetmesidir.”
PAZARLIK SÖZ KONUSU DEĞİL
DEM Parti Grup Başkanvekillerinin talepleri arasında cezaevindeki hükümlülerin şartları, Cezaevi Gözlem Kurulları’nın kararları, iyi hal şartları, hasta hükümlü ve tutukluların sağlık durumları ile infaz ertelemeleri gibi konular yer aldı. Ayrıca COVID düzenlemesinden örgütlü suçların da yararlanabilmesine dair talepler de gündeme geldi. Tunç, “Burada bir pazarlık veya müzakere söz konusu değildir. Bir al-ver süreci asla olamaz. İnfaz düzenlemesi ile ilgili kamuoyunda bazı yanlış anlamalar mevcut. Kasten işlenen suçlar bakımından 1.5 yılın altındaki suçlarda konutta infaz mümkündür. Dolayısıyla 2 yılın altındaki suçlar bakımından koşullu salıverme ve denetimli serbestlik uygulanabildiği için pratikte bir uygulama imkanı yok. Bu eşiği biraz daha artırarak genel bir uygulama, kişilere özel bir uygulama söz konusu değildir.” dedi.
DEM PARTİ: AMACIMIZ BARIŞ
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan ise, sosyal medya üzerinden Bakan Tunç’a hitaben yaptığı paylaşımda, “Sayın Bakan, amacımız barış, adalet ve demokrasinin sağlanması. Hepimiz bu konuda sorumluluk üstlenmeliyiz. Hukuk, demokrasi ve adalet kelime oyunlarıyla sağlanamaz. Tarihsel bir sorunun çözümü ciddiyet gerektirir. Bakanlığınızı bu tarihsel sorumluluğu üstlenen bir dil ve yaklaşım kullanmaya davet ediyoruz. Siz lütfen görevinizi yapın” ifadelerini kullandı.