CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlenen ‘Her Mahallesiyle İstanbul’ programında önemli ifadelerde bulundu: “AK Parti, toplumda bölünmelere, ayrışmalara ve kutuplaşmalara yol açan değil, birleştirici, kucaklayıcı ve kardeşliği yücelten bir partidir. Siyaset anlayışımızı milletin refahı için yürütüyoruz. Her zaman halkla ilişkiler amaçlı çalışmalara yer vermedik. Biz iş üreteceğiz, başarı sağlayacağız. Nifak siyaseti bizim kitabımızda yer almaz.”
NEFRET DİLİNE YER YOK
Erdoğan, siyasette gerilim, kutuplaşma ve nefret dilinin yeri olmadığını belirtti. “Şiddeti glorifiye eden, sokakları yakıp yıkan bir siyaset anlayışını kesinlikle kabul etmiyoruz. Sağda solda tehditler savurarak siyaset yapmak, sadece çaresizlerin başvurduğu bir yol. Biz böyle bir seviyesizliğe kendimizi hapsetmeyeceğiz.” diye ekledi.
YA RANTÇI YA BANTÇI OLMAZ
Siyasetin halka hizmet için yapılması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, “Halkın sorunlarına çözüm üretemeyenler ya rantçı ya da bantçı olur. İstanbul’da yaşanan yolsuzlukları hepimiz biliyoruz. Başkalarının görüşlerine saygı duymayanlar, en basit eleştirilere bile tahammülsüzlük gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
AHTAPOTUN KOLLARI DEŞİFRE OLUYOR
Cumhurbaşkanı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yapılan operasyonlarla ilgili olarak, “Her gün yeni yolsuzluklar ve sahtekarlıklar ortaya çıkıyor. İstanbul’un kaynaklarının nasıl yağmalandığı açığa çıkıyor. Yolsuzlukları gizlemek için yapılan vandalizm ve terör eylemleri de artık gözler önünde.” dedi.
ÖZEL’E: TEHDİTLE ÖRTEMEZSİNİZ
CHP Genel Başkanı Özel’in davranışlarının üzücü olduğunu belirten Erdoğan, “Yolsuzlukları bağırarak temizleyemezsiniz. Yargıya hesap vermekten kaçış yok. Türk yargısı, kamu kaynaklarına uzanılan kirli elleri kırma sorumluluğuna sahiptir.” diye hatırlattı.
ÜZERİMİZE DÜŞENİ MUTLAKA YAPACAĞIZ
Erdoğan, “Anayasamızın verdiği yetki çerçevesinde üzerimize düşen görevleri mutlaka yerine getireceğiz. Biz iktidar partisi olarak İstanbul’un ve 86 milyon kişinin sorumluluğunu taşıyoruz. Ne muhalefetin körüklediği düşmanlık diline teslim olacağız, ne de İstanbul’u çaresiz bırakacağız.” dedi.
