Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Madleen gemisinde alıkonulan 12 insan hakları aktivistinden 4’ü ülkelerine geri gönderildi. Sınır dışı belgelerini imzalamayı reddeden 8 aktivist ise bugün Ramle’deki Givon tutukevinde göç mahkemesi önüne çıkarıldı.
İsrail hukuk örgütü Adalah avukatı Lubna Tuma, duruşma sonrası AA muhabirine yaptığı açıklamada, yedi aktivisti temsil ettikleri duruşmanın gerçeklediğini ve kararın beklenmekte olduğunu ifade etti.
İsrail’e getirilen aktivistlere, Ben Gurion Havalimanı’na ulaştıktan sonra bir evrak imzalayarak sınır dışı edilmeleri teklif edildiğini belirten Tuma, “Hakim önüne çıkmadan sınır dışı edilmek için rıza gösterdiklerine dair bir belge sunuldu. Bu belgede İsrail’e yasa dışı giriş yaptıklarını kabul etmeleri istendi. Ancak aktivistler buna rıza göstermedi ve çoğu kabul etmedi.” dedi.
Tuma, İsrail’in Madleen gemisini uluslararası sularda alıkoyduğuna dikkat çekerek şunları ekledi:
“Aktivistler ve Adalah olarak hukuki açıdan filonun ele geçirilmesinin yasadışı olduğunu düşünüyoruz. Bugünkü duruşmada da bunu savunduk. ‘İsrail’e giriş yasası’ sadece bir kişinin kendi iradesiyle İsrail’e giriş yaptığı durumlarda uygulanabilir. Ancak bu aktivistler zorla buraya getirildi, bu da onların İsrail’e kaçırıldıkları anlamına gelir. Bu nedenle bu yasa geçerli olamaz. İsrail’e kendi iradeleriyle girmediler, zorla sokuldular. Ayrıca uluslararası sulardan alındılar, İsrail kara sularında değil.”
Filonun Gazze’ye insani yardım ulaştırmayı amaçladığını ve İsrail’in buna engel olduğunu belirten Tuma, Tel Aviv yönetiminin bu durumdaki kıtlık konusunda “suç ortaklığını” artırdığını değerlendirdi.
Gece saatlerinde alıkonulmalarına rağmen insan hakları aktivistlerinin gün boyunca aşırı sıcak altında tutulduğunu aktaran Tuma, müvekkillerinin sağlık durumunun iyi olduğunu, beslenmeleri ve şiddete maruz kalma durumlarını kendileriyle görüştüklerini ifade etti.
