Sağlık Bakanlığı, acil durum müdahalelerini kapsayan “Dental Travma Rehberi”ni yayımladı. Bu rehberde, dişlerde meydana gelen kırıklar, yer değiştirmeler ve kayıplar gibi travmatik dental yaralanmalar, tüm yaralanmaların yaklaşık %5'ini oluşturduğu belirtiliyor.
HER DÖRT ÇOCUKTAN BİRİ BU RİSKE SAHİP
Okul öncesi dönemdeki çocuklar arasında bu oran %17'ye kadar çıkmakta. Her dört çocuktan biri yaşamının herhangi bir aşamasında dental travma ile karşılaşabiliyor. Bu durum, dental yaralanmaların dünya genelinde en yaygın beşinci sağlık sorunu olduğunu gösteriyor. Düşme, çarpma, spor aktivitelere katılma ve trafik kazaları, bu tür yaralanmaların temel nedenleri arasında yer almakta. Özel gereksinimleri olan bireylerde, örneğin otizm, epilepsi, serebral palsi ve görme engeli olanlarda ise, travma riski daha fazla gözlemleniyor. Bu yaralanmalar, bireylerde estetik, fonksiyonel ve psikolojik sorunlara yol açabilir.
ACİL MÜDAHALE YÖNERGELERİ
Eğer diş, köküyle birlikte tamamen yerinden çıkmışsa, kök kısmına dokunulmamalı ve dişin kurumasına izin verilmeden, temiz bir kap içerisinde sade sütün içine yerleştirilmelidir. Bu şekilde ilk müdahale derhal yapılmalı ve diş hekimine 60 dakika içinde ulaşılmalıdır. Bu durum, kişinin kendi dişinin yerleştirilmesi ve dişin ağızda kalma olasılığını artırmaktadır.
Dişin bir kısmı kırıldığında ise, kırık parçanın hemen bulunarak kurumasına izin verilmeden temiz bir kapta sade süt ile korunmalı ve 60 dakika içinde diş hekimine götürülmelidir. Dişin kırık parçasının yerleştirilmesi, en ideal estetik sonucu elde etmeye yardımcı olur. Kırık parça kaybolursa, yine zaman kaybetmeden diş hekimine gitmek önemlidir.
AĞIZ KORUYUCULARIN ÖNEMİ
Futbol, basketbol, hokey, boks, güreş, beyzbol ve tekvando gibi spor etkinliklerinde diş yaralanmaları sıklıkla görülmektedir. Sporcuların, ağız koruyucular ve yüz koruyucu başlıklar gibi koruyucu ekipmanları kullanması önerilmektedir. Ağız koruyucuları, diş, dil, dudak ve yanak yaralanmalarını önlemede etkili bir çözüm sunar. Diş travmalarında müdahale hızı, kaybın kalıcı hale gelip gelmemesi açısından kritik öneme sahiptir. Kaybedilen doğal dişin yerine protez dişler geçmektedir. Özellikle ön diş kayıpları, kişide öz güven kaybı ve gülme ya da konuşma esnasında çekince duyma gibi duygusal etkiler yaratabilir. Çocuklar ve ergenlerde, “sosyal dışlanma” veya “okul başarısında düşüş” gibi sorunlar yaşanabilir. Yetişkin bireylerde ise iş görüşmelerinde ve sosyal ilişkilerde olumsuz etkiler gözlemlenebilmektedir. Bu nedenle, spor sırasında ağız koruyucu kullanımı gibi koruyucu önlemler almak ve travma sonrası hızlı müdahale ile diş kayıplarını azaltmak mümkündür.
Sağlık Bakanlığı, acil durum müdahalelerini kapsayan “Dental Travma Rehberi”ni yayımladı. Bu rehberde, dişlerde meydana gelen kırıklar, yer değiştirmeler ve kayıplar gibi travmatik dental yaralanmalar, tüm yaralanmaların yaklaşık %5'ini oluşturduğu belirtiliyor. HER DÖRT ÇOCUKTAN BİRİ BU RİSKE SAHİP Okul öncesi dönemdeki çocuklar arasında bu oran %17'ye kadar çıkmakta. Her dört çocuktan biri yaşamının herhangi bir aşamasında […]
