

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Türk milliyetçiliği onurlu ve bağımsız yaşamanın, milli kimliğe sahip çıkarak istiklal ve istikbalimize aracısız ve bağlantısız tam egemen olma düşüncesinin fonksiyonel hale gelmiş bir ifadesidir.” şeklinde ifade etti.
3 Mayıs Milliyetçiler Günü dolayısıyla bir açıklama yayımlayan Bahçeli, milliyetçiliğin önemine değindi.
MHP Lideri Bahçeli’nin açıklamalarından önemli noktalar:
81 yıl önce milliyetçiliği gönüllerinde bayraklaştıran cesur dava insanları; inanç ve irade timsali olmanın yanı sıra aydınlık fikir ve eylemleriyle de karanlıkları kapsayarak öne çıkmışlardır.
Çile, eziyet ve zulme göğüs geren bu kahramanlar, muazzam bir mücadele ruhunun simgesi olmuşlardır.
Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in de içinde bulunduğu 23 bilinçli Türk milliyetçisi, gayri milli akımlara ve fikirlerine milli tarih, kültür ve değerlerle karşı durmuşlardır.
Bu ahlaki duruş, baskı ve tahakkümü reddeden bir tutumun doğal sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
Sivil ve demokratik nitelikli çağrıları, milliyetçiliği halkla buluşturan önemli bir rol üstlenmiştir.
Küçük tabutluklarda milliyetçilere yapılan işkenceler, onların vatan sevgisini azaltmak yerine daha da güçlendirmiştir.
1940’lı yıllarda, toplum içindeki kamplaşma ve katı yönetim yapısında; aklı, hakkı ve ideali temsil eden milliyetçilik, sonraki nesillere hedef ve ilham kaynağı olmuştur.
Kimi siyasi ve ideolojik grupların milliyetçiliği ırkçılıkla aynı kefeye koymaya çalışmaları, sorunlu bir yaklaşım olarak görülmektedir.
Faşizmi ve milliyetçiliği benzer göstermek, Türk milliyetçiliğini kötülemek için fırsat kollamak, toplumun manevi köklerine yabancılaşmaktır.
Milliyetçiliğin birleştirici özelliğini kabul edemeyenler, ulusal varlık ve değer hükümlerinden rahatsız olan kozmopolit zihniyetlerdir.
Milliyetçilik, geleceğin rehberi ve ekonomik gelişmenin motorudur; demokrasi ve özgürlüklerin destekleyicisidir.
Milliyetçilik aynı zamanda modern ve insana ait değerleri önceliklendiren bir kardeşlik ve birlikte yaşama projesidir.
Türkiye’nin her alanda milliyetçiliğe ve milli yönelişe ihtiyaç duyduğu aşikardır.
Ayırma, bölme ve dışlama eylemleri, milliyetçiliğin terminolojisinde yer almayan anormal davranışlardandır.
Türk milliyetçiliği, bağımsız yaşamanın ve milli kimlik bilinci ile istiklal ve istikbalimize tam egemen olmanın işareti olarak ifade edilmektedir.
Milliyetçiliği basit klişelere hapsedenlerin söylemlerine karşı durmak, ahlaki bir sorumluluktur.
Bu erdemden uzak duranların 3 Mayıs’ı anlaması, aklın ve mantığın dışına çıkmak anlamına gelmektedir.
Bu duygularla, 3 Mayıs Milliyetçiler Günü’nde, başta merhum Başbuğ Alparslan Türkeş olmak üzere, 3 Mayıs 1944 olaylarının kahramanlarını rahmetle anıyor, saygı ve minnetle yad ediyorum.
Cenab-ı Allah hepsinden razı olsun.