Forumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Emine Erdoğan, özetle şunları ifade etti:
“Bugün küresel gündemde savaş, soykırım, iklim değişikliği ve yoksulluk gibi konular ön planda. Dünyanın yeni bir hikâyeye ihtiyacı var. Bu hikâyenin kadınların kalemiyle yazılacağına inanıyorum. Her gün dünyanın bir köşesinde bir kadın, harika bir fikri hayata geçiriyor. Küresel sorunlara çözüm buluyor ve barış kültürünü destekliyor. Çünkü kadınlar, doğal liderlik özelliklerine sahipler.
ÇATIŞMA AZALIYOR
Yapılan araştırmalar, kadın parlamenter oranının yüksek olduğu ülkelerde iç çatışma olasılığının azaldığını gösteriyor. Kadınların barış süreçlerine dahil olduğu durumlarda, barış anlaşmalarının en az 2 yıl süreyle yürürlükte kalma olasılığı yüzde 20 artıyor. Ayrıca, kadın liderlerin varlığı, kız çocuklarının eğitim hayatına ve akademik başarılarına olumlu etkiler sağlıyor. Kadın liderler, çevre sorunlarıyla mücadelede de önemli bir rol üstleniyorlar.
AFRİKA’DA 30 ÜLKE
Türkiye’nin 2005 yılında başlattığı Afrika açılımı ile birlikte, Afrika ülkelerini sıkça ziyaret ettik. Bu sayede 30 farklı ülkeyi tanıma fırsatı buldum. Afrikalı kadınların ilham verici güçlerine, bilgeliğine, çalışkanlıklarına ve topluma olan katkılarına şahit oldum. O andan itibaren bu güçlü kadınlarla dayanışma arzusu içimde yer etti.
Kültürel alanda da çok özel ve nitelikli çalışmalar gerçekleştirdik. Birlikte Afrika yemek kültürü kitabını yayınladık. Gastronomi kermesi düzenledik. Daha sonra Afrika’ya ait atasözleri kitaplarını yayımladık. Her 25 Mayıs’ta Afrika Günü’nü çeşitli etkinliklerle kutluyoruz. Tüm bunların yanı sıra, Afrika’da tanık olduğum insanlık deneyimlerini seyahatlerimin hatıralarında kaleme aldım. Çünkü Afrika’nın kalbimde özel bir yeri ve anlamı var.
GİRİŞİMCİLİK TALEBİ
Dünya Bankası verilerine göre, kadınların iş gücüne katılımı, ülkelerin milli gelirlerinde milyarlarca dolarlık artış sağlamaktadır. Kadınların ekonomiye entegrasyonu, sadece sosyal bir politika değil, aynı zamanda stratejik bir kalkınma modelidir. Türkiye olarak kadın liderliğini ve girişimcilik becerilerini desteklemeye büyük önem veriyoruz. 2002 yılında yüzde 13.1 olan kadın girişimci oranımız, 2024 yılı itibarıyla yüzde 18.2’ye yükselmiştir. Yapılan anketler, Türkiye’de kadınların yüzde 60’ının girişimci olmayı arzuladığını göstermektedir. Eğer kadınlara gerekli desteği sunarsak, onların ülkelerimizi 21’inci yüzyılın parlayan yıldızları haline getireceklerine inanıyorum. Bu nedenle, dünyaya söyleyecek sözü, anlatacak hayalleri ve paylaşacak fikirleri olan kadınlara kulak verelim. Adil ve umut dolu bir geleceğe giden yolu kadınlarla birlikte inşa edelim.”
