Bursa’da 25 Nisan 2022’de Yunuseli Havaalanı’ndan kalktıktan kısa bir süre sonra irtibatı kesilen tek motorlu eğitim uçağı, Osmangazi ilçesindeki Bağlarbaşı Mahallesi Sarıgül Sokak’ta iki katlı bir binaya çarptıktan sonra evlerin arasına düşerek parçalandı ve alev aldı. Uçaktaki eğitmen pilot Furkan Otkum ve öğrenci pilot Murat Avşar yaşamını yitirdi. Ayrıca, iki ev ile iki araç hasar gördü. Uçağın eve çarparak sokağa düştüğü anda alev aldığı anlar, çevredeki güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. Görüntülerde, sokakta yürüyen vatandaşların kaza öncesinde ses duyarak kaçtığı görüldü. Uçak sokağa düştüğünde alevlerin yükselmesi ve kopan parçaların çevreye savrulması, sokakta yürüyen iki kişinin şans eseri yaralanmadan kurtulmasına ilişkin anları da görüntülere yansıttı. Uçak yakıtının çevreye yayılmasıyla, kısa süre içinde sokak ve park halindeki iki araç da alevler arasında kaldı.
Tutuksuz 3 Sanığın 15’er Yıla Kadar Hapsi İstem Edildi
Ankara’dan gelen kaza kırım ekibinin incelemelerini tamamlamasının ardından, uçağın enkazı çekici yardımıyla bulunduğu yerden kaldırıldı. Kaza sonrası gözaltına alınan sivil havacılık firmasının sahibi Fevzi A., kazanın olduğu dönemde BURULAŞ’ta Strateji ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Cüneyt A. ve uçak teknisyeni Mustafa K., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, üç sanık hakkında ‘Taksirle ölüme veya yaralanmaya neden olma’ suçundan 15’er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
‘Uçakların Bakımı Konusunda Yetkiye Sahip Değiliz’
Bursa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya, tutuksuz sanıklar Fevzi A., Cüneyt A. ve Mustafa K. ile yaşamını yitiren pilotların yakınları ve taraf avukatları katıldı. İlk defa hakim karşısına çıkan sanıklardan Cüneyt A., kazanın olduğu dönemde BURULAŞ’ta Strateji ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı olarak sorumluluklarının bulunduğunu belirterek, “Bu havalimanı sadece eğitim amaçlı değildir. Belirli ağırlıktaki özel uçaklar da buraya iniş yapabilir. Benim birimim, havalimanının elektrik, temizlik ve su gibi işlerinden sorumludur. Hangi gün, ne kadar uçuş yapılacağı bizim iznimize tabi değil. Uçakların bakımı konusunda yetkiye sahip değiliz” dedi.
Cüneyt A. yöneltilen suçlamaları reddederek, “Olayda herhangi bir yetki ve sorumluluğum yoktur. Vefat edenlere ilişkin sorumluluğum bulunmamaktadır. Beraatimi talep ederim” şeklinde konuştu.
Firma Sahibi, Uçuşlardan Sorumlu Mesul Müdürü Suçladı
Sivil havacılık firmasının sahibi Fevzi A. ise firma olarak yetki alanlarının uçak bakımı, sigorta ve pilot lisansına ilişkin işlemler olduğunu belirterek, “Eğitim uçuşu olarak adlandırılsa da bu aslında bir tecrübe uçuşudur. Uçuşu gerçekleştiren pilotun yanındaki emniyet pilotu, olası durumda müdahale etmek için bulunur. Furkan da bu amaçla Murat Avşar’ın yanında bulunuyordu. Uçuşların sorumluluğunu üstlenen mesul müdür Selim P. olduğu için uçuşları o planlar. Kazaya uğrayan uçak gün içinde Selim P. tarafından İzmir’e uçmuş, dönerken uçuş kayıt defterine herhangi bir olumsuz durum yazılmamıştır. Uçuşun ardından Selim P. teknisyene ‘Uçak fazla yakıyor’ demiş ama bu kaydedilmemiş ya da bize bildirilmemiştir” dedi. Olay günü Selim P.’nin Murat Avşar’la uçması gerektiğini, ancak sonradan vazgeçip Furkan Otkum’u uçuşa yazdığını, bunu sonradan öğrendiğini kaydetti.
