reklam
reklam
DOLAR39,7316% 0.15
EURO45,6041% -0.4
STERLIN53,2292% -0.36
FRANG48,5479% 0.12
ALTIN4.298,70% 0,03
BITCOIN101.296,03-1.195
reklam

Devlet Bahçeli’den ABD’nin İran Saldırısına Sert Tepki: Durum Çok Ciddidir

Yayınlanma Tarihi : Google News
Devlet Bahçeli’den ABD’nin İran Saldırısına Sert Tepki: Durum Çok Ciddidir
reklam

MHP lideri Devlet Bahçeli, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Bir yanda üzerinde yaşadığımız geniş coğrafya, diğer yanda küresel denge ve kuruluş düzen, dehşet girdabına doğru hızla sürüklenmektedir. Aşırılaşan risk ve tehditler, insanlığın ortak geleceğini tehdit etmektedir.

Vahamet tonu yüksek gelişmeler, esef ve endişe verici kritik bir aşama istikametinde sürekli ve hızlı bir ilerleyiş göstermektedir. Yıllardır pamuk ipliğine bağlı olan, kırılganlığı tartışmasız bir biçimde ortaya konulan bölgesel huzur ve istikrar ortamı bütünüyle talan ve tahrip eşiğindedir.

Barışçıl diyalog ve diplomatik mekanizmaların bağlayıcılığı, inandırıcılığı ve ikna kapasitesi oldukça zaafa uğramaktadır.

“Gücü Yetene” Anlayışının Öne Çıktı

Maalesef üçüncü bir dünya savaşının kademe kademe ağları örülmekte ve bunun ihbarı yapılmaktadır. “Gücü yeten yetene” anlayışının öne çıktığı, “haklının güçsüz, güçlünün haksız” olduğu çarpık ve zalimane mahiyetler, uluslararası sistemin sorun çözme yeteneğini iyice köreltiyor.

Siyonist-Emperyalist azgınlık, küresel sistemin yıkım tüneline sokulması için konvansiyonel tertip halindedir. İsrail’in 13 Haziran 2025 tarihinde İran’a başlattığı gayri meşru saldırı dalgası her türlü vahşeti akıllara getiren kaos dinamiklerini tetiklemektedir.

Durum oldukça ciddidir ve hedef ülkeler kataloğunu doğru okumak, doğru yorumlamak ve bu bağlamda pozisyon almak, bağımsızlık ve beka açısından zorunludur.

Karşılıklı olarak ilan edilmemiş bir savaş halinin tüm komplikasyonları mevcuttur. Kuzeyimizde üç yıl süren Rusya-Ukrayna savaşı devam ederken, güneyimizde Batı’nın kirli işlerini yapan İsrail’in İran’a canice saldırması yalnızca gündemdeki nükleer programa ilişkin ihtilafla açıklanamaz.

Benzeri bahaneleri Irak’a karşı da ileri süren zalimler koalisyonunun haksız, hayasız ve hukuksuz saldırganlığının temeli yoktur. Savaşları sonlandırma vaadini veren ABD Başkanı’nın yeni savaşlar fitilini tutuşturması, derin bir çelişki ve politik tutarsızlık, aynı zamanda samimiyetsizliktir.

Bu güvenilmez, köşesiz ve sakat siyasi tavra karşı en adil muamele ABD halkından gelecektir.

İsrail Başbakanı’nın “İran’ın nükleer iştahını” durdurmak için saldırıya geçtiğini söylemesi, bu çağın soykırımcılarının akıl tutulmasından başka bir şey değildir. İsrail’in nükleer silahlara erişim hakkı tartışmasızken, başka bir ülkenin bu bağlamda caydırılması çabası akıl, adalet ve mantık açısından yanlıştır.

İran’ı sorun görenlerin, İsrail’i koruma kalkanına alması sadece çifte standartla ifade edilemeyecek bir adaletsizliktir. ABD yönetimi, çıkar lobilerinin oyuncusu haline gelmiş ve İslam toplumlarına her fırsatta silah göstermektedir.

