TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu, geçtiğimiz günlerde Turizm ve vakıflarla ilgili düzenlemeleri içeren Vakıflar Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini görüşerek onayladı. Teklif, tarihi Çanakkale Savaşları alanında önemli düzenlemeleri de kapsıyor. Bu bağlamda, taşınır kültür varlığı sayılmayan Çanakkale Savaşlarına ait her türlü silah, teçhizat, kıyafet, aksesuar, belge ve benzeri malzemelerin, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu çerçevesinde korunması amaçlanıyor. 
İsmail Kaşdemir
TAŞINIR KÜLTÜR VARLIĞI
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, yeni düzenlemeye ilişkin komisyonda önemli açıklamalarda bulundu. Kaşdemir, Çanakkale savaş malzemelerinin halen taşınır kültür varlığı sayılmadığını hatırlatarak, “Bu nedenle hepimizin aslında itiraz ettiği Çanakkale savaş malzemeleri, çarşıda, pazarda ve birçok antika dükkânında satılabilir hale geldi. Hatta dijital platformlarda Çanakkale savaş malzemelerinin açık artırma ile satıldığını görünce üzgün olduk. Bu konuda kanuni bir koruma talep ettik. Dolayısıyla, Çanakkale harp malzemelerinin taşınır kültür varlığı statüsüne alınarak düzenli bir envanter kaydı ile satışının önlenmesi amaçlanmaktadır.” dedi. Ayrıca, Çanakkale Savaşlarının boğazın her iki yakasında gerçekleşmiş olmasına ve Tarihi Alan sınırları dışında yer alsalar bile bu alanlarla bağlantılı tabya, şehitlik ve kale gibi mekanların da Tarihi Alan Bağlantı Noktası ilan edilerek korunması gerektiğine dair gelen eleştirilere cevap verdi:
SAVAŞLARIN GEÇTİĞİ YERLER BAKIMSIZ DURUMDA
“Kanunda tanımlanan ve koordinatları belirlenmiş olan bölge şu anda Gelibolu Yarımadası; ancak Çanakkale Savaşları sırasında olayların yaşandığı yerler Anadolu tarafında da bulunuyor. Bununla birlikte, yasal olarak tanımlanmadığı için Alan Başkanlığı olarak bu bölgeye hizmet edemiyoruz ve buralar şu an bakımsız. Alan Başkanlığı olarak biz buraya hizmet verebilmemiz için yasadan yetki alarak… Teklifimiz, Kültür ve Turizm Bakanlığının onayı ve nihayet Cumhurbaşkanımızın onayı ile bu bölgelerin tarihi alan statüsü içine alınmasıdır. Böylece ilgili tüm kurumlardan olumlu görüş aldıktan sonra burayı tarihi alan ilan edip, hizmet vermeye başlayacağız.”
