Savunma İhracatında Beş Yıl İçinde Birinci Olacak

Türkiye'nin savunma sanayi üretimindeki hızlı ilerleme, ihracat rakamlarını da yeni bir seviyeye taşıdı. Teknolojinin üretimdeki yükselişiyle birlikte, artış oranı hızla yükseliyor. İlk kez 2012 yılında 1 milyar dolar seviyesini aşan sektör, geçen 13 yılda bu rakamı sekiz katına çıkardı. Kaan gibi büyük projelerin devreye alınmasıyla bu büyüme ivmesi daha da artacak.

Son 12 Ayda 8.3 Milyar Dolar
Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı ve Sarsılmaz Yönetim Kurulu Başkanı Latif Aral Aliş, Türkiye'nin savunma sanayi ihracatında tarihi bir dönüm noktasına ulaştığını ifade ederek, “Son 12 aya baktığımızda savunma sanayi ihracatımız 8 milyar 264 milyon 254 bin dolar seviyesine çıktı. Geçtiğimiz yıl aynı dönemde bu rakam yaklaşık 6 milyar 347 milyon dolardı. Bu, yüzde 30'dan fazla bir artış demek. Bu ivme, özellikle havacılık alanındaki yatırımlarla birlikte önemli bir sıçrama yaratacak” dedi.

Mühimmat da Büyüyecek
Aliş, havacılık projelerinin savunma sanayinin lokomotifi haline geldiğini vurgulayarak, “Teknolojik büyük projeler mevcut. Beş yıl içinde ihracatta birinci sektör olacağız. Çatışmalar artık hava sahasında başlıyor. Hava üstünlüğünü elinde bulunduran taraf, kara hakimiyetini de kazanıyor. Kaan projesi, insansız hava araçları, helikopter platformları ve mühimmat teknolojileri ile asıl büyük rakamlar havacılıktan gelecek” dedi. Savunma teknolojilerinde geleneksel silah üretiminin ötesine geçildiğini belirten Aliş, “Artık dünyada silahların etkinliği, topun namlusunu büyütmekle değil, mühimmat üzerinde yapılan yeniliklerle artırılıyor. Akıllı mühimmatlar ve yüksek tahribat gücüne sahip özel mühimmatlar pazarın şekillenmesine katkı sağlıyor” diye ekledi.
Sarsılmaz'ın üretim kapasitesine değinen Aliş, “Dökümden mühimmata, kule sistemlerinden radar ve yazılım teknolojilerine kadar tüm süreçleri tek çatı altında, anahtar teslim olarak sunabiliyoruz. Yeni geliştirdiğimiz sistemler, entegre radarlarla 2 kilometre menzilde hedef tespiti yapabilirken, yapay zekâ desteğiyle otomatik müdahale gerçekleştirme kapasitesine sahip” şeklinde sözlerine devam etti.

Büyük Savaş Olmaz
Aliş, küresel güvenlik dengelerinin değiştiğini belirterek, “Büyük savaşlar yerine artık mikro çatışmalar yaşanıyor. Afrika'dan Asya'ya, Avrupa'dan Amerika'ya kadar ülkeler, doğrudan çatışmalara girmeseler bile caydırıcılık amacıyla savunma yatırımlarını artırıyor. Bu durum, Türkiye'nin savunma sanayisi için önemli bir fırsat” diye konuştu. Türkiye'nin savunma teknolojilerinde doğru zamanda doğru yatırımlar yaptığını vurgulayan Aliş, “Sanayi devrimini kaçıran bir ülke olarak şimdi treni yakaladık. Savunma sanayi, sadece ekonomik değil; jeopolitik açıdan da Türkiye'nin uluslararası duruşunu değiştiren bir alan haline geldi” ifadelerini kullandı.