Yılmaz, Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından ATO Congresium'da düzenlenen, “ATONET Akıllı Asistan Dünya Birinciliği Lansman Programı”na katıldı.
Yılmaz burada yaptığı konuşmada, ATO’nun köklü geçmişini yenilikçi bir vizyonla harmanlayarak güçlü bir dönüşüm iradesi sergilediğini ifade etti. Bu yaklaşımın, ticaretin değişen dinamikleri ve küresel rekabetin yeni kurallarına odaklanarak ATO'yu öngörücü, stratejik düşünceyle hareket eden bir kurum haline getirdiğini belirtti.
ATONET Akıllı Asistan projesinin dünya birinciliğiyle ödüllendirilmesinin, bu iradenin uluslararası düzeydeki somut bir göstergesi olduğuna dikkat çeken Yılmaz, dijitalleşmenin ticaret hayatının merkezine yerleşen bu başarının Türkiye’nin dijital rekabet gücüne önemli bir katkı sunduğunu vurguladı.
Yılmaz, dijitalleşme ve yapay zekanın ekonomik büyüklükleri, rekabet gücünü ve devletlerin hareket alanını yeniden tanımlayan hayati unsurlar haline geldiğini dile getirerek şöyle konuştu:
“Üretimden ticarete, kamu yönetiminden küresel değer zincirlerine kadar genişleyen bu dönüşüm, ülkelerin bugünkü performanslarının yanı sıra gelecekteki yerini de belirlemektedir. Türkiye, bu dönüşümü doğru okuyarak dijitalleşmeyi ve yapay zekayı kalkınma stratejisinin merkezine koyan bütüncül bir yaklaşımı kararlılıkla hayata geçirmektedir. Küresel ekonomide korumacılık duvarlarının yükseldiği, ticaret savaşlarının yolları değiştirdiği bir dönemde Türkiye, üretim kabiliyetini teknoloji ile güçlendirerek ilerlemektedir.”
Türkiye’nin verimlilik ile ihracat odaklı duruşunun, 21 çeyrektir kesintisiz büyümesine olanak tanıdığını ve küresel belirsizliklere karşı ekonomik direncini net bir şekilde gösterdiğini vurgulayan Yılmaz, mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu:
“Pandemi öncesine göre sanayi üretimimizi yüzde 30,6 artırmış durumdayız. Almanya ve İtalya gibi sanayi devlerinin zorluklar yaşadığı bir dönemde Avrupa'nın lokomotifi haline geldik. Şu anda imalat sanayindeki katma değerde dünya 14’üncüsü olmanın gururunu yaşıyoruz. Bu durum, sanayinin dijitalleşmesi ve teknolojik ölçeklenme stratejimizle elde edilmiştir.”
Yılmaz, ekonomik performanslarını Ar-Ge ve inovasyona ayrılan kaynaklarla kalıcı hale getirmenin önemine vurgu yaparak, “2002 yılında Ar-Ge harcamalarımız 1 milyar dolardan bile azdı. Bugün ise bu rakam 19,9 milyar dolara ulaşarak milli gelirimizin yüzde 1,5’ine karşılık gelmektedir. Ar-Ge personelimizde ciddi bir artış ve teknoloji ihracatında kayda değer gelişmeler yaşanmıştır. Bu alandaki öncü illerimizden biri olarak Ankara'nın önemini belirtmek gerekir.” dedi.
“TÜRKİYE, E-DEVLET VE DİJİTAL KONULARDA ÖNEMLİ BİR İHRACATÇI ÜLKE OLMA KONUMUNDADIR”
Yılmaz, başarı hikayelerinde dijital temellerin ve kamu yönetimindeki güçlü dijital altyapıların kritik bir rol oynadığını belirterek, “E-Devlet kapımız, şu an 68 milyon kullanıcıya ve 9 bin hizmete ulaşarak nüfusumuzun yüzde 95’ine hizmet veren bir başarıya ulaştı. OECD, Avrupa Komisyonu ve Birleşmiş Milletler gibi çeşitli ölçümlerde Türkiye önde gelen ülkeler arasında yer almaktadır. Artık Türkiye, e-Devlet ve dijital konularda önemli bir ihracatçı ülke durumundadır.” ifadelerini kullandı.
Yılmaz, bu dijital altyapının, milli teknoloji hamlesi vizyonu çerçevesinde yapay zeka odaklı bir sıçrama hazırlığı içinde olduğuna dikkat çekerek, “Nihai hedefimiz, yapay zeka devrimini Türkiye Yüzyılı'nın temel taşlarından biri haline getirmektir. Dünyada bir dönüşüm süreci yaşanmaktadır; yapay zeka devriminin gerisinde kalmamak için kamusal ve özel alanlarda iş birliği yaparak bu sürece katılım sağlamalıyız.” şeklinde konuştu.
Yılmaz, Türkiye'de elektronik ticaretin hızla geliştiğini, 2019'da 136 milyar lira olan e-ticaret hacminin 2024’te 3 trilyon liraya ulaşacağını belirterek, bu süreçte 5-6 yıl gibi kısa bir süre içinde yaklaşık 21 katlık bir artışın gerçekleşeceğini kaydetti.
“BU SİSTEM, OPERASYONEL VERİMLİLİK İÇİN ÖRNEK BİR ÇALIŞMADIR”
Cevdet Yılmaz, “Önümüzdeki dönem hem kamu hem özel sektör için dijital dönüşüm hızlanacak ve yapay zeka hayatımızda daha da etkili hale gelecektir. Bu konuda hep birlikte çalışmalı ve iş birliği ruhuyla ilerlemeliyiz.” dedi.
Türkiye'nin teknoloji ve dijitalleşme vizyonunu yenileyen ATO'nun önemine değinen Yılmaz, “ATONET akıllı asistan, bu birikimin ve sürekli dönüşüm anlayışının yapay zeka alanındaki doğal devamı olarak şekillenirken, Ankara Ticaret Odası'nın yenilikçi ruhunu temsil etmektedir. Bu proje, 2025 Dünya Odalar Yarışması'nda bir kez daha başarı göstermiştir. Üyelerin sorularını 7/24 yanıtlayabilen ve ticaretin hızını yapay zekanın imkanlarıyla artıran bu sistem, operasyonel verimliliği zirveye taşıyan bir örnektir. Bu gurur verici çalışmayı model alarak yaygınlaştırmalıyız.” görüşünü paylaştı.
Yılmaz, bu projenin Ankara’ya ve ülkeye hayırlı olmasını dileyerek emeği geçen herkese teşekkür etti. Ardından, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Ankara Valisi Vasip Şahin, ATO Başkanı Gürsel Baran ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu proje ekibine ve proje paydaşlarına ödüllerini takdim etti.
