YOUTUBE ÜZERİNDEN PATLAK VERDİ
Tartışmalar, iptali talep edilen kurultay davasının önceki gün gerçekleştirilmiş ikinci duruşmasının öncesinde başladı. Gazeteci Nevşin Mengü’nün YouTube kanalında, soruşturmayı yürüten savcının eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na bir mesaj ilettiği iddiaları, tartışmaların fitilini ateşledi:
“Savcı şu mesajı iletmiş: ‘Ya Kemal Bey gelir, burada ifade verir, derse ki, ya olur mu öyle şey canım? CHP’de bir yolsuzluk olabilir mi? Hele ki ben o zaman genel başkandım, kendi genel başkanlığım, kendi düzenlediğim kurultaydı. Asla ben böyle bir şey kabul etmiyorum. Olmamıştır böyle bir şey. Ben görmedim, şahit olmadım, bu dosyayı kapatırız. Ancak Kılıçdaroğlu yine de ifade vermeye gitmiyor.”
İstanbul ekibine yakın olduğu iddia edilen akademisyen Emrah Gülsunar, bu iddiaya karşı Kılıçdaroğlu’nu hedef alarak, “Kaybettiği genel başkanlığı geri almak için yaptığı bu çaba açık bir onursuzluk ve haysiyetsizliktir. Bu kişi partiden ihraç edilmeli ve her yerde yüzüne tükürülmelidir” şeklinde bir paylaşımda bulunarak tartışmanın boyutlarını daha da artırdı.
KÜLLİYEN YALAN DEDİ
Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, Mengü’nün iddialarına sosyal medya üzerinden sert bir tepki gösterdi. Çelik, “İftira atıp hedef gösterdiğin kişilerden biri kamu görevlisi diğeri CHP’nin 7. Genel Başkanı. Ahlak kuralları bizim için önemlidir. Haddinizi bilin” ifadeleriyle iddiayı reddetti:
“Böyle bir şey olabilir mi? Ortada bir suç ya vardır ya da yoktur. Şikâyete tabi olmayan bir suç kesinlikle söz konusu olamaz. Siyasi Partiler Kanunu’na muhalefetten yürütülen bir soruşturma var. Eğer bir delil varsa savcı gerekeni yapar. Savcının Kılıçdaroğlu’na haber gönderdiği ve ‘ifade ver dosyayı kapatalım’ dediği iddiası tamamen yalandır.”
TEPKİLER YAĞDI
Hüseyin Yıldız, Orhan Sarıbal, Mustafa Adıgüzel, Uğur Bayraktutan, Mahir Polat, Ali Öztunç, Semra Dinçer ve Engin Altay gibi bazı CHP milletvekilleri, sosyal medya aracılığıyla tepkilerini dile getirirken, Kılıçdaroğlu’na yakın bazı isimlerin sessiz kalması, CHP’deki muhalefet kanadında başka bir tartışma yarattı. Kılıçdaroğlu’na yakın olan Tolgahan Erdoğan, Cemal Enginyurt, Mahmut Tanal, Gülizar Biçer Karaca ve Engin Özkoç’un sessizliği dikkat çekti.
IFADE DOSYAYI KAPATIR MI?
Mengü’nün CHP’yi karıştıran paylaşımındaki “Kılıçdaroğlu gidip ‘ortada suç yok’ dese dosya kapanacak” iddiası, yeni tartışmalara neden oldu. Kılıçdaroğlu’nun dosyanın tek “mağdur”u olduğu ifade edilirken, siyasi çevrelerde “mağdur suç yok derse soruşturmaya mutlaka etkisi olur” görüşü ortaya atıldı. Ancak hukukçular, bunun mümkün olmadığını belirtiyor. Hukukçu Rezan Epözdemir, “Bu soruşturma, Siyasi Partiler Kanunu’nun ‘Oylamaya Hile Karıştırılması’ başlıklı 112. maddesi uyarınca yürütülmektedir. Bu suç, şikâyete bağlı değil, re’sen kovuşturulabilen bir suçtur. Mağdur veya suçtan zarar gören şikâyetçi olmasa bile soruşturma ve kamu davası devam eder.” dedi.
KÜRTAY DAVASI VE KILIÇDAROĞLU’NUN TUTUMU
Kurultay soruşturması sürecinde savcının iki kez yaptığı davete rağmen ifade vermeyen Kılıçdaroğlu, “Cumhuriyeti kuran, halkın umudu 102 yıllık CHP’nin ve partililerimizin mahkeme koridorlarında tartışılmasını derin bir üzüntü ve kaygıyla izliyorum. Daha önce bilgime başvurulmak üzere davet edildim, gitmedim. Bugün ise mağdur sıfatıyla çağrılmama rağmen duruşum değişmedi” şeklinde bir açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu’nun bu süreçte avukatı aracılığıyla olmaya devam edeceği, mahkeme davet ederse duruşmaya katılabileceği konuşuluyor.
GÖZLER 30 HAZİRAN’DA
Kurultay davasında “Mutlak butlan” gerekçesiyle iptal kararı çıkma ihtimali, geçici yönetimin görevden ayrılmasına ve Kılıçdaroğlu ile ekibinin yeniden başa geçmesine neden olabilecek bir durumu beraberinde getiriyor. Bu durumda, gözler 30 Haziran’da yapılacak bir sonraki duruşmaya çevrildi. Kulislere göre, kararın temmuz ayına sarkabileceği de dile getiriliyor.
