Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 'rüşvet' soruşturması kapsamında tutuklanıp geçici olarak görevden uzaklaştırılan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in, daha önce vefat eden ağabeyinin oğlu S.B. hakkında dolandırıcılık suçlamasıyla bir suç duyurusunda bulunuldu. İddialara göre, Mahmut K. ve Ümit Ç., Haziran ayında ev arayışına girdiler. Bu süreçte 4 Haziran'da, ev arayan Mahmut K.'ye emlakçı arkadaşı M.E. ulaşarak, S.B.'nin Aksu ilçesi Altıntaş Mahallesi'nde bir evi satışa çıkardığını bildirdi.
1,5 MİLYON LİRA GÖNDERİLDİ, TAPU DEVRİ YAPILMADI
Emlakçı M.E., evi satın almak isteyen Mahmut K.'ye S.B.'ye 1,5 milyon lira göndermesi gerektiğini, kalan parayı da tapu devri sırasında vereceğini iletti. 2-3 gün içinde tapu devrinin gerçekleştirileceği belirtilen Mahmut K., hesabından S.B.'ye 1,5 milyon lira gönderdi. Ancak tapu devrinin yapılacağı gün Mahmut K., S.B. ile iletişim kuramadı. 15 gün sonra S.B. ile yeniden haberleşebilen Mahmut K., parasını geri istemek için girişimlerde bulundu. Ancak, 1 hafta sonra tapu devrini yapacağını söyleyen S.B. ile bir kez daha ulaşamadı.
1 MİLYON 100 BİN LİRA DAHA GÖNDERDİ
İddialara göre, benzer bir dolandırıcılık hikayesi ev arayan Ümit Ç.'nin de başına geldi. Ümit Ç.'nin arkadaşı M.E., 30 Haziran'da S.B. tarafından bir evin satıldığını bildirdi. Telefondaki konuşmada S.B., acil çek ödemesi olduğunu belirterek Ümit Ç.'den 1 milyon 100 bin lira göndermesini istedi ve tapu devrinin daha sonra gerçekleştirileceğini ifade etti. Ümit Ç. de bu konuşmalar sonrasında belirtilen miktarı S.B.'nin hesabına yatırdı. Fakat, bir hafta geçmesine rağmen tapu devri yapılmadı.
EMLAKÇI DA ŞİKAYETÇİ OLDU
Ümit Ç., kendisinin de dolandırıldığını düşünen Mahmut K. ile tanıştıktan sonra Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek S.B.'nin kendilerini dolandırdığı iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Bunun yanı sıra, aracı olan emlakçı M.E., aynı gün savcılığa gelerek S.B. hakkında hakaret ve tehdit iddiası ile şikayetçi oldu. M.E., ifadesinde S.B.'nin Ümit Ç. ve Mahmut K.'yi dolandırdığını, kendisinin dolandırıcılıkla bir alakası olmadığını, S.B.'nin kendisini arayarak 'Sen öldün, sen yoksun, kimse bize zarar veremez. Antalya'yı terk edin' şeklinde tehditte bulunduğunu iddia etti.
