Aksaray Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Şenol Atakan, havaların soğumasıyla birlikte kapalı mekanlarda yaşama artışıyla hastalıklarda da bir yükseliş başladığını kaydetti.
Dr. Atakan, “Covid varyantları tekrar karşımıza çıkıyor. Hastalarımız yoğun şekilde gelmeye başladı. Ateş, halsizlik, yutma güçlüğü, kemik-eklem ağrıları ve kas ağrılarıyla birlikte bu yıl Covid'e bulantı ve ishal de eklendi. Bunlarla enfekte olan ciddi şekilde hastalar geliyor. Ayrıca influenza (grip) dört mevsim boyunca mevcut, fakat sonbahar döneminde artış gösteriyor. Araştırmalara göre, Covid pozitif oranı yüzde 90 seviyelerinde ve varyantları tespit edilmiş durumda. Bulaşma oranı oldukça yüksek. Yeni Covid varyantları, öncekilerden daha şiddetli sırt ağrılarına neden olabiliyor. Boğaz ağrısıyla gelen ve bağışıklığı güçlü olanlar hastalığı daha hafif geçiriyorlar. Doktor kontrolü yapılması oldukça önemli. Önceden bağışıklığı kuvvetli olanlar nefes darlığı yaşamazken, okullarda çocuklar gribi daha fazla yayabiliyor. Kasım ile Aralık aylarında bir pik yaşanmasını bekliyoruz. Mart ve Nisan aylarından sonra ise tekrar bir azalma trendine girecektir. Şu anda üç doz aşı uygulanıyor ve grip aşısı büyük bir önem taşıyor. Risk gruplarındaki herkesin aşılanması gerekiyor. Özellikle gebeler, gençler ve bebekler için zorunlu” dedi. 
'BİZ YAŞAM BOYUNCA AŞILAMADAN YANAYIZ'
Dr. Atakan, “Grip aşısı %50 ile %70 arasında koruma sağlıyor. Yanlış bir algı ise 'Grip aşısı oldum, neden grip oldum?' düşüncesi. Aşı, hastalığa bağlı komplikasyonlar nedeniyle hastaneye yatış, zatürre geçirmenin, yoğun bakım ve ölüm riskini ciddi şekilde azaltıyor. Bu zararları da engelliyor. Hatta biz, çok riskli bireylere senede iki kez aşı olmayı öneriyoruz. Ancak sosyal medyada yayılan aşı karşıtlığı nedeniyle bebekler ve çocuklar için aşılamanın önemi göz ardı ediliyor. Biz yaşam süresince aşılamadan yanayız. Ancak aşı karşıtları ve kaygı yaratan düşünceler nedeniyle, kızamık ve tetanoz gibi hastalıkları yok etmemize rağmen bu hastalıklar yeniden baş göstermeye başladı. Bu konularda ciddi bir mücadele gerekiyor. Devletimiz tedbirler almak zorunda. Yanlış bilgi yayan ve bilgi kirliliği oluşturan kişiler hakkında ciddi yaptırımlar bekliyoruz” şeklinde konuştu. 
'ARTIK AĞRI KESİCİ GİBİ ANTİBİYOTİK KULLANILMAYA BAŞLANDI'
Viral hastalıklar ve salgınlar sırasında acil servis yükünün fazlalaştığını belirten Dr. Atakan, “Acil servis, hastalıkların yayılma merkezi gibi işlev görüyor. Bu durumda hastaların kalabalık ortamlardan uzak durmaları önem taşıyor. Viral hastalıklarda antibiyotiğin bir faydası olmaz. Tam tersine, normal florayı bozup daha ciddi sorunlar yaratabilir. Tuzlu suyla yapılan gargaranın bile virüsün yayılmasını engelleyebileceği kanıtlanmıştır. Tedavi etmese de hastalığın süresini kısaltabilir. Gereksiz antibiyotik taleplerinden ve doktorları zorlamaktan uzak durmalıyız. Ne yazık ki, antibiyotikler artık ağrı kesici gibi kullanılmaya başlandı ve bu yaygın bir zararlı alışkanlık. Tüm bunları sağlık okuryazarlığı ile aşmak mümkün. Sağlık Bakanlığı’nın da bu konuda önlemler aldığını unutmamalıyız. Bilimsel verilere dayalı bilgi edinen vatandaşlar, hepimizin kazanımı olacaktır. Sağlık profesyonelleriyle bu konuda iletişimi sürdürmek ve her türlü sıkıntıyı paylaşmak önemlidir. Bilimsel çalışmalara dayanan bilgilerle hareket etmemiz gerektiğini hatırlatmak isterim. Aşı karşıtı söylemlere kulak vermemeliyiz” diye belirtti.
