Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gerçekleştirdiği ziyareti tamamladıktan sonra, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
Değerli basın mensupları, kıymetli arkadaşlar, hepinizi selamlıyorum. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleştirdiğimiz ziyaretin ardından ülkemizdeyiz. Bu ziyaretimizde, 3 yıl içinde inşaatı tamamlanan Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılışını yaptık. “Sağlam devlet, saygın gelecek” anlayışıyla hayata geçirdiğimiz bu projede, Cumhurbaşkanlığı binası ve geniş konferans salonları yer alıyor. Ayrıca, 290 bin metrekarelik yeşil alana sahip millet bahçesi de inşa ediliyor. Yerleşkenin son etabının inşaatı da başladı; bu eseri Kıbrıs Türkü kardeşlerimize kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Umarım yerleşkemiz hayırlara vesile olur. 
Kıymetli arkadaşlar; yerleşkenin açılışını takiben bu yıl ilk kez Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde düzenlenen Teknofest 2025’e katıldık. Yarışmalarda 22 ülkeden yaklaşık 50 bin genç yarıştı. Tüm katılımcı gençlerimizi tebrik ediyorum. Bu festivalin, Kuzey Kıbrıs’ın Akdeniz’deki teknoloji üssü olma yolunda önemli bir adım olmasını umut ediyorum. Ziyaretim sırasında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile de görüştük; iki devletli çözüm vizyonunun desteği sürdürülecek. Kıbrıs Türk halkı, egemen eşitliğini er ya da geç temin edecektir.
Türkiye, bu yolda Kuzey Kıbrıs’ın her zaman yanında olacak; biz de adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm arayışımızı sürdürüyoruz. Adada iki millet ve iki devlet olduğunu kabul etme zamanı gelmiştir. Ziyaret sırasında, Sırrı Süreyya Önder’in vefat haberini aldık; kendisine Allah’tan rahmet, ailesine sabırlar diliyorum.
SORU: Teknofest’te Kıbrıs gazileri de yer aldı. Savunma sanayinin gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Teknofest bir şovdan öte, bir bilincin ve şuur ikliminin ifadesidir. 1974’te eldeki silahlarla adaya barış getirmeye çalıştık, şimdi ise savunma sanayiinde ilerledik. Türkiye, yerli üretimlerle dünyanın parlayan bir yıldızı oldu. Teknofest gençliği, geleceği daha ileriye taşıyacaktır. “Eğer 10 yıl sonrasını düşünüyorsanız fidan dikin, 100 yıl sonrasını düşünüyorsanız insan yetiştirin.” Aziz milletimize bu konuda güveniyorum.
‘ADA’NIN HUZURUNU BOZAN YAKLAŞIMLARA MÜSAADE ETMEYİZ’
SORU: Rum Ortodoks Kilisesi’nin Türkleri hedef alan açıklamaları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Kıbrıs’ta barışı bozan hiçbir açıklamayı kabul etmiyorum. Hak ve menfaatlerimizi savunarak hareket edeceğiz. Terör yoluna başvuranlar, karşılarında güçlü bir Türkiye bulacaklarını bilmelidir. Yıkıcı söylemler yerine yapıcı bir dil kullanmaları daha faydalı olacaktır.
GAZZE’YE YARDIM GÖTÜREN GEMİYE SALDIRI: HAYDUTLUKTUR, KORSANLIKTIR
SORU: Gazze’ye yardım taşıyan gemiye düzenlenen saldırıyı nasıl değerlendiriyorsunuz?
İsrail, uluslararası hukuku hiçe sayan bir devlettir. İnsani yardım taşıyan gemilere saldırmak tam anlamıyla haydutluktur. Saldırının sebepleri adeta bir soykırımın habercisidir. Kandan beslenen bir İsrail ile asla barış sağlanamaz. Bu “sessizlik sarmalı” sona ermelidir; dünya adaletin yerini bulması gerektiğini bilmelidir.
SORU: İstanbul’da depreme hazırlık için neler yapılacak?
Deprem gerçekliğimizdir; bu konuda kalıcı çözümler peşindeyiz. Kentsel dönüşüm, Türkiye’nin geleceği için bir hayat meselesidir. Deprem sonrası yapılan çalışmalar, sağlam yapılarla kayıpları azaltmanın mümkün olduğunu göstermiştir. Yerinde dönüşüm teşvik edilerek bu konuda kararlı adımlar atacağız.
‘CHP’Lİ YÖNETİCİLER POLİSE SALDIRIYOR’
SORU: CHP’li yöneticilerin polislere yönelik tavırlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
CHP’li yöneticilerin provokasyonları tahrik edici boyutlara ulaştı. Bu durum yargıya taşınması gereken bir meseledir. Bu tür eylemler, siyasetin sınırlarını aşarak tehlikeli bir hale geliyor. Yasal sürecin devam edeceğini belirtmek isterim.
‘ÖZGÜR ÖZEL’İN İMAMOĞLU AÇIKLAMALARI’
SORU: Özgür Özel’in çelişkili açıklamalarını nasıl yorumluyorsunuz?
Bu durum, CHP’nin içindeki karmaşayı gözler önüne seriyor. Samimiyetsizlikleri, çelişkili ifadeleri doğuruyor. Herkesin kendi menfaatleri doğrultusunda hareket ettiği bir yapı içerisinde artık eğreti bir durum var. Biz, CHP’nin düştüğü bu durumla ilgilenmiyor, işimize ve millete hizmete odaklanıyoruz.