‘Yeterli Hıza Ulaşmadan Dönüş Yapmaya Çalışmış’
Kazanın pilotaj hatasından kaynaklandığını öne süren Fevzi A., “Kaza sonrası düşme anına ait görüntüleri incelediğimizde, uçağın dönüş yapmak için yeterli hıza ulaşmadan dönüş yapmaya çalıştığını gördük. Bu, bir pilotaj hatasıdır. Bakımda ihmal gösterdiğimiz yönündeki iddiaları kabul etmiyoruz” açıklamasında bulundu.
‘Uyarmak İçin Gittiğimde Uçak Kalkmıştı’
Sanık Mustafa K. ise 30 yılı aşkın bir süredir uçak teknisyeni olduğunu, uçağın bakımının kazadan iki gün önce yapıldığını ve bakıma ilişkin kayıtları sunduğunu ifade etti. Uçağı kimin uçuracağından haberi olmadığını belirten Mustafa K., kazadan iki gün önce bakım yaptıktan sonra, kendisine bir çalışanın internetten aldıkları ‘metal perde’yi uçağın tavanına taktığını söylediğini aktardı. “Bakımdan sonraki ilk gün 10 saat, ertesi gün ise 6 saat uçuş gerçekleştirildi. Kazaya uğrayan uçağın bakımını havalanmadan 15 dakika önce yapmıştım. Uçak düştükten sonra, konuştuğum çalışma arkadaşım bana uçağa internetten metal bir perde aldıklarını, bunu uçağın güneş almaması için tavan kısmına yerleştirdiklerini söyledi. Ben de ‘Ne perdesi. Uçağın manuelinde bu yazmaz’ dedim. Uyarmak amacıyla gittiğimde, uçak kalkmıştı, telsizle bir yere bildirmedim, bakım ekibinde telsiz yoktu” dedi. Bu perdenin, uçağın kaza yapmasında etkili olma ihtimali olduğunu ifade eden Mustafa K., o metal perdenin uçağın pilotların üstüne düşmesinin kazanın bir sebebi olabileceğini öne sürdü.
Şirket Sahibinin İle Ölen Pilotlar Asli Kusurlu Bulundu
Ölen pilotların yakınları, uçak bakımları konusunda eksiklikler bulunduğunu belirterek sanıklardan şikayetçi olduklarını ifade etti. Dosyaya gelen bilirkişi raporunda, şirket sahibi Fevzi A. ile pilotlar Murat Avşar ve Furkan Otkum’un asli kusurlu, BURULAŞ yetkilisi Cüneyt A. ve uçağın bakım işlerini yapan Mustafa K.’nın ise tali kusurlu olduğu kaydedildi. Raporda, kaza tutanağında, kazanın oluşmasında şirket ve bakım teknisyeni yönünden yapılan tespitlerde, eğitmen pilot Furkan Otkum’un sigortasız çalıştırıldığı, uçuş kayıt defterinin tutulmadığı ve motordaki hava karışımının sadece fakir veya sadece zengin olması nedeniyle motorun performansının düştüğü gibi yaklaşık 20 maddede ihmal ve kusur tespit edildi.
‘Göz Göre Göre Pilotların Ölümüne Davetiye Çıkarılmıştır’
Rapordaki açıklamada, Furkan Otkum’un kusurunun yük kontrolü yapmamasından kaynaklandığı belirtilirken, avukat Cem Atlı, göz göre göre pilotların ölümüne davetiye çıkarıldığını ifade etti. “Müvekkil için kusur olarak sadece yük kontrolü yapmadığı söylenmiştir. Ancak uçağın maksimum taşıyabileceği ağırlık 580 kilogramken, uçağın boş ağırlığı 380 kilo, pilotların ağırlığı 197 kilo, yakıt ise yaklaşık 75 kilogramdır. Dolayısıyla uçağın havalanmasına onay verilmesi, pilotların ölmesine yönelik ciddi bir tehlike oluşturmuştur. Bu nedenle artık taksirden ziyade, olası kast ve bilinçli taksir değerlendirilmelidir. Sanıkların tutuklanmasını talep ederiz” dedi. Mahkeme heyeti, bazı firma çalışanlarının dinlenmesi ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. (DHA)
