

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, KKTC'deki ziyaretlerine devam ediyor. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı temsilen Lefkoşa'da, Ulusal Birlik Partisi'nin (UBP) 50. kuruluş yıldönümü kutlama törenine katıldı. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı olduğunu hatırlatarak, Türkiye, KKTC ve Azerbaycan arasındaki sıkı bağlara vurgu yaptı. Yılmaz, “Ulusal Birlik Partisi ile AK Parti ve Yeni Azerbaycan Partisi arasında bir kardeşlik protokolü bulunmaktadır. Dolayısıyla biz sadece devletlerarası ilişkilerle değil, partiler arası diyalog ve dostluk açısından da çok sağlam bağlara sahibiz. Bu durum bizler için gurur verici” şeklinde konuştu.
“İÇ CEPHEMİZİ GÜÇLENDİRELİM”
UBP isminin taşıdığı anlamın önemine değinen Yılmaz, “İsminde ne var? Ulusal var. Birlik var. Bir millet olma bilinci var. Birlik olma şuuru var. Özellikle bugünün ve bölgemizin büyük dönüşümler yaşadığı bu günlerde, birlik kavramını hatırlamak zorundayız. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bunu şöyle ifade ediyor: ‘İç cephemizi güçlendirelim.' Bu söz, basit bir söz değildir. Kurtuluş Savaşı döneminde Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından söylenmiştir” dedi.

“BİRLİK OLMA BİLİNCİYLE HAREKET ETMELİYIZ”
Yılmaz, “Bölgemiz üzerinde oynanan oyunlara karşı iç cephemizi güçlendirmeliyiz. Bu, birlik ile mümkündür. Farklılıklarımızın olduğunu kabul etmeliyiz, ancak birliğimiz ve beraberliğimiz her şeyin üstünde olmalıdır. Küçük resme değil, büyük resme odaklanmalıyız. Bu mesele kişisel değil, milletimize ve tarihe karşı bir sorumluluktur” diye açıkladı.
“UBP, KIBRIS TÜRK HALKININ VAROLUŞ MÜCADELESİNDEN DOĞMUŞTUR”
Yılmaz konuşmasının devamında, “Ulusal Birlik Partisi, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. UBP'nin kökleri, Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve egemenlik mücadelesinin derinlerinde yatmaktadır. Bu çizgi, Kıbrıs Türk Kurumları Federasyonu'ndan Türk Mukavemet Teşkilatı'na, Cemaat Meclisi'nden Kıbrıs Türk Federe Devleti'ne kadar geniş bir tarihi sürekliliğe sahiptir” açıklamalarında bulundu.
“UBP'NİN KURULUŞ İDEALİ TAM BAĞIMSIZLIK VE EGEMENLİKTİR”
Yılmaz, “Kurucu Genel Başkan Rauf Raif Denktaş, Kıbrıs Türk halkının siyasi iradesinin örgütlü bir ifadesi olarak 11 Ekim 1975'te bu partiyi kurmuştur. Bu vizyon, 8 yıl sonra, 15 Kasım 1983'te Rauf Denktaş'ın Lefkoşa'da yaptığı basın toplantısında duyurulan şu ifadeyle tarihin dönüm noktalarından biri olmuştur: ‘Kıbrıs Türk halkı kendi devletini ilan etmiştir. Bu devletin adı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'dir.' Bu açıklama, UBP'nin kuruluş hedefi olan tam bağımsızlık ve egemenlik amaçlarının millet iradesiyle somutlaşmaya başladığı andır” dedi.
“DEVLET YOKSA DEMOKRASİ OLMAZ”
Yılmaz, “Devlet yoksa parti olabilir mi? Devlet yoksa demokrasi olabilir mi? Devlet yoksa hukuk olabilir mi? Bu devletin varlığına sahip çıkmalıdır hepimiz. Hangi siyasi görüşten olursak olalım, bu milli bir vazifedir. Bugün KKTC'nin sahip olduğu demokratik yapı, yarım asırlık istikrar, temsil ve kurumsal süreklilik mirasının sonucudur. UBP'nin ‘Köklü geçmiş, onurlu gelecek' anlayışı bu yarım asırlık tecrübenin özlü ifadesidir” ifadeleriyle sözlerini sürdürdü.

“KIBRIS TÜRKÜ'NÜN REFAHI MİLLİ DAVAMIZDIR”
Yılmaz, Türkiye'nin Kıbrıs Türk halkına yaklaşımında daima partiler üstü bir anlayışla hareket ettiğini ifade ederek, “Eğitimden altyapıya, sağlıktan dijital dönüşüme her alanda KKTC'nin kalkınmasını kardeşlik, dayanışma ve ortak gelecek bilinciyle destekledik. Ercan Havalimanı'nı açarken, Cumhuriyet yerleşimini inşa ederken, Mesarya Ovası'na su götürürken, KKTC vatandaşlarına hizmet ettik ve etmeye de devam edeceğiz. Kıbrıs Türkü'nün hürriyeti, hukuku ve refahı bizim milli davamızdır. Bağımsızlığı kadar kalkınmasına da her türlü desteği vermek bizim milli görevimizdir” şeklinde konuştu.
“İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM TEK YOLDUR”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs Adası'nın eşit sahibi olarak, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsünün tanınması yolundaki hak ve adalet mücadelesini Anavatan Türkiye ile birlikte sürdürmektedir. Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar'ın önerdiği iki devletli çözüm vizyonu, bizim için tek yol olmuştur. Kıbrıs Türk halkının hak ve hukukunu korumak için gereken her türlü adımı atmaya ve her türlü desteği vermeye Türkiye Cumhuriyeti olarak hazırız” dedi.
“KKTC, TÜRK DÜNYASININ DOĞU AKDENİZ'DEKİ TEMSİLCİSİDİR”
Yılmaz, Türk Devletleri Teşkilatı'na (TDT) yapılan ziyaretleri hatırlatarak, “KKTC, Türk dünyasının Doğu Akdeniz'deki temsilcisidir ve tüm Türk dünyasının bir varlığıdır. Bu ilişkiler her geçen gün daha da güçlenmekte ve gelişmektedir. Türkiye, Anavatan ve garantör devlet olarak, Kıbrıs Türklerine ve KKTC'ye yönelik güçlü desteklerini her zaman sürdürecektir” dedi.
“UBP, DEMOKRASİNİN SÜTUNUDUR”
Yılmaz, “Ulusal Birlik Partisi, 3 Cumhurbaşkanı ve 8 Başbakan yetiştiren bir siyasi partidir. Bu parti, KKTC'nin siyaseti ve demokrasisinin adeta bir sütunudur. Demokrasiler partisiz olamaz. Partiler ne kadar kurumsallaşırsa, demokrasiler de o kadar güçlenir. UBP, hem devleti kuran bir parti olarak hem de demokrasiyi geliştiren ve zenginleştiren bir parti olarak en güçlü alkışları hak etmektedir. Bu partinin 50. yılı vesilesiyle yaşasın KKTC, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti diyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.



