

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İsrail'in Gazze'de sürdürdüğü işgal ve “Terörsüz Türkiye” süreci ile ilgili güncel iç ve dış politik gelişmelere dair yazılı bir açıklama yaptı. Bahçeli, açıklamasında şu hususlara değindi:
BÖLÜCÜLÜĞÜN İZLERİ SİLİNECEK: Özellikle etnik ve mezhep temelli bölücülüğün tüm izleri silinecek ve “Terörsüz Türkiye”nin tam ve eksiksiz bir şekilde inşasıyla birlikte sosyal gelişim, ulusal bir araya geliş ve ekonomik büyüme alanında medeniyetler liginde liderlik hedefleyen bir devletin doğuşu insanlığın gözleri önünde gerçekleşecektir.
ANKARA MİHVERDİR, KARARGÂHTIR: Başkent Ankara, yalnızca yönetim merkezimiz değil, aynı zamanda Anadolu jeopolitiğinin gerçeklerinden doğan stratejik bir mihverdir. Tarihin derinliklerinden gelen ve deneyimlere dayanan devlet ve yönetim aklının da siyasal karargahıdır. Hiç kuşkusuz, yeryüzünün her köşesine Ankara'dan bakmak zorunludur. Ankara'nın ve Türkiye'nin güvenliği en yüksek önceliktir.
SDG YANLIŞTAN DÖNMELİ: Suriye'de SDG adı altında faaliyet gösteren YPG/PYD'nin 10 Mart 2025 mutabakatına hâlâ uymaması, hem Şam yönetimi hem de ülkemiz açısından güvenlik tehdidi oluşturan temas ve eylemlerini sürdürmesi tarihi bir yanlıştır. Bu yanlıştan bir an önce dönülmeli ve Paris’te yapılan görüşmelerde ele alındığı üzere 10 Mart mutabakatına tamamen uyulmalıdır. “Terörsüz Türkiye” hedefi adım adım yaklaşırken YPG/PYD'nin süreci geciktirmesi ve gelişmeleri baltalama çabası kabul edilemez bir tutumdur.
İMRALI ÇAĞRISI DİKKATE ALINMALI: PKK'nın kurucu lideri tarafından 27 Şubat’ta yapılan “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” örgütün bütün bileşenleri için bağlayıcı ve geçerlidir. MHP için dikkate alınması gereken esas çağrı, bahsi geçen İmralı çağrısıdır. Hiç kimse suyun taşmasını beklememelidir. Tarihi geri alma çabaları, mümkün olamayacak bir beklentidir. Artık terörizmle geçirilecek tek bir anımız kalmamıştır.
CHP'NİN ENDİŞESİ: Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kurulacak 51 üyeli Milli Birlik ve Dayanışma Komisyonu'na her partinin katılması ve tarih önünde görüşlerini paylaşması, demokratik sınırlar içinde sağduyulu tartışmaların yapılabilmesi için ülkemizin geleceği açısından önemli bir fırsattır. Cumhuriyet Halk Partisi'nin bu komisyona katılmayı şartlara bağlayarak sürekli direniş göstermesi, “Terörsüz Türkiye” konusundaki kaygısının bir göstergesidir. İpi birbirine karışmış olanların hamasette ve kirli siyasette kapışmaları, terörün gündemden düşmesiyle birlikte Tezgâhlarının kapanacağından korktukları içindir.
DÖNEKLİĞİN SONUCU: Ankara'da aniden serin rüzgârlar estiren sıradan siyasetçilerin birdenbire Diyarbakır'a giderek nazik ve dostane bir tavır sergilemeleri, tanımsız bir ilkesizlik ve siyasi etikle bağdaşmayan döneklik örneğidir. Siyasi karmaşanın faillerinin milliyetçilik üzerinden istismar sayfası açma çabası, ahlaksız bir dönüşüm ve büyük bir hata olarak değerlendirilmelidir. ANKARA
MHP'DEN KOMİSYONA 4 ÜYE
BAHÇELİ, “Terörsüz Türkiye” sürecine dair TBMM'de kurulacak komisyona MHP'den 4 ismin katılacağını duyurdu. Bu isimler, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, Sakarya Milletvekili ve Anayasa Komisyonu Üyesi Muhammet Levent Bülbül, Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk ve Tokat Milletvekili Yücel Bulut'tur.
'İSRAİL KENDİ SONUNU HAZIRLIYOR'
Bahçeli, “Gazze'de barbar bir ablukaya maruz kalan çocuklar açlık ve susuzluktan hayatlarını kaybetmektedir. BM’nin, Gazze'deki açlık çekenlerin 'yürüyen cesetlere benzemeye başladığını' açıklaması, gerçek anlamda ikiyüzlülüğün göstergesidir. Kanayan insani ve uluslararası meseleleri etkisiz, aciz bir biçimde izleyen BM Teşkilatı'na üye olmanın da hiçbir anlamı kalmamıştır. Bu nedenle bu kuruluşla olan ilişkiler yeni bir değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Terör devleti İsrail'in sonu, yaklaşmaktadır.” açıklamasında bulundu.