15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra, FETÖ’nün devletin bilişim ve haberleşme altyapısına sızdığına yönelik geniş çaplı bir temizlik operasyonu başlatıldı. SETA tarafından yayımlanan “İtiraflarla FETÖ'nün Devlete Sızması” adlı rapor, örgütün TÜBİTAK, TİB ve TÜRKSAT gibi kritik kurumlardaki etkisini gözler önüne serdi.
Rapor, TÜBİTAK’ta devlet büyüklerinin kriptolu telefonlarını yasadışı dinlemek için yazılım kaynak kodlarının manipüle edildiğini ve 2015’te açılan bir dava kapsamında bu kodların kaybolduğunun tespit edildiğini ortaya koyuyor. Ayrıca, TÜBİTAK içindeki bazı personel aracılığıyla sahte dijital deliller için bilirkişi raporları hazırlandığı belirlendi. Bu sahte raporlar, Ergenekon, Balyoz ve Kozmik Oda gibi önemli davalarda kullanıldı.
TİB üzerindeki incelemelerde ise personelin %85'inin FETÖ ile irtibatlı olduğu anlaşılmıştır. Bu durum, TİB’in yapısının örgüt tarafından tasarlanmış olmasından kaynaklanan bir sabotaj riski yaratmış, bu nedenle TİB kapatılarak BTK’ya devredilmiştir. Bu temizlik harekâtı, Türkiye’nin dijital güvenliği ve ulusal istikrarı açısından kritik bir adım olmuştur.
