reklam
reklam
DOLAR39,7545% 0.4
EURO46,1316% 0.24
STERLIN54,0725% 0.27
FRANG49,2500% 0.16
ALTIN4.243,70% 0,32
BITCOIN107.080,911.908
reklam

Bu Yüzük Aşağı Doğru Bakıyorsa Savaş Çıkıyordu! Sivas'ta Üretiliyor

Yayınlanma Tarihi : Google News
Bu Yüzük Aşağı Doğru Bakıyorsa Savaş Çıkıyordu! Sivas'ta Üretiliyor
reklam

Türk okçuluğunun kültürel miras öğelerinden biri olan Zihgir Yüzüğü, yüzyıllardır başparmak çekimi yapan Türk savaşçılarının kullandığı özel bir ekipman olarak bilinmektedir. Zihgir; kaşık, dil ve eşik adını taşıyan üç bölümden oluşur. Kirişin parmakla temasını engelleyerek, atışın daha güçlü ve isabetli olmasını sağlayan bu yüzük, günümüzde hem işlevsel hem de kültürel bir değer taşımaktadır.

Zihgir ustası ve geleneksel Türk okçuluğu ile ilgilenen Ahmet Samet Günaydın, zihgir yapımında genellikle manda boynuzu gibi dayanıklı ve işlenebilir malzemeler kullandığını ifade ediyor. Günaydın, “Zihgir yüzüğü, ağaç, kemik, boynuz gibi doğal malzemelerin yanı sıra sentetik malzemelerden de üretilebiliyor. Genel olarak okçular bu ürünü tercih ediyor, ancak aksesuar olarak kullananlar da mevcut.” dedi.
3 Parçadan Oluşuyor

Zihgir'in ağaç, kemik ve boynuz gibi birçok malzemeden üretilebileceğini belirten Ahmet Samet Günaydın, “Zihgir Yüzüğü, Türklerin ok ve yay kullanımında kirişle parmağı arasındaki teması kesmek için kullanılan bir yüzük türüdür. Zihgir üç parçadan oluşur; üst kısmı kaşık, deri kısımları dil ve kirişe temas eden kısmı ise eşik olarak adlandırılır. Tarih boyunca Türkler başparmak çekimi yaptığı için zihgirin tarihi milattan öncesine kadar uzanıyor. Manda boynuzu, dayanıklı ve işlemesi kolay bir malzeme olduğundan geçmişte tercih edilmiştir. Zihgir Yüzüğü her türlü malzemeden üretilebilecek bir üründür. Ağaç türevleri, kemik türevleri, boynuz türevleri ve sentetik malzemelerle üretim yapıyoruz. Genellikle okçular bu ürünü talep ediyor, aksesuar olarak kullanmak isteyenler de bize başvuruyor.” şeklinde konuştu.
Fatih Sultan Mehmet Bu Yüzükle Diplomatiktik Mesajlar Verdi

Zihgir Yüzüğü'nün tarih boyunca diplomatik anlamlar da taşıdığını ifade eden Günaydın, “Kemal Keş Mustafa Efendi'nin Süleymaniye Kütüphanesi'nde bulunan Lala İsmail Bölümü Kavsnamesi El Yazmasında zihgirlerin pirinin Hazreti Ali (Radıyallahü anh) olduğu belirtilir. Bu rivayette, bir gün Hazreti Hasan ve Hüseyin (Radıyallahü anha) ok atma antrenmanı yaparken parmaklarının zarar görmesi sonrasında, Hazreti Ali Efendi'nin onlara Zihgir Yüzüğü yaptığı aktarılır.”
Aynı zamanda Fatih Sultan Mehmet bir zihgir ustasıdır. Zihgir Yüzüğü ile diplomatik mesajlar verildiği zamanlar da olmuştur. Zihgir, atış dışındayken yukarıya doğru bakar. Atış esnasında ise aşağı bakar. Elçi, padişahla görüşmek için geldiğinde ilk önce padişahın başparmağına bakar. Zihgir eğer yukarı doğru bakıyorsa barış imzalanabilir ve konuşma yapılabilir. Yüzük aşağı doğru bakıyorsa, elçi hiçbir şey söylemeden geri döner. Bu durum, konuşulacak bir şeyin kalmadığı ve savaşın kaçınılmaz olduğu anlamına gelir.

Türklerin diğer milletlerden daha iyi okçular yetiştiriyor olmasının sebebi aslında atış tarzıdır. Diğer milletler üç parmak çekişi kullanırken Türkler mandallama tekniği dediğimiz beş başparmakla atış yapmaktadır. Bu, okun, at ile daha rahat çekilip atılmasını ve yayda sabit kalmasını sağlar. Böylece daha teknolojik bir hale gelmiş olur. Zihgir, savaşın ince zarif halkası olarak isabet oranını yükseltmektedir.” dedi.

reklam

YORUM YAP