

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu şüphelilerin “suç örgütü yöneticisi olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık” gibi suçlardan yargılandığı “yolsuzluk” soruşturması devam ediyor.
İmamoğlu ile görüşen ancak tutuklanan şüpheli Hüseyin Köksal’ın şoförü Servet Yıldırım’ın, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında savcılığa verdiği ifade gün yüzüne çıktı.
Yıldırım, Hüseyin Köksal ile 15 yıl boyunca çalıştığını ve İmamoğlu ile Köksal’ın yaklaşık 20 yıldır arkadaş olduğunu belirtti.
İfadesinde Yıldırım, Olay TV’nin alımı ile ilgili bazı detaylar paylaştı. Kanalın sahibi Cavit Çağlar ile Hüseyin Köksal’ın İmamoğlu’nun talimatı doğrultusunda 2,5 milyon avro üzerinden anlaştığını ifade ederek, “Finansmanı İmamoğlu sağlayacaktı” dedi. Yıldırım, o dönem Kültür AŞ’nin yöneticisi olan Serdar Taşkın’ın da tüm sürecin bilgilendirildiğini aktardı.
Kanalın merkezi Bursa’dayken, İmamoğlu’nun bu merkezi BAB Plaza’ya taşımak istediğini söyleyen Yıldırım, burası için 1 milyon 200 bin avro ödendiğini belirtti ve ödemelerin de İmamoğlu’nun talimatıyla yapıldığını kaydetti.
Yıldırım, Olay TV için gerekli teçhizat alımları yapıldığını ve bunun için 2 milyon avro harcandığını ön gördüğünü ifade etti. Olay TV, Kağıthane’de yayına başladıktan sonra sattığı para miktarının 2,5 milyon avro olduğunu kaydetti.
Köksal’ın Olay TV’yi satın alırken bir kısmını elden ödediğini aktaran Yıldırım, bu işlemlerin gizli yürütüldüğünü savundu. İfade sırasında Yıldırım, Kanalın devri gerçekleşmeyince plazanın Tarih TV’ye geçtiğini belirtti.
“Şirketlerden Gelen Paralar 30-40 Gün Aralıklarla Paylaşılıyordu”
Reklam ihaleleri için kurulan şirketler hakkında da konuşan Yıldırım, Köksal’ın gerçek işinin tekstil olduğunu ve İmamoğlu’nun yönlendirmesiyle medya sektörüne girdiğini belirtti. Reklam şirketleri Advertcity ve Urbanmedia’nın İBB’nin ihalelerini aldığını da vurguladı.
Rekabetin ve gelen paraların nasıl paylaşıldığını anlatan Yıldırım, “İmamoğlu’na giden paranın yüzde 60’ı ona, yüzde 20’si Kapki’ye, yüzde 20’si ise Köksal’a aitti” dedi.
Rekabetle birlikte paraların genelde nakit olarak paylaşıldığını ve şirketler üzerinden belirli miktarların diledikleri gibi kullanılmak üzere aktarılmasının söz konusu olduğunu söyledi.
“Toplantılarda İhaleler ve Para Geri Alımları Konuşulurdu”
Yıldırım, Köksal’ın bir otel odasında toplantılar yaptığını ve burada hangi ihalenin, kime verileceği ile paraların nasıl geri alınacağına dair bilgilerin tartışıldığını da ifade etti.
Yıldırım, ifadesinin devamında, İmamoğlu’nun avukatının kendisini arayarak bir şekilde ifadelerine müdahale edilmesi hususunda kendisini ikna etmeye çalıştığını da öne sürdü. Yıldırım, 1 haftalık bir süreden hemen önce avukatın kendisiyle yaptığı görüşmede tehditvari bir dil kullandığını belirtti.
Şu an tutuklu bulunan Yıldırım, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak amacıyla ifade verdikten sonra “konutu terk etmemek” şartıyla tahliye edildi.