İlknur Tercan, Gazi Üniversitesi’nde okul öncesi ön lisansını tamamladıktan sonra, 1984 yılında Ankara Ahmet Vahit Paşa İlköğretim Okulu'nda öğretmenlik görevine başladı. Tercan'ın hayatı, 25 yaşında, 6 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra tek yumurta ikizleri Gizem ve Didem'in dünyaya gelmesiyle birlikte değişti. İkizler 4 yaşına geldiğinde, İlknur öğretmen, 1994 yılında Türk çocuklarına okul öncesi eğitim vermek amacıyla Almanya'nın Nürnberg kentine gitti.
İkizlerine Otizm Teşhisi
Bir yıl sonra, kızlarındaki değişiklikleri fark etmeye başladı. İlknur Tercan, bu hayat değiştiren süreci şöyle anlatıyor: “Kızlarıma otizm tanısı kondu. Otizm farkındalığının çok düşük olduğu o yıllarda, Almanya'daki otizm eğitimi, karma sınıflar içinde görme, işitme ve zihinsel engelli çocuklarla birlikte veriliyordu. Didem’in durumu ağırdı. Gizem ise atipik otizmli olarak öğrenmeye açıktı. İkiz olmalarına rağmen hastalık onları farklı şekilde etkiledi.”
Aile, Almanya'da uygun eğitim bulamayınca, 1999 yılında Türkiye'ye döndü. Türkiye'de Ankara'da küçük bir otizm okulu açılmasına öncülük ettiler. İlk aşamada 20 öğrenci burada eğitim almaya başladı; ancak Gizem ve Didem yaş sınırından dolayı mezun olmak zorunda kaldı. Bu süreçte İlknur Öğretmen, İzmir’de kullanılmayan bir otizm merkezinin sahipsiz kaldığını öğrenince, Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurarak Sabahat Akşıray Özel Eğitim Uygulama Okulu'nun açılmasına katkıda bulundu. Kızlarını da bu okula kaydettirdi. “Derslik yetersizdi; öğrenci sayısı fazlaydı, bina yoktu” diyen İlknur Öğretmen, burada ‘Bir tuğla da sen koy’ sloganıyla bir farkındalık kampanyası başlattı.
Altın Bozdurup Sınıf Açtı
– “Tayini Menemen Anaokulu’na çıktı. Yıllarca özel eğitimde çalıştıktan sonra, okul öncesine döndüm. İlk dikkat çeken durum, 0-3 ve 0-6 yaş grubu için bağımsız özel eğitim ana sınıfının olmamasıydı. Kuzenimden aldığım destekle Türkiye’de örneği az olan ilk bağımsız özel eğitim ana sınıfını açtırdım. Huriye Akçasakız İlköğretim Okulu Müdürü, ‘6 aydır özel ana sınıfı açamıyorum’ dedi. 12 öğrenci olmasına rağmen sınıf bomboştu. Akla annemdeki altınlarımı geldi. Onları sattım ve sınıfı baştan sona döşedim. Sınıfa ‘İlknur Tercan’ adı verildi. 35 yaşındaki kızım Gizem, yaptığımız okulda eğitim almaya devam ediyor. Benim için annelik ve öğretmenlik, ayrılmaz iki kimlik. İyi ki öğretmenim. İyi ki bu çocuklara hizmet etmek nasip oldu.”
100 Öğrenciye Mezuniyet
– “Ardından Gizem ve Didem’in de aralarında bulunduğu 100 öğrenci mezun oldu. Sonrasında 23 yaş üstü için 10 derslikli ikinci atölyeyi kurduk. Böylece Türkiye’de ilk kez bir otizm merkezi ‘Hayat Boyu Öğrenme’ kapsamına alınmış oldu. Zamanla atölyeler yetersiz kaldı ve gerekli mercilere başvurarak iki katlı yeni bir bina yaptırdık. 2020’de Didem’e kanser teşhisi konuldu. Dokuz ay süren mücadele sonunda, müziği çok seven renkli bir çocuk olan Didem, 2023'te 'Didem – Gizem Tercan Sanat ve Eğitim Atölyesi’ni açmamız için bize ilham verdi.”
