

Büyükşehirlerde hızla artan konut fiyatları ve yükselen kredi faizleri, ev sahibi olmayı neredeyse imkansız hale getiriyor. Orta ve dar gelirli aileler ile genç nüfus, ciddi bir barınma krizi yaşıyor.
Yüksek faizli konut kredilerinin yükünü taşımak istemeyen vatandaşlar, faizsiz ve tasarrufa dayalı finansman modellerine yönelmeye başladı. Bu konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Birevim Genel Müdürü Özgür Öztürk, tasarruf finansman sistemleri sayesinde vatandaşların kira öder gibi ev sahibi olma imkanına sahip olduklarını ifade etti.
Tasarrufa dayalı ev sahibi olma modeliyle ev hayali kuranların, kira yerine kendi evlerinin taksitlerini ödediğini belirten Özgür Öztürk, “Son dönemde artan kira maliyetleri, vatandaşlarımızı mali sıkıntılara sokuyor. Tasarruf finansman şirketleri bu duruma çözüm sunuyor. Faizsiz ve kişiye özel tasarruf planlarıyla ister peşinatlı ister peşinatsız, ek maliyet olmaksızın alternatif finansal çözümler sağlıyoruz. Kira derdinden kurtulmak ve kredi kullanmadan kendi evinin sahibi olmak isteyenler, tasarrufla ev sahibi olabiliyor. Her ay düzenli olarak belirli bir miktar ödeyerek 5 ay gibi kısa bir sürede kendi evlerine taşınma fırsatı buluyorlar. Böylece ne kredi çekiyorlar ne de başka bir dertleri oluyor,” dedi.
“Geçen Yıl 30 Bin Lira Olan Kira Bugün 50 Bin Lira”
Yaz aylarında okul kayıtları, evlenmeler ve taşınmaların kira maliyetini artırdığını vurgulayan Öztürk, kira fiyatlarının her yıl artış gösterdiğini, özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde geçen yıl 2+1 dairenin kira bedelinin 30 bin lira, bu yıl ise 50 bin lira civarlarında olduğunu belirtti.
Kira Yerine Taksitle Ev Sahibi Olma Avantajı Sunuyor
Her yıl ortalama 700 bin yeni konuta ihtiyaç olduğunu ancak üretilen konut sayısının bu rakamın çok altında kaldığını söyleyen Özgür Öztürk, bu durumun büyükşehirlerde kiraların hızla artmasına neden olduğunu ifade etti. “Avrupa genelinde yapılan araştırmalara göre Türkiye, %28,2'lik kiracılık oranıyla üst sıralarda yer alıyor. Konut açığı büyürken, konut üretimi ihtiyaca cevap veremiyor, bu da fiyatların artmasına engel olamıyor. Özellikle metropollerde barınma ihtiyacı giderek artarken yeterince konut üretilmiyor. Ev sahipliği oranı düştükçe kiralar da yükseliyor. Bu sebeple vatandaşlar, kira öder gibi ev sahibi olma imkanı sunan tasarruf finansman şirketlerine daha fazla ilgi göstermeye başladı. Birevim olarak, faizsiz, peşinatsız, sürpriz maliyetler olmaksızın, kişilerin kendi belirlediği tasarruf planlarıyla hayallerindeki evi satın alabilmeleri için finansman desteği sağlıyoruz. Birlikte tasarrufun gücüyle, yüz binlerce vatandaşımızın kira öder gibi ev sahibi olmasına katkıda bulunduk. Bütçelerine uygun taksitlerle ev sahibi olmak isteyen vatandaşların hayalini gerçeğe dönüştürdük,” dedi.
Devlet Denetimi Altında Güvenli Sistem
Özgür Öztürk, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından devlet gözetiminde yürütülen finansal faaliyetlerle vatandaşların düşük maliyetlerle ev sahibi olabileceklerinin altını çizdi ve ekledi: “Tasarruf finansmanını insanı merkeze alan, fayda odaklı bir finans modeli olarak tanımlıyoruz. Yüksek faiz oranları ve krediye erişim sorunlarıyla karşılaşan vatandaş, yaptıkları tasarrufları geri ödediklerinde bu faydayı hissediyor,” dedi.