İsrail’in güç kullanarak etrafına korku salan politikası dünya barışını tehdit etmektedir. ABD’nin, İran ile İsrail arasındaki fiili savaşa dahil olarak hedef olarak tespiti yapılan üç nükleer tesisi bombalaması, skandal ve sorumsuz bir saldırıdır.

Herkes Kirli Rolünü Oynamaktadır

Bu gelişmeler karşısında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin toplanması ve Genel Sekreter’in ABD’nin İran’a karşı güç kullanımından endişe duyduğunu açıklaması süregeldiğimiz kandırmaca olarak değerlendirilmektedir. Herkes kirli rolünü oynamaktadır.

Birleşmiş Milletler; sızlanma ve şikâyet değil, gerekirse barışı inşa etmek için insani müdahalede bulunma hakkına sahip bir uluslararası teşkilattır. Hava akınları, gelişmiş silahlarla donatılmış savaş gemileri ve örtülü operasyonlar, dünyanın bitap bir hali ile Birleşmiş Milletler’in felç olmuş durumu arasında bir çelişki vardır.

Gazze’de masumların katledildiği sırada suskun kalanlar, insan hakları bağlamında iflas bayrağını çekmişlerdir. ABD’nin İran’a saldırısı ve İsrail’in hunhar hamleleri, bölgedeki huzursuzlukların fitilini ateşleyecektir.

Aklı selim galip gelmeli, diplomasi masaları bir an önce toplanmalıdır.

Nükleer silahların devreye girmesi, yeni bir savaşın yaşanmasına yol açacak ve insanlığı yok olma tehlikesine atacaktır. İsrail mutlaka durdurulmalı, uluslararası camia ayağa kalkmalıdır.

İran’ın hedefleri ve Türk kentlerinin bombalanması, bölgedeki diğer ülkelere yapılan bir tehdit olarak algılanmalıdır. Türkiye’nin varlığı, birliği ve egemenliği her türlü tartışmanın ötesindedir. CHP ve diğer muhalefet partilerinin ise milli güvenlik açısından doğru bir politika izlemeleri şarttır.

Türkiye’nin hukuk devleti olduğu gerçeğini unutmaması gereken bazı sözde gazeteciler ve uzmanlar, toplumun huzurunu bozacak söylemlerden kaçınmalıdır. Hiç kimse dokunulmaz değildir.

Türkiye’nin yol geçen hanı olmadığını kavraması gerekenlerin, etrafımızın ateşle çevrili olduğu günlerde yakından bakması gerekmektedir. Yeni bir dünyanın sancıları artmaktadır.

Türkiye, barış ve huzurun parlayan yıldızı olacaktır. Bunu kıskanan, kaldıramayan veya çekemeyen kim varsa, Siyonist-Emperyalist senaryoya figüranlık yapmaktadır. Türk milleti buna karşı duracaktır.

İran’a atılan bombalarla Türkiye’ye mesaj verme gayretinde olanlar, 86 milyon vatandaşın birlikte hareket ederek bu oyunu boşa çıkaracağından emin olmalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı, milli ve manevi değerlerimizi koruma konusunda kararlıdır. Tarihi kahramanlarımıza iftira atanların ve Türk milletinin varlığını sorgulayanların gerçekleri görmesi ve gerilim üreten söylemlerden kaçınmaları zorunludur.

Başka Türkiye yoktur. Bu ülke hepimizin ve bu bayrak, bu vatan, bu millet onurumuzdur. El ele verip Türkiye Yüzyılı’nın manifestosunu yazmak hepimizin görevidir. Muhtemel provokasyonlara karşı dikkatli olunmalı, kara propagandalara karşı önlem alınmalıdır.

Devlet, milletiyle birdir ve milli varlığımıza yönelik tehditlere karşı bin yıllık kardeşlik hukuku ile direnilecektir. Türk milleti her zaman hedef halindedir.

Yaşadığımız coğrafyanın oyun kurucusu, tarihi prestiji ve barış sevdalısı Türk milleti, tüm hesapların üzerimize yapıldığını görmektedir. Hilal ile haç mücadelesi devam etmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve bekası, büyük Türk milletinin birliği ve refahı ile bağlıdır. Türkiye’ye karşı yapılan her saldırıya sonuna kadar direnilecektir.

reklam

YORUM YAP